Avrupa yolundaki Türkiye’nin BT karnesi
Avrupa Komisyonu tarafından hazırlanan Türkiye 2011 Yılı İlerleme Raporu, Türkiye’nin bilişim alanındaki karnesini ortaya koydu. Türkiye’de gerçekleşen çalışmaların büyük bir kısmından övgü ile bahsedilirken, ilerlemenin sınırlı kaldığına da dikkat çekildi.Avrupa Komisyonu (AK) tarafından Avrupa Parlamentosu’na sunulan “Türkiye 2011 Yılı İlerleme” raporunda elektronik haberleşme ve bilgi teknolojileri konusunda ilerleme kaydedildiği ancak ilerlemenin sınırlı kaldığına dikkat çekildi.
Komisyonun 1997 yılında gerçekleştirilen Lüksemburg Zirvesi sonuç bildirgesine uygun olarak her yıl sunulan ilerleme raporunda, “Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK), bu fasıldaki müzakereler bakımından kilit unsur olan elektronik haberleşme müktesebatıyla uyum sağlamaya devam etmiştir” denildi. Elektronik haberleşme konusunda, özellikle çıkarılan yönetmeliklerle bazı ilerlemeler kaydedildiğine dikkat çekilen raporda buna karşın kanun ve yönetmeliklerin uyumlaştırılması ve uygulanması için daha fazla çaba sarf edilmesi gerektiği vurgulandı.
BTK’nın adımları olumlu
Özellikle, tüketici haklarına ve sunulan hizmetlerin kalitesine ilişkin yönetmeliklerin çıkarılması ve düzenleyici kurumun faaliyetlerinin şeffaflığında ve hesap verebilirliğinde artış yaşanması Avrupa Komisyonu tarafından olumlu karşılanırken Elektronik Haberleşme Kanunu’ndaki bazı tutarsızlıklar ise sürdüğüne dikkat çekildi.
Yetkilendirme, spektrum yönetimi, erişim ve arabağlantı, perakende tarife düzenlemesi ve pazar analizi usulleri konularındaki bazı hükümlerin AB çerçevesi ile farklılıklar gösterdiğine dikkat çekilen raporda birincil mevzuatın basitleştirilmesi gerektiğinin ise altı çizildi.
AK tarafından hazırlanan raporda Türkiye’de görmek istediği değişikliklerin başında ise sayısal yayıncılık ve sayısal kar politikası da dahil olmak üzere spektrum yönetiminin bazı unsurlarının veya sınırdaki yayın frekanslarının daha fazla açıklığa kavuşturulması oldu. Evrensel hizmet yükümlülüklerinin kapsamı ve uygulanmasının AB müktesebatına uyumlu olmadığına değinilen “Sanal mobil ağ operatörü hizmetlerinin yetkilendirilmesi ve genişbant kablosuz erişim hizmeti operatörlerinin yetkilendirilmesine ilişkin uygulama yönetmeliği henüz çıkarılmamıştır” ifadelerine yer verildi.
Numara taşınabilirliğine
övgü
İlerleme raporunda BTK tarafından hayata geçirilen numara taşınabilirliği sistemi ise Türkiye’nin gerçekleştirdiği önemli ilerlemeler arasında yer aldı. Düzenleyici maliyet muhasebesi ve rekabetçi korunma tedbirleri getirilmesini de olumlu karşılayan AK, sabit telefon ve genişbant pazarlarına giren yeni girişimcilerin haklarının uygulanmasında ise güçlük çıktığını ve bunun da sınırlı rekabete yol açtığına dikkat çekti.
Mobil telefon piyasasında rekabetin ise daha etkin olduğunun belirtildiği raporda mobil operatörlerden alınan iletişim ücretlerinin hâlâ yüksek olduğu ifade edildi.
Bilgi toplumu için adımlar
Bilgi toplumu hizmetlerine ilişkin değerlendirmelerin de yer aldığı raporda “İnternet Alan Adları Yönetmeliği ve Kamu Kurum ve Kuruluşları ile Gerçek ve Tüzel Kişilerin Elektronik Haberleşme Hizmeti İçinde Kodlu veya Kriptolu Haberleşme Yapma Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik kabul edilmiştir. Türkiye, şartlı erişim hizmetlerinin korunmasına ilişkin AB müktesebatını iç hukukuna henüz aktarmamıştır; şartlı erişime dayanan veya şartlı erişimi içeren hizmetlerin hukuki korunmasına ilişkin Avrupa Sözleşmesi’ni imzalamamıştır” ifadelerine
yer verildi.
Türkiye’nin Elektronik İmza Kanunu ile ilgili AB direktifi arasında farklılıklar bulunduğuna dikkat çeken AK, ayrıca, Türkiye’nin, e-Ticaret Direktifini iç hukuka aktaracak mevzuatı henüz kabul etmediğini bunun yerine bir eşleştirme projesinin yürütüldüğünü vurguladı.
İnternet ve ifade özgürlüğü
Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı’nın erişim engelleme kararlarının da geniş bir biçimde eleştirildiği AK ilerleme raporunda internet içeriği ve internet ortamına erişim sağlayıcıların çalışma koşullarının düzenlendiği kanunun, ifade özgürlüğünü koruyan uluslararası standartlarla uyumlu olmadığına dikkat çekildi.
İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkında Kanunun gözden geçirilmesi gerektiğine değinilen raporda İnternet Kurulu tarafından başlatılan 5651 sayılı kanun üzerinde değişiklik yapılması çalışmaları ise yer almadı.