Bankacılık anlayışı yeniden şekilleniyor
Dijital bankacılığın yaygınlaşmasıyla birlikte, bankacılık anlayışı ciddi bir evrim geçirdi ve bankacılıkta iş yapış alışkanlıkları yeniden şekillendi. Müşteriler artık bankacılık işlemlerini sıra beklemeden, yorulmadan istedikleri yer ve zamanda yapmak istiyor. QNB Finansbank Bilgi Teknolojileri, Operasyon, Kanallar ve İş Geliştirme Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Kürşad Demirkol da tüm dünyanın dijital çağa çok hızlı adapte olmasının bankacılıkta dijitalleşmeyi hızlandırdığına dikkat çekiyor. Bunun bir örneği olarak, internet bankacılığı ve mobil bankacılık ile zaman ve mekan kısıtı olmaksızın bankacılığa çabuk alıştık.
“Akıllı cep telefonlarının kullanımının artmasıyla birinci kanalımız mobil bankacılık haline geldi” diyen Mehmet Kürşad Demirkol’un da belirttiği gibi, mobil kanala daha fazla yatırım yapıyoruz. Bu yönüyle mobil bankacılık, hızlı şekilde müşterilerin sadece bankacılık işlemlerini yapabildikleri bir kanal olmanın ötesine doğru gidiyor. “Beraberinde gelen birçok yeni teknolojiyi hızlı bir şekilde müşterinin de kullanabileceği özellikler haline getiriyoruz” diyen Mehmet Kürşad Demirkol, bu gelişimi ve yaptıkları yatırımları şöyle örnekliyor:
Her türlü bilginin adresi mobil
“Mesela akıllı saatler yaygınlaştıkça bunları ‘nasıl mobile adapte edebiliriz?’ diye düşünüyoruz. Akıllı telefon uygulamalarının bildirimleri sık kullanmak istediğimiz kanallardan biri haline geldi. Bu bildirimler SMS’in yerini alıyor. Müşterilerimizin takip etmek isteyebileceği bilgileri mobil bankacılığa girmesi gerekmeksizin biz ona iletiyoruz; mesela hesabınıza para geldiğinde, para çıktığında ya da hesabınızın bakiyesi verdiğiniz limitin altına düştüğünde veya üstüne çıktığında otomatik olarak bildirimler gönderebiliyoruz, akıllı telefonlar sayesinde, müşterinin lokasyonunu bilebiliyoruz.”
Dijital dünya bir yandan da kağıtsız bankacılık hayalinin gerçek olmasına hizmet ediyor. Bunun en bilineni e-ekstreler ve pek çoğumuz ekstreleri kağıt ortamda almıyoruz. “Şubelerimizde başlayan süreçlerimizde bunu da gözetiyoruz” diyen Mehmet Kürşad Demirkol, şu detayı paylaşıyor: “Özellikle yeni ürün açılışlarında müşterilerimizi sayfalar dolusu kağıt ve imza ile boğmak yerine, tüm gerekli bilgilendirme dokümanlarını ve sözleşmeleri tablet ekranlarından okuyup onaylayabildikleri, onayladıkları dokümanların dijital kopyalarının anında e-posta adreslerine gittiği, bu dokümanlara istedikleri zaman internet bankacılığımızdan ulaşabilecekleri süreçler tasarladık.”
Enpara.com bir örnek
Dijital dünyanın şube dünyasına entegre çalışabilmesi kolaylıklar sağlıyor. Mesela şubeye giderek başlattığınız bir sürecin son onayı için şubede beklemenize gerek kalmıyor; bunu yine dijital kanallardan yapabiliyorsunuz. “Tamamen dijital dünyada devam edebilen enpara.com örneğimiz var” hatırlatmasını yapan Demirkol, güvenlik stratejilerini ise şöyle anlatıyor:
“Finansbank olarak teknolojinin imkân verdiği ölçüde gereken tüm tedbirleri almaya çalışıyoruz. Alınan önlemler arasında müşterilerimizin hesaplarına yönelik yetkisiz erişimler ile şüpheli işlemleri önlemeye ve tespit etmeye yönelik çözümler ön plana çıkıyor. Sürekli olarak dolandırıcılık izleme sistemlerimiz üzerindeki senaryolarımızı zenginleştirmeye ve tespit yeteneğimizi arttırmaya yönelik çalışmalar yapıyoruz. Diğer taraftan, internet bankacılığı işlemlerinin güvenliği sağlanmış bilgisayarlar üzerinden yapılması ve şifre çalmaya yönelik oltalama (phishing) saldırıları konusunda müşterilerimizin bilgi sahibi olması büyük önem taşıyor. Dolayısı ile müşterilerimizin farkındalık seviyelerini artırmak ve dikkatli davranmalarını sağlamak amacıyla onları bilgilendirmeye özen gösteriyoruz.”
Mehmet Kürşad Demirkol: “İhtiyaca göre teklifler önem kazancak”
“Şubesiz ve kağıtsız bankacılık özellikle artık bireysel segment için hayal değil; bu zaten oluyor. Bu sürecin mevzuat ile de desteklenmesi gerek. Islak imza şartı, kimlik ibrazı gibi ihtiyaçlar özellikle müşteri olma aşamasında önümüze engel olarak çıkıyor. E-imza ya da mobil imza gibi uygulamalar yeterince yaygın değil. İleride özellikle çipli kimlik kartlarının yaygınlaşmasıyla, bu durumun aşılması mümkün olabilir. Yeni teknolojilerin bankacılık dünyasıyla entegrasyonunu görmeye devam edeceğimizi düşünüyorum. Mesela “büyük veri” her bankanın takip ettiği, mevcut skorlama ve pazarlama süreçlerine entegre ettiği bir konu. Müşteriler hakkında daha fazla bilgiyi hızlı ve doğru bir şekilde zaten elimizde olan ya da yeni toplamaya başladığımız muhtemel her kaynaktan rafine bir şekilde çıkarabiliyoruz. Nesnelerin internete bağlanması ve farklı sistemlerin entegrasyonu ile hayatı kolaylaştıracak yeni uygulamalar geliştirilebiliyor. Mesela arabanızın bakım ihtiyacının olduğunu bilip, buna göre size ekstra kredi limiti açmayı teklif eden bir bankacılık hizmeti mümkün.”