Başarı hikayelerinde Türkiye imzası
Bankacılık ve telekom sektöründeki çalışmalarına ek olarak, 2014 yılında kamu odaklı projelere de ağırlık vermeyi hedefleyen Gemalto için Türkiye, bir başarı hikayesi statüsünde.
Önce NFC, ardından mobil cihazlarla birlikte bireylerin hayatında bir devrim gerçekleşiyor ve sektör yetkililerine göre, mobil bankacılık uygulamaları bu yolda sadece ‘ilk’ adım. Daha fazlasına hazır olmak şart. Geçtiğimiz Eylül ayında İstanbul Kongre Merkezi’nde düzenlenen Cards & Payments Turkey 2013 Fuarı’na katılan Gemalto Ortadoğu ve Türkiye Satış Direktörü Emmanuel Payraud’un beklentisi bu yönde. Türkiye’yi yeni teknoloji konusunda ‘talepkâr bir ülke’ olarak tanımlayan Payraud’a göre, temassız mobil çözümler tüm dünyada büyüyen bir eğilim. Cihaz üreticileri, yazılım geliştiriciler gibi ekosistemin tüm paydaşları bu konuda yoğun çalışma içinde. Bu alanda yeniliklerin çıkış noktası ise ağırlıklı olarak bankacılık ve telekom sektörleri. Burada Türkiye, birçok ülke arasında başarı hikayelerine ev sahipliği yapıyor. Bankacılık sektörünün özellikle son 10 yıldır yeni teknolojilerin öncüsü olduğunu söyleyen Payraud, bu yönüyle Türkiye’yi birçok ülkeye örnek gösterdiklerini vurguladı. ‘Temassız’ odaklı geçişin Türk bankacılık sisteminde ortak bir kararla hayat bulması, bundan sonra İngiltere, Polonya gibi birçok ülkenin adım adım temassız yapılara geçişi ilk akla gelen örnek. Payraud’a göre, temassız çözümlerin Türkiye’de sunumu küresel bir öncülük ve mobil ödemeler bu yapıda önemli bir yere sahip. Öte yandan, Ağustos 2012’de ikinci kez düzenlenen yongalı pasaport ihalesini de alan Gemalto, yazılımların bir kısmını temin ediyor. Bu paralelde Ankara’da bir ofis açan şirket, kamu ile yeni çalışmaların bekleyişi içinde. Hedef de 2014 yılında kamu ağırlıklı projeler. Türkiye pazarına yönelik güven ışığında Plastkart’ı satın aldıklarını da hatırlatan Payraud, şu bilgiyi verdi:
“Böylece bankalara, kredi kartı ve banka kartı başlığında, uçtan uça tüm servisleri sunabiliyoruz. Bunun ilerleyen süreçte mobilde de uyumlu olmasını hedefliyoruz. Bu satın alma, Türkiye pazarına inancın kanıtı. Ortadoğu gibi bölge ülkeleri ise bu konuda Türkiye ile aynı seviyede değil. Onlar henüz yongaya geçiş sürecinde ve temassız deneyimler, birçoğunda yeni başlıyor. Türkiye deneyimi ve buradaki gelişim, diğer ülkeler için de yol haritamızı belirlememizi sağlayacak. Böylece Türkiye pazarında büyümemizi diğer ülkelerde yenileyebileceğiz.”
Rekabet değil, tam işbirliği
Mobil dünyadaki bu gelişim, finans ve telekom sektörü arasında bir işbirliğini beraberinde getiriyor. İki tarafın da, ilgili sektörün tüm paydaşları ile hareket edebilmesi çok önemli. Bu yönüyle, mobil dünyası ekseninde büyük bir ekosistem söz konusu ve net iletişim için de, tüm finans ve telekom sektörü temsilcileri ile bağlantı içinde olan, güvenli bir üçüncü parti desteğe ihtiyaç var. Bu desteği sunduklarını, bankalara ihtiyaç ve tercihlerine bağlı özel servisler verebildiklerini vurgulayan Payraud, “Bir mobil operatörü tüm bankalarla, bir bankayı tüm operatörlerle bağlantılı hale getirecek, TSM (Trusted Service Manager-Güvenli Servis Sağlayıcı) adını verdiğimiz bu köprü yapısını tam olarak hayata geçirmek istiyoruz” dedi.
Gemalto’nun küresel bazdaki bu hedefi, Gemalto Türkiye Telekomünikasyon Ülke Müdürü Pınar Bilgin’in verdiği bilgiye göre, Türkiye’de halihazırda var. Bankacılık ve telekom kanadındaki müşterilere destek ve danışmanlık sunuluyor. Bir tarafta, tüketiciyi de bu konuda donanımlı hale getirmek gerek. İngiltere, ABD, Japonya bu konuda hızlı adımlar atıyor, bu yatırımın önemli bir geri dönüşü olacağına inandıkları için kullanıcıya bu yenilikler standart olarak sunuluyor. Böylece bireyin yeni yapıya istediği zaman geçebilme kolaylığı en baştan sağlanıyor. Bilgin, ekledi: “Sürekli yeni cihazlar geliyor. Finans ve telekom sektörleri çekirdek işlerini cihaz üreticilerine kaptırma riskine karşı, bireylere bir şeyler sunma çabasında. Mobil cihazda müşteri, etkileşim ile bankalar kişiye özel sunumlarla onlara ulaşabilecek. Böylece CRM, bu sektörlerde değişecek ve mobil pazarlama yönü ön plana çıkacak. Hedefimiz cüzdandaki her şeyi mobil cihaza koyup, satın alma deneyiminde de bir sonraki evreyi ortaya koymak.”
Bilgin, cihazların da bu dönüşüm için hazır olduğu kanısında. Bilgin, bundan sonraki adımda tüm cihazların birbiri ile iletişim kurabileceği, M2M’den daha kapsamlı bir ekosistemi barındıran iletişim yapısını inşa etmeyi hedeflediklerini söyledi. Gemalto’nun bu başlıkta hedefi ise insanlar değil, asıl müşteri halini alan makineler, özellikle enerji verimliliği ve tasarruf felsefesiyle hareket edip, birbiri ile uyumlu yazılımlarla ihtiyaca uygun resmi ortaya koymak.
