Bebeler opera dinleyecek
New York Metropolitan Operası, 6 – 18 aylık bebeklere özel, ücretsiz opera sahneleyecek. 30 Nisan – 5 Mayıs arasında bebekler ve aileleri “BambinO” adlı bu yenilikçi etkinliğe katılacak. Bambino, İtalyancada erkek bebek demek. Kızlara bambini denilir. Ama İtalyancadan, kardeş Avrupa dillerine “bebek” anlamına, jenerik olarak geçmiş bu sözcük.
Metropolitan’ın etkinliği, bir kültür girişimi olduğu kadar, bir psikoloji deneyi de olacak. Müziğe, bu kadar küçük çocukların nasıl tepki vereceklerine bakılacak. İskoç besteci Lliam Paterson, bu amaçla 40 dakikalık bir beste yaptı.
Operanın konusu çok küçük çocukların, belki anlamasa bile hissedeceği temalarla bezeli: Uccellina adlı bir anne kuş, yuvasında sihirli bir yumurta bulur. Yumurtadan, bir kuş yavrusu çıkar. Yavru, anne kuşu “annesi” sayar. Anne kuş, yeni yavruya dünyayı anlatır. Yavru kuş uçmaya hazırlanırken, ikisi birlikte şarkı söylerler. Sonra yavru kuş uçar gider. Sahnede sadece bu iki karakter rol alır. Kenarda iki çalgıcı da var. Müziğin çalınması sırasında izleyici bebeklerin tepki vermesi için kısa aralıklar olacak. Yani, işin içinde hem psikoloji, hem medyanın ilgisini çekecek yenilikçi bir durum, hem de Metropolitan için uzun vadeli bir “yeni kuşağa opera sevdirme” projesi. Operanın genel müdürü Peter Gelb: “Metropolitan’ın, yeni izleyici oluşturma çabalarına biz, olabilecek en erken yaşta başlamayı düşündük.”
Metropolitan’a işin psikoloji boyutunda, Columbia Üniversitesi bilimsel destek veriyor. Bebeklere bazı tür müziklerin “iyi geldiği” öteden beri bilinir. Örneğin, Mozart’ın müziği buna hep örnek gösterilir. Fransız psikoloji hocası (Caen Üniversitesi) Herve Platel, hatta prematüre bebeklerin bile “bazı” tür müzikle beyin gelişmelerinin hızlandığını, zihin ve zeka kapasitelerinin arttığını savunmasıyla ünlü. Sadece, armoni zengini Mozart müziği değil, rock, caz, elektronik müziğin “bazı” kalıplarının da beyindeki nöron bağlantılarını artırdığına dair görüşler var. Dip not olarak: Hatta, Aydın/Nazilli’de inek çiftliği sahibi Oğuzhan Ülker’in, ineklerine kurduğu ses sistemiyle klasik müzik dinleterek süt üretimini artırdığı medyamıza yansımıştı.