Bilgi teknolojileri her yerde, her zaman…
BT’nin çevrenin korunmasına katkısının çok yüksek olduğunu belirten Samsung Electronics Türkiye IT Satış ve Pazarlama Müdürü Barış Kestep, “Artık teknoloji hayatımızın vazgeçilmez bir parçası. Gün içerisinde sıkça kullandığımız ürünler; bilgisayardan ekranlara, televizyondan cep telefonuna, elektrik tüketen teknolojik ürünler ve üretimleri aşamasında da çevreye etkisi olan ürünler. Eğer ürünleriniz çevreci ise, bu da gerek üretim aşamasında gerekse de siz kullanırken çevreyi korumaya katkıda bulunduğunuz anlamına geliyor” şeklinde konuştu.
“Çevre korunmasına katkıda bulunulması gereken bir olgu olmaktan ziyade, insanlığın sürdürülebilmesi için önemli bir öncelik olarak kabul edebilirsek, belki bu konuda daha yapıcı olabiliriz” diyen Software AG Türkiye Genel Müdürü Yüce Erim şöyle konuştu:
“Teknoloji, gelişimi ile çevreyi aynı zamanda tehdit etmektedir. Daha iyi ve yeni arabaya binme sevdamız, daha hızlı seyahat edebilme arzumuz ya da artan enerji ihtiyacımız tatmin edilirken, karşılığında hep doğadan ve çevreden tasarruf etmekteyiz.”
BT her yerde
Bilişim teknolojilerinin yaşadığımız hayatın her anında yer aldığına parmak basan Symantec Kıdemli Teknoloji Danışmanı Özgür Mermerci, “Çeşitli çevre koruma faaliyetlerinde de elimizdeki son teknolojilerin kullanılmadığını düşünmek pek mümkün olmayacaktır. Örneğin meteoroloji sistemleri son derece karmaşık resimleme ve analiz algoritmaları içerirler. Bunun haricinde bir de tabii ki çevreyi kirletmeyen ürünlerin bilişim teknolojilerinde kullanılması, geri dönüşümün bütünleştirilmesi ve belki en önemlisi olarak çok daha az enerji tüketimi ile ihtiyacımız olan işlem gücünün yakalanabilmesinin doğal olarak çevreyi korumakla paralel olduğunu söyleyebiliriz” dedi.
ZyXEL Türkiye, Tüketici Elektroniği ve Kablosuz Ürünler Ürün Müdürü Şamil Doğan ise bu konuda, “Doğadaki dengelerin bozulmasının altında yatan nedenleri sıraladığımızda enerji tüketimi, küresel ısınma ve çevre kirliliği bu sıranın en üstünde yer alıyorlar. Enerji tüketimi ve küresel ısınma ise doğrudan teknoloji ile ilişkilendirilebilecek iki problem. Teknoloji bu iki problemin aynı anda hem nedeni hem de çözümü olabiliyor. Dolayısıyla
yeşil teknolojiler üreterek ve kullanarak doğanın korunmasına çok önemli katkılarda bulunmak mümkün. Elbette üretim süreci ve bu süreçte kullanılan malzemeler de tüm sektörlerde olduğu gibi çevre kirliliğine neden olmamalı” şeklinde konuştu.
Probil CTO’su Necmi Ön, bu konuda şunları söyledi: “Küresel ısınma hakkında son dönemde yüzlerce haber ve değerlendirme yapıldı, şirketler çevre-dostu ürünlerini pazara sundu ama bu kadar bilgilendirme bombardımanından sonra bile, çevre ve çevreci olmak herkes tarafından farklı yorumlanıyor. Eğer karşılaştığınız on CIO’ya çevreci olmanın ne demek olduğunu sorsanız, sonuçta elinizde on farklı cevap olacak, her bir CIO kendi ilgi alanına göre yorumda bulunacaktır. Kimi daha düşük enerji harcayan donanımlar almaktan bahsedecek, kimisi veri depolama merkezlerinin daha az elektriğe ihtiyaç duymasını kastedecek, kimisi de seyahat, sarf malzemeleri gibi giderlerini azaltan çözümlerden bahsedecektir, bazıları da ömrünü tamamlamış donanımların zararsız bir biçimde geri dönüştürülmesini çevreci olmanın değiştirilmez bir parçası olarak görecektir.”
Bilgi teknolojilerinin çevreyle ilişkisini düşündüğümüzde ilk akla gelenin eski bilgisayar kasaları ya da odalar dolusu sunucu ve onların tükettiği enerji olduğunu belirten KoçSistem Veri Merkezi Çözüm ve Hizmetleri Direktörü Gökalp Bahçeli, “Bu manzara çok boyutlu bir denklemin değişkenlerinden önemli iki tanesi olsa da bilgi teknolojileri ile çevrenin ilişkisi bunların ötesinde karmaşık bir boyut içeriyor. Teknolojinin, çevrenin korunması, enerji tasarrufu ve benzeri olumlu faaliyetlerdeki rolünü göz ardı edemeyiz” dedi.