Bilinç artıyor, eğilim daha çevreci veri merkezlerine doğru kayıyor
KoçSistem Veri Merkezi Çözüm ve Hizmetleri Direktörü Gökalp Bahçeli’ye göre, veri merkezleri konusunda bilinçlenme artıyor. Öncelikle güvenlik ve güvenilirlik gibi konularda beklentiler yükseliyor. Elektrik ve soğutma başta olmak üzere önemli fonksiyonlardaki yedeklilik, bunların sertifikasyonları, fiziksel güvenlik, kuruluş yeri ile ilgili konular gibi genel başlıklarda beklentiler, her geçen gün uluslararası standartlara yaklaşıyor. Diğer önemli eğilimse çevre ile dost ve sürdürülebilirlik sağlayan teknolojilerin öne çıkması. Bu noktada enerji maliyetlerinin yüksekliğinin de bu yaklaşıma katkı sağladığını belirtmek yanlış olmayacak. Buradaki gelişimi ise hala olması gereken hızın altında görüyoruz. Enerji kullanım etkinliğini ifade eden PuE indexi 2 ve daha üstünde olan veri merkezleri bulunuyor ve bu değerler bile ne yazık ki ölçülmüyor.
Yeni veri merkezlerindeki son teknolojik eğilimlerden biri cihaz başına tüketilen enerjinin izlenmesidir. Enerjinin izlenebilir olması ve nereye ne kadar enerji harcandığının belirlenebilmesi, enerji verimliliği için ilk ve temel adım. IBM Türk İş Sürekliliği ve Altyapı Hizmetleri Yöneticisi Ayça Konakoğlu, bu konuda görüşlerini, “Soğutmayı daha verimli kılmak için kabinlerin sıcak-soğuk koridorlar oluşturacak şekilde yerleştirilmesi ve hatta soğuk koridorların kapatılması işlemleri önemli kazançlar sağlar. İklimlendirme sistemlerinde kış aylarında dışarıdaki soğuk havadan faydalanarak soğutma yapabilen modeller tercih edilebilen diğer bir teknolojik çözüm. Veri merkezi dışında, BT tarafında en önemli eğilimler ise sanallaştırma ve bulut bilgi işlem” şeklinde dile getirdi.
Fujitsu Türkiye ve Balkanlar Genel Müdürü Halit Zaim’e göre, veri merkezlerinin yönetimindeki en kritik nokta mevcut sistem kaynaklarının en doğru şekilde yönetilebilmesi. Veri merkezlerindeki sunucuların, buna paralel olarak da iş uygulamalarının sayısı giderek artıyor. Bunun sonucunda kurumların atıl kapasiteleri çok daha verimli bir şekilde kullanmaları gerekiyor. Bu durum da üzerlerinde baskı yaratıyor. Kullanıcılar, kaynak yönetimi kadar, veri merkezlerinin daha az enerji tüketmesine, daha az ısı yaymasına, dolayısı ile daha az soğutmaya ihtiyaç duymasına da önem veriyor. Bu doğrultuda ‘Çevre Dostu Veri Merkezleri’ kavramı her geçen gün daha da öne çıkıyor. Kullanıcılar maliyetlerini aşağı çekmelerini sağlayacak ‘kullandığın kadar öde’ modeline yöneliyor. Bu kapsamda kritik başarı faktörü, veri merkezlerinin altyapısını oluşturan sistem ve yazılımların, bütünleştirme kabiliyetleri, kapasiteleri ile müşteri ve pazar beklentilerini karşılama oranı olacak.
Bimsa Sistem Mühendisi Cem Güneyli, veri merkezlerinde son dönemde; iş sürekliliği, felaketten kurtarma, bulut bilişim, sanallaştırma, operasyonel esneklik, merkezi yönetim / raporlama, sistemlerin otomasyonu ve bütünleşmesi, sistem ve makinelerin efektif çalıştırılması konularının en önemli konular olarak özetlenebileceğini söyledi. Güneyli, “Veri merkezlerinin başarılı olmasındaki kritik konular güncel teknolojilerin takip edilmesi özellikle de veri merkezlerine ait olan teknolojilerin takip edilmesi ve hayata geçirilmesi, merkezi yönetim/ raporlama, otomasyon/bütünleşme konularında öncü olmak şeklinde özetlenebilir. Bu konular ele alınarak veri merkezleri kendilerine ait olan çözümlerini oluşturmalı ve geliştirmelidir” dedi.
Dell EMEA Gelişen Pazarlar Bölgesi Kurumsal Ürünler Pazarlama Müdürü Tunç Erkan yeni nesil veri merkezlerinde şu önemli eğilimlerin ve önemli noktaların göze çarptığını anlattı: “Akıllı altyapı, eternet üzerinde birleşen ağ altyapısı, akıllı veri yönetimi,modern ygulama ve işyükü yönetimi. Yeni nesil veri merkezlerinin önemli bir özelliği de yeni bir yönetim ölçeğine kavuşmaları. Bu uygulama-duyarlı işyükü ve servis izleme süreçlerini, sanal ve fiziksel platformaların birlikte izlenebilmesini sağlayarak, bulut bilişimin de temellerini oluşturmakta. Self-servis BT önemli bir hedef.”
Telehouse Istanbul ve Teknotel Telekom Genel Müdür Yardımcısı Duru Komaz, Türkiye’de veri merkezleri ile ilgili olarak ilk eğilimin VPS yani Sanal Özel Sunucu kavramı olduğunu, ikinci aşamanın ise bulut bilişim olduğunu kaydetti. Komaz, şu şekilde konuştu: “Bulut bilişim konusunda şirketlerin ihtiyaçları farklılıklar arz ediyor. Bizim ağırlık verdiğimiz husus, SaaS uygulamalarının barındırıldığı platformların geliştirilmesi. Özellikle çok hızlı gelişen fırsat siteleri, e-ticaret siteleri lokomotif görevini üstlenmiş durumdalar. Bu şirketler, şu anda veri merkezi sektöründe de kendilerine sağlam bir yer edindiler. Kendi içlerindeki VIP, stok, depo gibi programların yanı sıra, daha dışarı dönük, daha fazla trafik gerektiren, kesintisizliğe tahammülü olmayan platformların gelmesiyle bu eğilimin çok ciddi bir ivme kazanacağını düşünüyoruz.”
“Veri miktarının yılda yüzde 30-60 arttığını ve veri merkezinde yedeği alınan sunucu sayısında da benzeri artış olduğunu düşünürseniz yedek almak işletmeler için çok kısa zaman dilimlerinde ciddi karın ağrısına dönüşmeye başlıyor” diyen GlassHouse Bilgi Sistemleri Satış Müdürü Hakan Dinçel, ayrıca yedeği alınmış olan verilerden kriz anında hızlı geri dönüş yapılabilmesinin işletmelerin iş sürekliliği ve varlıkları açısından daha fazla önem kazandığını söyledi.