Bir paraşütün harnesinde kuşlar kadar özgür!
Gökyüzüne 30 dakikalık bir yolculukla, yerçekimine meydan okuyun…
Hepimiz zaman zaman gökyüzünde kuşlar gibi uçmayı düşlemişizdir. Uçmanın insanı özgür kılan keyifli yanını tatmak istemişizdir. Pek çok insanın yaşamında bir kere denediği adrenalini bol ekstrem bir spor olan yamaç paraşütü de bu düşü olanlara onu gerçekleştirme fırsatı sunuyor.
Hava sporlarıyla ilgilenen birkaç kişi tarafından 1980’li yılların başlarında bulunan, serbest paraşütlerle yamaçlardan koşarak kalkmaya olanak sağlayan bir ekstrem spor türü olarak tanımlanan yamaç paraşütü, sivil havacılık mevzuatlarına göre de çok hafif hava aracı sınıfına giriyor. Kolay taşınabilir olması sayesinde, yolu olmayan tepelerden kalkış yapılabilirken, özel kalkış-iniş pisti de gerektirmiyor. Doğal kaldırıcı kuvvetleri kullanarak saatlerce havada kalınabilirken, bulutlara kadar yükselebiliniyor.
Yamaç paraşütünü deneyimli pilot eşliğinde iki kişi olarak yapıyorsanız buna “Tandem” uçuş deniyor. Tandem uçuşta yolcu önde bulunuyor. Uçuş için önde bulunan yolcu ve pilot birbirine özel çelik terazilerle bağlanıyor. Paraşütün bağlanmasıyla artık sıra uygun rüzgarı beklemeye geliyor. Sonrasında pilotun öndeki yolcuya “Koş!” demesiyle birlikte durmadan koşarak havalanılıyor. Pilotunuz termik hava akımının gücüne bağlı olarak dilediğiniz kadar yükseliyor.
Yamaç paraşütü dendiğinde Türkiye’de akla ilk gelen yer olan Ölüdeniz Babadağ’dan, yaz döneminde 45-50 bin kişi tandem uçusu yapıyor. Ortalama 25-30 dakika süren adrenalin yüklü bu yolculuğa, muhteşem bir ölüdeniz manzarası eşlik ediyor. Deneyenlere göre Ölüdeniz’de 3 bin metre yükseklikten bakabildiğiniz bu yolculukta sizi bir yandan uçmanın dayanılmaz hafifliğinin bir yandan muhteşem doğa manzarasının sarhoşluğu sarıyor.
Biz de, Babadağ’dan atlayışlar yapan Gravity Şirketi’nin deneyimli ve bu işe gönül vermiş pilotlarından Zafer Şekerci ile bu adrenalin yüklü spor üzerine bir söyleşi yaptık.
Öncelikle yamaç paraşütünü bir eğitmenin ağzından tanımlar mısınız?
Yamaç paraşütü uçmak için en basit hava aracı. Uçmak için rüzgar, ağırlık ve pilotun yüksek enerjisine ihtiyaç vardır. Yamaç paraşütü de kubbe, askı ipler, taşıyıcı kolonlar ve harnes (kuşam tertibatı) olmak üzere 4 bölümden oluşan bir yapıya sahiptir.
Sizin yamaç paraşütü ile tanışmanız nasıl oldu?
Yamaç paraşütü yapmaya başlayalı 9 yıl oldu. Bu işe nasıl başladığım konusuna gelince aslında benim de pek aklımda olan bir şey değildi.Fakat lise arkadaşlarım yamaç paraşütü yapmaya başlayınca ve zevkle uçmaktan bahsedince kendimi zamanla bu işin içinde buldum. Tabii ki en önemlisi ise Fethiyeli olmam ve her fırsatta Ölüdeniz’de uçanları görmem de en büyük avantajlarımdan biriydi. İşin en önemli kısmı her meslekte olduğu gibi bu işi de yapmak istemek, cesaret etmek ve fedakarlık göstermek.
Yamaç paraşütünü kimler yapabiliyor? Adrenaline dayanıklı kişiler olmalı değil mi?
Yamaç paraşütünü sağlık sorunu olamayan kalp, hamile, astım vb. kişiler ile 100 kilo ve üzerindeki kişiler haricindeki herkes yapabilir. Zaten zaman zaman yazılı ve görsel basında görme engelli, tekerlekli sandalyeye mahkum olan kişilerin yamaç paraşütü yaptığı haberini duymuşsunuzdur.
Bugüne kadar gördüğünüz yamaç paraşütü yapan en yaşlı ve en genç kaç yaşında idi?
En genç 18 aylık bebek, en yaşlı ise 104 yaşında yamaç paraşütü yapanlar oldu.Özellikle Eylül-Ekim aylarında Ölüdeniz bölgesinde tatil yapanlar genellikle yaşlı insanlar olduğu için yaşlı turistleri daha çok bu aylarda yamaç paraşütü yaparken görebilirsiniz.
Dışardan tehlikeli bir spor olarak görünüyor? Bu noktada yapmak isteyenleri nasıl rahatlatıyorsunuz?
Evet birçok kişi çevresindeki insanların baskısından dolayı uçma özgürlüğünü ertelediğini biliyoruz. İnsanoğlunun tabiatına aykırı olduğundan mıdır yoksa insanların yeteri kadar bu konu hakkında bilgisinin olmamasından mıdır bilinmez ama herkes uçmayı ölümle eşdeğer görmekte. Yamaç paraşütü yaparken kurallara uyar, kaliteli malzeme kullanır ve uygun havada uçarsanız tehlikeyi en aza indirirsiniz.Fakat günlük yaşamda o kadar tehlike bizi beklemektedir ki saymakla bitmez uykusuz, dikkatsiz, sarhoş bir sürücünün kazaya sebep olarak hiç hatasız kişinin canına mal olduğunu hepimiz hergün görüyor ve duyuyoruz. Tabii hiç uçma bilmeyen fakat uçmak isteyen kişilerde Türkiye’de ve dünyada en çok ticari uçuşun yapıldığı Ölüdeniz’e gelerek mesleklerinde tücrübeli ve THK tarafından verilen T2 lisansına sahip pilot ile bu zevki yaşayabilirler.
Kişilerin sahilde gezerken yamaç paraşütü yapanların yüzlerindeki mutluluğu görmeleri zaten ikna olmalarında etkili oluyor. Kişi o anda kendi kararını orada uçanları gördükçe veriyor.Tabii ki bir diğer boyutu ise burada uçan kişiler yamaç paraşütü resimlerini ve videolarını uçuş sonrası alarak sosyal paylaşım sitelerinde paylaşmaları bu işten korkanların ikna olmasında en önemli etkenlerden biri.İşin içine bu etkenler girince kişileri tecrübelerimizle komik anılarımızla, hoş sohbetle ikna etmek daha da kolaylaşıyor.
Yamaç paraşütü dendiğinde ilk akla gelen şey; Ölüdeniz Babadağ. En iyi pist olarak değerlendiriliyor. Neden?
Evet Babadağ bu işin Türkiye de ilk yapılmaya başladığı ve en popüler olduğu yer. Kısaca yamaç paraşütünün başkenti Ölüdeniz Babadağ diyebiliriz.Bu kadar popüler olması ise sadece manzarasından değil tabii ki. Denize en yakın en yüksek konumda olması kalkış yapıldıktan sonra ise yüksek irtifada deniz üzerine çıkılması hava şartlarının stabil, termik noktalarının güçlü olmasıyla uzun uçuş yapılabilmesi burasını önemli hale getiriyor.Bir diğer etken ise Türkiye’den ve yurtdışından gelen başlangıç eğitimini almış acil durum hareketlerini tamamlaması gerekenler ile çok profesyonel olarak uçuş yapan pilotların burayı tercih etmesi Babadağ’ı önemli hale getirmektedir. Bu kadar güvenli bir yer tabii ki Fethiye Ölüdeniz’de olunca tatil için gelenler yamaç paraşütü yapınca tatil eğlencesi olarak artık burada sektör haline geldi.
n Yamaç paraşütü yapmak isteyenler sırasıyla hangi aşamalardan geçiyor? Uçuş yapılacak yükseklik neye göre belirleniyor?
Single (Tekli) ve Tandem (2’li) yamaç paraşütü yapmak isteyenlerin öncelikle sağlık (psikolojik) sorunun olmaması gerekiyor. Single pilotlar öncelikle yer eğitiminden başlayıp daha sonra ileri seviye pilot eğitimini tamamlamak şartıyla kendi paraşütüyle istediği tepeden, dağdan uçuş yapabilir. Tandem (2’li) uçuş yapmak isteyenler ise pilotu tarafından kalkış, uçuş, iniş esnasında yapması gerekenler ve yapmaması gerekenler anlatıldıktan sonra bu zevki yaşayabilirler. Kalkış yapılacak pistin hangisi olacağı kararı tamamen rüzgara bağlı olarak yapılır. Çünkü kalkış esnasında rüzgarın karşıdan gelmesi gerekmektedir.Bizler de Ölüdeniz Babadağ’da 3 tane 1700-1800-1970 metre yüksekliğinde kuzey- güney yönüne bakan pist bulunmasına rağmen uygun rüzgar hangi pistte varsa o pisti tercih ediyoruz.
Yamaç paraşütü yapan kişi kaç metreden aşağı süzülüyor? Ne kadar sürede uçuş tamamlanıyor?
Kalkış yaptığımız 1700-1800-1970 metre yükseklikten Ölüdeniz’in muhteşem doğa güzelliğine doğru süzülüyoruz.Uçuşumuz yaklaşık olarak 25-30 dakika sürmekte fakat akrobasi hareketlerini de işin içine katarsak uçuş biraz daha kısa sürmekte.
Bugüne kadarki uçuşlarınızda başınızdan geçen en ilginç olay hangisi oldu? Biraz bahseder misiniz?
Evet bazen ilginç olaylar oluyor tabii, çünkü dünyanın her yerinden insanlarla uçuş yapınca farklı insanlarla karşılaşıyorsunuz. Bir gün sabah uçuşunda Koreli bir bayanla uçuş hazırlıklarımızı yaptık ve havalandık kısa süre sonra kız ağlamaya başladı. Bende korktuğunu düşünerek “Korkuyor musun?” diye sorduğumda kız bana “Korktuğumdan değil uçtuğum için ağlıyorum” dedi. Yine başka bir uçuşta Türk müşterimle paraşüt fiyatlarından ve malzemeden muhabbet ederken “Ağbi ben brandacıyım o kadar çok para vermeyim ben daha ucuza yaparım” dedi. Yani bizim meslekte her an komik ve ilginç insanlarla tanışma şansınız çok yüksek.
Gökyüzünde tandem uçuşunda eğitmen olarak yamaç paraşütü yapan kişi, bir anlamda size emanet. Ne hissediyorsunuz?
Bu işi yapmak zevkli olmasıyla birlikte bir o kadar da sorumluluk aldığımız bir iş. İnsanlar eğlenmek, bu işin zevkini tatmak için geliyorlar.Vermiş olduğunuz doğru ya da yanlış karar kendimizin olduğu kadar uçuş yaptığımız kişinin hayatını da etkilemekte. O yüzden hiç pilot bile bile kendini, yolcusunu riske atmaz. Her zaman verebileceği en doğru kararı verir. Hayatın her anında olduğu gibi bu sporda da risk ve tehlike olduğu unutulmamalı.
Bilgi için: http://www.zafersekerci.com
