Bol manyetik uyumalar
Yerdeki bir mıknatısın itme gücünden yararlanan bulut kanape/yatak. Hong Kong’lu tasarımcılar David Koo ve Zheng Yawei’nin fikri. Henüz imal edilmedi.
Bu bulut, Almanların icat ettiği manyetik levitasyon treni Maglev sistemiyle çalışıyor. Maglev, mıknatıslarla manyetik olarak havada tutulan, bu sayede büyük hıza erişen bir ulaştırma biçimi.
Almanya’nın Hollanda sınırına yakın Lathen’de deneme sürüşleri yapılan bu tren Almanya’da kullanılmıyor. Yaratacağı manyetik alanın “ineklerin süt verimini düşüreceği” gerekçesiyle ve tabii bir de çok acaip pahalıya çıkacağı için yapılamadı. Henüz sadece Şanghay’da havaalanı-şehir arasında 30 kilometreyi 7 dakikada gidiyor! Japonya’da maglev benzeri sistemleri hızlı trenlerde kullanmak amacıyla Ar-Ge sürüyorsa da henüz ticari bir uygulaması olamadı.
Almanya’da Gerhard Schröder başbakanlığındaki hükümette koalisyon ortağı Yeşiller, magleve itiraz etmişti. Sonradan Yeşilli koalisyon bitti, başka hükümetler kuruldu. Ama onlar da magleve evet demediler. Akılda sadece Yeşillerin “ineklerin süt verimi” itirazı kaldı. Esas sorun elbette yüksek maliyetti: Berlin-Hamburg arasındaki 286 kilometreyi bir saatten kısa sürede alacak böyle bir tren için 4-5 milyar Euro’luk bir yatırım gerekiyordu. Kimse kalkışmadı.
Manyetik bir sistemle havada asılı duran yatak/kanape fikri ilginç, ama ne kadar gerçekçi? Çevreye duyarlığın arttığı, doğal beslenme ve doğala yakın yaşama gayretlerinin çoğaldığı bir dünyada, vücudu manyetik alana açan böyle bir uygulamayı acaba kim ister?