Böyle Gerçek daha hiç görmediniz…
*Halil Aksu
Dünyaya baktığınızda neler görüyorsunuz? Tabiat, medeniyet, insanlar, araçlar, binalar, mağazalar, markalar ve daha niceleri. Durağa bir sonraki otobüsün ne zaman geleceğini nasıl görmek isterdiniz? Karşınızdaki kişinin sizin hakkınızda neler düşündüğünü bilmek ister miydiniz? Vitrindeki ürünün fiyatını ve stok durumunu görmek istemez miydiniz?
Ofiste ne kadar çok verimsizlik var. Trafikte ne kadar çok tıkanıklık var. Enerji sektöründe ne kadar çok kayıplar var. Sigortacılıkta ne kadar çok güvensizlik var. İnşaatlarda ne kadar çok suistimal var. Üzerine azıcık düşünsek, konuşsak, çalışsak, çoğunu hemen tespit edebilir, biraz daha çalışırsak, çözebiliriz. Peki neden yapmıyoruz?
Çünkü günlük operasyon ile meşgulüz. Çünkü alışkanlıklarımız bize verimli görünmektedir. Çünkü değişim zor, zorlayıcı, konforumuzu bozacak gibi algılanmaktadır. Üstüne üstelik öğrenilmiş çaresizlikler, adam-sendecilikler, neme-lazımcılıklar üzerine ilave gelince, aksiyon almamak için her türlü sebep hazır.
Yapay zeka bunun tam tersini vaat etmektedir. Siz çözmekle uğraşmayın. Modeli kurun, veriyle besleyin, sistem kendi kendine öğrensin, yavaş yavaş yükü üzerimizden alsın. Olabilir mi? Tabii ki EVET.
Yapay zeka alanındaki son yıllardaki gelişmeler baş döndürecek seviyededir. Görüntü işleme ve algılama insan gözü ve beyni ile yarışacak, hatta çoğu zaman geçecek noktaya gelmiştir. Aslında bazı uygulamalarda yapay zeka olduğunu ve artırılmış gerçeklik bir arada kullanıldığının pek farkında değiliz. Çünkü işin gırgırındayız…
Mesela Snapchat veya Instagram. Bu uygulamalarda bir fotoğraf çekerken ve bir efekt seçtiğinizde bir anda telefonunuz özel bir cihaza dönüşmekte, sihir cereyan etmekte ve ağzınıdan şelaleler fışkırmakta, gözünüzde yıldızlar çakmakta, kulaklarınız muhtelif hayvan kulaklarına dönüşmektedir. Sağa sola baksanız, farklı bir kişinin yüzüne tutsanız, anında efekt o kişiye geçmektedir.
Bunlar ergen gençlerin kullandığı basit uygulamalardır. Bize ne fayda var? Aynı teknolojiler ile ameliyat tatbikatı yapıldığını düşünün. Veya bir eğitim uygulaması ile öğretmen ve öğrenci muhtelif eşyaların açılarını ölçseler, farklı fizik fenomenlerini (mesela farklı kuvvetleri) gösterebilseler. Bir teknisyen veya usta bir binada tamirat yaparken duvarın içindeki tesisatın nerede olduğunu, arızanın neden kaynaklandığını cep telefonunu duvara doğru yönelterek anlayabilse, hoş olmaz mı? Süper olur. Hepsi zaten var. Önümüzdeki 5 – 10 yıl içinde yaygın, sıradan uygulamalar haline gelecekler.
Ses işleme ve algılama ve bununla birlikte doğal dil işleme her geçen gün insan kulağı ve algısına yaklaşmaktadır. Cep telefonlarımızdaki sesli asistanlar giderek gelişmektedir. Ayrıca evlerimize ve ofislerimize koyacağımız akıllı cihazların (Amazon, Google, Apple, gibi) sayısı, çeşidi ve özellikleri her gün artmaktadır. Bundan daha önemlisi toplum olarak, özellikle gençlerimiz bu tür sanal seslerle konuşmaya giderek alışmaktayız. İyi mi, kötü mü, karar sizin…
Gerçek görüntünün üzerine dijital ilaveler gelecek. Instagram’daki gibi veya Pokemon Go oyunundaki gibi. Ofiste, mağazada, banka şubesinde, özellikle fabrikada, lojistikte, kamu sektöründe, gerçek görüntüde, mesela kişinin yanında ismi, sosyal medya durumu, farklı bilgiler otomatik gözünüze veya lens olana kadar akıllı cep telefonunuzun ekranına yansıyacak. Sadece dünyayı değil, genişletilmiş ve artırılmış bir dünya göreceksiniz. Gerçek gerçeğin üzerine, bir de dijital gerçek ilave edilecek. Böylece ‘harmanlanmış’ (mixed) veya daha yaygın adıyla artırılmış gerçeklik karşımıza çıkacak.
Görüntü işleme, ses algılama, muhakeme ve daha niceleri geliştikçe, elimizdeki mobil cihazlar geliştikçe, hatta kısmen gözlüğe veya kaska veya lense dönüştükçe, yapay zeka ve artırılmış gerçeklik kombinasyonu, çok güçlü bir yardımcıya dönüşecek. Bugünkü internet arama alışkanlığımızı düşünün, mesajlaşma alışkanlığımızı düşünün. Aynı şekilde bu bahsi geçen yeni teknolojilere alıştığımız günler son derece yakındır. Günlük işlerimizin ne kadar verimli olacağını, pek çok rutin işin otomatik çözüleceğini, pek çok zorluğun eğlenceye dönüşeceğini pek yakında şahit olacağız.
Gerçeği daha önce hiç böyle görmediniz…
*Gelecekhane Kurucusu