BT’deki dönüşüm İK’yı vurdu
Bilişim sektörü her ne kadar yetişmiş insan açığımız var söylemiyle günlerini geçirse de şirketler en ufak ekonomik krizlerde bile çalışanlarıyla yollarını ayırıyor. Aslında_x000D_
şirketler uzun süredir bir dönüşüm içinde.İçinde bulunduğumuz 2011 yılının ilk yarısında belki de olması gerekenden fazla büyüyen şirketlerin kemer sıkma politikaları neticesinde işten çıkarmalara başladığı görüldü. Dünyanın en büyük cep telefonu üreticisi konumunu ‘henüz’ yitirmeyen Nokia, son dönemde ayak uyduramadığı akıllı telefon pazarında 2011 yılının ilk çeyrek döneminde pazar payının yüzde 29 seviyesine gerilediğini gördü. Bu rakam 90’lı yıllardan bu yana şirketin en düşük pazar payını gösteriyor.
Sert düşüşün önüne geçmek için Microsoft’tan Stephen Elop’u CEO olarak görevlendiren Nokia yönetimi, şirketteki dönüşümün startını verdi. Yeni CEO Elop ilk olarak akıllı telefonlarda kullanıcıların beklentilerini karşılamakta zorlanan Symbian işletim sisteminden vazgeçerek Microsoft ile Windows Phone 7 işletim sistemi kullanılması konusunda dev bir anlaşmaya imza attı. Symbian’ın yanında Intel ile geliştirilen MeeGo işletim sistemini de ikinci plana atan Elop, şirketin giderlerinde de kısıntıya gitme kararı aldı. Öte yandan Nokia 2012 yılının sonuna kadar 7 bin kişiyle yolların ayrılacağını duyurdu. Şirket, giderlerden 2013 yılına kadar 1 milyar dolar tasarruf edilmesini hedefliyor. Eğer Microsoft ile işbirliğinden beklenen verim alınamazsa Nokia’yı çok daha zor günlerin beklediği bir gerçek.
BT tarafında da benzer süreçler
Büyük bir skandalla şirketin başından ayrılmak zorunda bırakılan Mark Hurd’ün yerine gelen Leo Apotheker ile yeni bir sürece giren HP, sıkıntılı günler yaşayan bir başka dev. Yeni CEO ile başarılı olduğu alanların yanında uzun vadeli planlarla ‘bulut bilişim’ ve web tabanlı mobil işletim sistemi ‘WebOS’ üzerine kurulu bir gelecek stratejisi belirleyen HP, son iki çeyrekte yaşanan başarısız ekonomik değerler neticesinde yatırımcılar tarafından eleştiriliyor.
Apotheker’nin gelişiyle kemer sıkma politikası uygulayan bir başka şirket olan HP’de “harcanan her kuruşun takip edilmesi ve tüm işe alımların en düşük seviyede tutulması” istendi. HP, 2008 yılında 13,9 milyar dolara satın aldığı Electronic Data Systems’ın etkisiyle zor günlere adım attı. Satın almanın ardından çalışan sayısı yüzde 87’lik artışla 321 bin kişiye ulaşınca ‘gider kontrolü’ neredeyse olanaksız hale geldi. Uzmanlar, Apotheker’nin uzun vadeli planında bir hata görmese de eski CEO Mark Hurd’ün Wall Street’e ‘sevimli’ görünmek için yaptıkları nedeniyle şimdilerde sıkıntı yaşandığını ortaya koyuyor.
Dünyanın önde gelen teknoloji şirketlerinden bir diğeri Cisco’da da kemer sıkma politikaları çalışanları vurdu. Geçtiğimiz yıla göre hisselerinde yüzde 24’lük düşüş görülen şirket, Temmuz ayında dünya çapında 6 bin 500 çalışanıyla, bir diğer deyişle tüm iş gücünün yüzde 9’uyla yollarını ayıracağını açıkladı. Ayrıca şirket Mayıs ayında da ülkemizde pek popüler olmasa da dünya çapında önemli bir kitlenin kullanıcısı olduğu Flip kameraların artık üretmeyeceğini açıklamış ve o bölümdeki 550 kişinin işine son vermişti. Cisco CEO’su John Chambers, son dönemde pazar payını benzer ürünleri daha uygun fiyatlara satan Juniper ve HP gibi şirketlerin kapmaya başlamasının ardından çalışanların işlerine son vermenin yanında daha az kârlı işlerden çıkmayı hedefliyor. Cisco bu işten çıkarmaların da dahil olduğu tasarruf tedbirleriyle 2012 yılında yaklaşık 1,3 milyar dolar tasarruf etmeyi hedefliyor.
Son olarak BlackBerry üreticisi Research In Motion (RIM) iş gücünün yüzde 11’ini gözden çıkararak 2 bin çalışanıyla yollarını ayıracağını açıkladı.
Yolların ayrılma gerekçesi yine aynıydı: Tasarruf.
Şirket uzun dönemli başarı için bu işten çıkarmalara mecbur olduğunu duyurdu. Android ve iPhone’un sürüklediği piyasada geride kalmaya başlayan Kanadalı şirket, tablet piyasasına süreceği yeni tabletiyle de eleştrilerin odağına yerleşti.
Yukarıda söz ettiğimiz, 2011 yılının ilk yarısında işten çıkarmalarla gündeme oturan şirketlerin ortak özellikleri aslında birer donanım şirketi olması. Artık günümüzde donanımın önemi yerine yazılıma bırakması, şirketlerin gelişim sürecine de ayna tutuyor. Apple gibi yazılım ve donanım bütünlüğünü sağlayan, Rovio gibi yazılımda, Amazon gibi bulut tabanlı hizmetlerde, Facebook gibi insanı odak noktası haline getiren sosyal ağlarda, Groupon gibi e-alışverişin gelişiminden faydalanan kupon siteleri fikrinde başarılı olan şirketler, artık ‘geleneksel’ sayılabilecek donanım şirketlerinin yerini alıyor. Günümüzde kısa vadede dönüşümü sağlayamayan ‘hantal’ şirketlerin ne denli zor duruma düştüğü net şekilde ortaya çıkıyor.