BTvizyon İstanbul’da kurallar yıkılıyor, tüm bilinenler unutuluyor
BTvizyon İstanbul sahnesinde trend başlıkların yanında merak uyandıran konular da konuşulacak. ‘İşletmelerde Dijital Yolculuk’ temalı konuşması ile etkinlikte yer alacak Kural Yıkıcı Dr. Hakan Tetik, katılımcıların dönüşüm sürecine farklı perspektiflerden bakabilmesini mümkün kılacak. BTvizyon İstanbul öncesinde Hakan Tetik’ten bazı sorular yönelttik, aldığımız yanıtlar ise şöyle oldu:
- ‘’Kural yıkıcılık, Unlearn, Unlearning for the Future, Profesyonel süreçleri duygu ile bezemek’’ alışılagelmişin bir hayli dışında kavramlar. Kendinizden ve tüm bu kavramlardan bahsedebilir misiniz?
1968 yılında Bursa’da doğdum. İlk ve orta eğitimini Almanya’da tamamladıktan sonra İstanbul Teknik Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği bölümünden mezun oldum. Sonrasında Marmara Üniversitesi Almanca İşletme bölümünden Yüksek Lisans derecesi (MBA) ve 2008 yılında İşletme/pazarlama alanında Işık Üniversitesinde Doktora derecesini (PhD) aldım. Erken yaşlarda meslek hayatına plasiyer olarak sıcak satış ile başladım. İTÜ’de son sınıfta okurken profesyonel çalışma hayatına Penta Bilgisayar A.Ş. Kurucu ve Genel Müdür olarak başladım. Daha sonra çeşitli firmalarda Satış ve Pazarlama Müdürlüğü, İş Geliştirme Direktörlüğü, İş Çözümleri Direktörlüğü ve Genel Müdürlük gibi farklı görevlerde bulundum.
2004 yılında profesyonel iş hayatını sonlandırdım. O zamandan beri çeşitli şirketlerde kurucu ortak, yatırımcı veya yönetim kurulu üyesi olarak meslek hayatına devam ediyorum. Yoğun olarak da strateji, ürünleştirme, ürün yönetimi, müşteri deneyimi, müşteri merkezlilik, tasarım odaklı düşünme ve unlearning üzerinde danışmanlık ve eğitim hizmetleri vermekteyim.
Bu danışmanlık ve eğitim konuları arasında son zamanlar oldukça yoğun çalıştığım konu ise “unlearn”. “Unlearn” bildiklerini unutmak ve mevcut bilgiyi bırakma disiplinidir denebilir kabaca. Başka bir şekilde anlatmak gerekirse, yeni bilgilere hazır olmak ve hazır hale gelmektir. İlk duyulduğunda çoğu kişi tarafından “bildiklerimizi unutmak” olarak düşünülüyor, fakat bu tanım oldukça yetersiz. “Bildiklerimizi unutmak” yerine “bildiklerimizi kenara koymak” ya da “bildiklerimiz bırakmak” olarak çevirmek daha doğru olur.
Unlearning, yeni bilgiye erişim için hazır olmak demektir. “Öğrendiklerinden vazgeçebilme” kabiliyetinin gelişme sürecidir.
Mevcut bilgiyi kullanmadan ilerlemek için yapılan değerli bir egzersizdir aslında.
Bu tanımı ilk olarak “Alvin Toffler” ortaya attı ve bu disiplini yarattı. Kendisinin çok güzel bir sözü vardır. “Learn to unlearn and relearn”. Burada söylemeye çalıştığı şey bilgiyi unutmak ve bildiklerini unutmak için önce öğrenmen gerekiyor; unutmayı ve öğrendiklerini bırakmayı öğrendikten sonrada tekrar öğrenebilir ve yeni bilgilere açık olabilir hale gelebilirsin. Dolayısı ile unlearining yetmiyor. Sonrasında yeni bilgi için daha çok çalışmak gerekli. Unlearn üst bir amaç için yapılmalıdır.
- Bu hizmetlerin nasıl bir ihtiyaç çevresinde doğduğundan, yarattığınız faydadan bahsedebilir misiniz?
Bir metafor ile bunu kolay anlatmak isterim; bir çay fincanını düşünün. Çay fincanına yeni çay koymak için fincanda yer olması gerekir. Eğer çay fincanı tamamen dolu ise o fincana yeni çay koymak mümkün değildir. O yüzden önce biraz çay boşaltmanız gereklidir ki üzerine çay ilave edebilelim. Zihnimizde buna benzer, yıllarca çeşitli bilgi, tecrübe, yargı, vb edinime sahiptir. Yeni bilgi elde etmek ya da yeni dünya düzenine ayak uydurarak, yenilikler yaratabilmek için öncelikle mevcut yargılarımızdan ve öğretilerimizden sıyrılabilmemiz gereklidir.
Bu kavram, bireyler ve kurumlar için oldukça ufuk açıcı oluyor. Çünkü bireyler ve kurumlar geçmişte başarıyı yakaladıkları birçok bilgi ve knowhow’a sahip. Fakat bu bilgiler ve edinimler gelecekte başarı yakalamak için yeterli olmayabilir ya da başarıyı yakalayacakları anlamına gelmeyebilir. Çünkü içinde bulunduğumuz çağdaki bilgi ve disiplinler oldukça hızlı değişiyor. Bu değişime adapte olmaya çalışmak oldukça zor. Bu hızlı dönüşüme adapte olmaya çabalamak yerine ön yargılarımızdan ve mevcut durumunuzdan sıyrılıp, bu çağın hızına ve denklemine uygun hazır (baz) bireyler ve kurumlar haline gelerek yeni denklemin bilgilerini koşulsuz şekilde öğrenir hale gelebiliriz(meliyiz).
Yeni dünyanın en önemli öğrenme disiplini unlearn olacaktır. Çünkü değişimin hızı bütün öğrendiklerimizi her seferinde bir kenara koyarak; yeni bilgiyi öğrenmek için yeni baştan hazır olmayı gerektiriyor.
- Bu bağlamda BTvizyon katılımcılarını heyecanlandıracak sunumunuzda hangi konulara değineceksiniz?
Bugüne kadar yüzlerce farklı şirkete birçok konuda danışmanlık ve eğitim hizmeti verdim. Bunların büyük bir çoğunluğu dönüşüm odaklı çalışmalardı. Dünyamızın içinde bulunduğu dijital çağa, ayak uydurmak için hem bireysel boyutta hem de kurum boyutunda çok ciddi eforlar sarf ediyoruz. Bu konuda ben de birçok şirkete ışık tutum ve tutmaya devam ediyorum. Sunumun da bu tecrübelerimden yola çıkarak edindiğim; strateji, dönüşüm, unlearning, ürün yönetimi ve müşteri yönetimi deneyimlerimi dijitalleşme ekseninde anlatmaya çalışacağım.