Bulut bilişim ile sistem network uzmanlığının artan değeri – I
Geçen haftasonu bir üniversitede verdiğim “Bilişimde İstihtam, Fırsatlar ve Bulut Bilişim” konulu seminerden sonra gençlerden çok fazla soru aldım. Dolayısıyla bu haftaki yazının konusu belli oldu.
Yıllar öncesi zamanın bilgisayar teknisyenleri, Kadıköy’de ve Mecidiyeköy’de yüzlercesi olan, uygun parçaları bir araya getirerek, o zamanda “kasa toplama” diye tabir edilen bir işkolu için yetiştiler. O teknisyenlerin bazıları günümüze kadar evrilerek geldi, mesleklerinde ilerledi. Bazıları şirketlerinde bilgi işlem müdürü, bazıları da proje ekiplerinin yöneticileri oldu.
“Facebook ve İşsiz Gençlerimiz” başlıklı yazıma konu olan bazı üniversite öğrencilerimiz ise BT sektörü gerçeklerinden o kadar uzak kaldılar ki, kendilerini sektöre işgücü olarak kazandırmak bir yana, ancak Facebook üye sayısında ülkemize Avrupa rekorları kazandırmaya etken olabildiler.
Y Kuşağı içerisinden yıllar süren bir süreç sonunda ‘Sistem ve Network Uzmanlığı’nın ne anlama geldiği hakkında fikri olmayan, Türkçe blog sitelerinde – gerçek sistem ve network uzmanlarının iş yoğunluğu sebebiyle meydanı boş bırakmalarından olsa gerek – bazı sektör çalışanlarımızın ticari kaygılarla kaleme aldığı Türkçe makaleleri okuyarak mesleği anladığını düşünen bir nesil yetişti.
Eskilerin “kasa toplayan” uzmanlarının BT terminolojisindeki yerini, günümüzde artık kasa toplayarak satılan bir bilgisayar kalmadığından olacak, özellikle uygulama geliştiricilerin tabiriyle “kablocular” devraldı.
Buna biraz sektör çalışanları olarak bizler de çanak tuttuk. “Paper MCSE” tabir edilen insanları gözardı ederek, katıldığımız tüm ortamlarda diploma – sertifika ayrımını tam olarak anlatmayı başaramadık. Bu sayede zamanla BT uzmanlık alanları için belki de dünyadaki en geçerli belgeler olan üretici yetkinlik sertifikalarının ülkemizdeki değeri düştü, anlamı değişti.
Bu sayede BT profesyonelleri, ekipleri ve servis şirketleri olarak, meslek odalarımız ve diğer sivil toplum kuruluşlarımızla benzer amaçlar taşımamıza rağmen, profesyonel hayatı üniversite / meslek birlikleriyle bütünleştiremedik. Kurumsal şirketlerde her bilişim çözümünde kullandığımız, sattığımız üretici ürünlerine ve bunların uzmanlığıyla hayatını idame ettiren uzman profesyonellere -hiç de hak etmedikleri halde- itibar kaybettirdik.
Konu uzun, gelecek yazıda devam edeceğim.