Bulut bilişim veri merkezlerini de dönüşüme zorluyor
Günümüzün teknoloji eğilimlerinden sanallaştırma, bulut bilişim ve enerji verimliği veri merkezleri üzerinde en önemli etkiye sahip kavramlar. Veri merkezlerinde ortaya çıkması beklenen esneklik, küresel rekabeti farklı bir platforma taşıyarak, hızla değişen iş hedefleri doğrultusunda ihtiyaç duyulan iş uygulama ve altyapı servislerinin de yapısını değiştirecek. Yeni nesil veri merkezlerinde enerji verimliliği de çok kritik bir konu olmaya devam edecek. Bu alanı en fazla dönüştürecek konu ise hiç kuşkusuz bulut bilişim.
Oytek Bilişim Hizmetleri Sistem Yönetim Müdürü Kudret Gülcan’a göre, bulut bilişim ve ağ teknolojilerindeki gelişmeleri veri merkezi kullanımını daha popüler hale getiriyor. Şirketler bulutun getirdiği maliyet, teknolojinin takip edilmesi gibi avantajlardan yararlanmak için uygulamalarını veri merkezlerine taşımayı planlıyor. Yasalarda yapılacak düzenlemeler ve bulutta çalışan uygulamaların artmasıyla geçiş süreci hızlanacak. Modüler veri merkezi kullanımı yaygınlaşacak. Veri merkezi yönetim araçlarında gelişimlerle yeni taleplerin otomayonu ve problemlerin proaktif bir biçimde son kullanıcıya yansımadan çözecek uygulamalar kullanılacak. Enerji kullanımını azaltmak için sunucu ve disk ünitelerinde süreklilik sağlayan fan, güç ünitesi ve diğer ekipmanların sayısı azaltılarak süreklilik tamamen yazılımlarla yapılacak. Appliance dediğimiz tüm donanımları aynı kutuda olduğu amaca yönelik kutular daha yoğun kullanılacak.
Telehouse Istanbul Genel Müdür Yardımcısı Duru Komaz, bulut bilişimin blade sunucu kullanımının veri merkezlerine en belirgin etkisinin soğutma ve enerji ihtiyaçlarının artması olduğunu belirtirken, şunları söyledi: “Yurtdışında ‘high-density’ denilen, bu ihtiyaca özel hazırlanan veri merkezi odalarının son yıllarda hızla dolduğunu görüyoruz. Artan içerik ile birlikte yüksek kapasite ihtiyaçları da veri merkezlerini etkiliyor, veri merkezleri gittikçe daha yoğun olarak ‘carrier-neutral’ yani taşıyıcı bağımsız kavramına bağlı kalarak hizmet verecekler, sadece sunucu barındırma değil, ses, görüntü ve veri ağlarını buluşturan platformlar haline gelecekler. Hosted servisler yani ‘Bir Servis olarak yazılım’ modeli ile sunulan çözümler de veri merkezlerinin geleceğini şekillendirecek ve birçok işletmeci-yazılım üreticisi-çözüm ortağı üçgeninde işbirliklerini destekleyecek.”
Bütünleşik çözümler sayesinde kullanım kolaylığı, gelişmiş performans ve verimlilik özellikleri ile artan ihtiyaçları adresleyecek altyapının kazanımları da elde edilmiş oluyor. Verinin büyüme hızı düşünülürse, ölçeklenebilir sistemlere yatırım yapılması ayrı bir önem taşıyor. EMC Kıdemli Teknoloji Danışmanı Cenk Ersoy’a göre, her sene artan seviyede verimlilik ve üretkenlik beklentileri aynen devam ediyor olacak. Sanallaştırma konusunda, sunucu sanallaştırması yanında, bilgi depolama sistemleri sanallaştırmasında da ciddi bir hareketlenme bekleniyor. Bu sene, bulut bilişim konusunda kritik projeler hayat geçecek ve yeni projeler gündemde olacak. Güvenlik çözümleri de gelecekte çok daha fazla önem kazanacak.
Günümüzde verimliliğin en yüksek noktada olduğu “Yeşil Veri Merkezleri”nin sayısı oldukça arttığını hatırlatan Dora Telekom Genel Müdürü Timuçin Öğün, bulut bilişim sistemleri ve mobilitenin hayatımıza girmesi ile birlikte, veri merkezlerinin yönettiği trafik hacmi de büyüdüğünü söyledi. Öğün, “Erişim tarafında da CDN teknolojileri gibi yenilikçi yaklaşımlarına oluşan talebin artacağını ve bu yönde yapılan çalışmaların hızlanacağını düşüncesindeyiz.” dedi.
Mednautilus Veri Merkezi Sistemleri Direktörü Borga Parlar, günümüz teknoloji eğilimlerinden sanallaştırma, otomasyon, ve enerji verimliği veri merkezleri üzerinde en önemli etkiye sahip olacaği görüşünde. Parlar, görüşlerini şu şekilde açıkladı: “Yeni nesil veri merkezleri standard sunucu, depolama ve ağ kaynaklarını paylaşımlı havuz mimarisi içinde yapılandırılarak kullanıcıların talep ettiği kaynakların dinamik bir şekilde tahsis edilebilmesini sağlayan sanallaştırma teknolojilerini ön plana çıkıyor. Paylaşımlı depolama ve yedekleme servisleri de ister sanallaştırılımış sunucularla birlikte olsun ister daha klasik barındırma hizmetlerine entegre olarak kullanıcıların gereksinim duyduğu depolama alanını güvenlik, yedeklilik ve uzun süre saklamaya uygun bir yapıda sunacak.”
Dell Gelişen Avrupa Bölgesi Bulut Bilişim & Yeni Nesil Veri Merkezleri Lideri Bora Taşer’e göre, bulut bilişim yeni nesil veri merkezlerine geçişte çok önemli bir konsept olarak karşımıza çıkıyor. Bulut bilişim, yeni nesil veri merkezi oluşturan veya planlayan kurumların bugünlerde birincil gündemi olarak mercek altına alınıyor.
Microsoft Türkiye Sunucu ve Bulut Platformu Ürün Pazarlama Yöneticisi Kadir Şener, geleceğin veri merkezlerinde hızlı büyüyebilme, maliyet kontrolü ve iş sürekliliğinin öne çıkacağı görüşünde. Tüm bu konular içinde ise otomasyon önemli bir yere sahip olacak. Veri merkezinin dinamik olarak ihtiyaca uygun şartlara göre davranması, kullanıcıların her an erişme ihtiyacı duyabileceği akıllı merkezler için temel bir gereksinim olarak dikkat çekiyor. Bu nedenle de veri merkezi yönetim araçlarının kullanımını kolaylaştıran çeşitli iş akışlarını oluşturmaya ve çalıştırmaya yarayan otomasyon programları gelecekte daha da önem kazanacak. İlerleyen dönemlerde veri merkezleri kendi kendilerini yönetip, kendi bakımlarını yapabilecek ve problemler oluşmadan müdahale etmeyi kolaylaştıran altyapılara sahip olacaklar.
Fujitsu Türkiye Sunucu Teknoloji Satış Yöneticisi Emrah Büyüksomer de gelecekte bulut bilişim’in veri merkezlerini şekillendirmeye devam edeceğini öngörüyor. Bilişim sektörünün gelişmesine paralel olarak veri merkezleri de değişmeye devam edecek. Mobilitenin öneminin artmaya devam edecek, kullanıcıların uzaktan güvenli erişim sağlayan, hızlı ve kullanımı kolay ürün ve çözümler tercih edilecek. Çevreci ürün ve hizmetlerin önemi de artacak.
Dojop Teknoloji Genel Müdürü S. Mustafa Canoğlu’na göre, geçen yıl yapılan satın almalar büyük oyuncuların yeni nesil veri merkezleri üzerindeki planları ve oluşacak pazar hakkında aslında bir fikir verebilir. Hizmet alanlar tarafında ise veri merkezleriyle entegre çalışabilecek donanım ve yazılım teknolojileri sunan şirketlerin esnek ve yönetilebilir çözümler sunması, ayrıca güvenlik unsurlarının ön plana alınması beklentiler arasında sayılabilir. Özelikle ilk adımda güvenlik ve kullanım konularında sunulacak ciddi çözümler veri merkezleri genişletecek.
Anadolu Bilişim Hizmetleri Genel Müdürü Çetin Uygun’a göre, Türkiye’de kurumlar belirli güvenlik, performans ve sürdürülebilirlik kriterleri karşılandığında hiç tereddütsüz veri merkezi hizmetlerinden faydalanmayı daha ekonomik ve doğru bir seçim olarak değerlendiriyorlar. Son dönemlerde kurumların en çok ihtiyaç duydukları hizmetlerin başında altyapılarını ve veri yükünü hesaplı, uygun araçlarla yönetmek geliyor. Veri merkezleri de bu ihtiyacı giderme konusunda önemli rol oynuyor. Diğer yandan teknolojideki bütün gelişmelere karşın veri hacmindeki artışın kurumlar için yönetiminin giderek güçleşiyor. Uygun, “Veri merkezi yönetiminde kurumların dikkat etmesi gereken en önemli noktalar güvenlik, performans ve sürdürülebilirlik unsurları. Verilerin yönetileceği ve saklanacağı veri merkezinin altyapısından havalandırmasına kadar birçok nokta planlamalı. Bulut bilişim teknolojileri ile önümüzdeki dönemde bilgi teknolojisi altyapılarının elektrik, su, doğalgaz gibi bir hizmete dönüşmesi hedefleniyor. Bu sayede ihtiyacın-kadar-kullan ve kullandığın-kadar-öde gibi satınalma modellerinin yaygınlaşacağı ve artık bilgi teknolojisi ile ilgili hemen hemen her ihtiyacın hizmet olarak satın alınacağı bir döneme doğru ilerliyoruz. Teknik açıdan en önemli nokta, veri merkezleri tarafında otomasyon aracının orkestrasyon kabiliyeti ile teknolojik altyapıda çalışan işletim sistemi, sunucular, ağ ve veri depolama sistemlerinin bütünleşmesi” dedi.
Enmos Satış&Pazarlama Müdürü Meral Doğan’a göre, yeni nesil veri merkezleri, hakimiyet ve optimizasyonun daha ağırlık verildiği bir altyapı sistemiyle kuruluyor. Hakimiyet ortamdaki bilgilerin izlenmesi, kontrol ve raporlanması şeklinde olurken, optimizasyon ile tüketim kalemleri daha verimli kullanılarak, masraflar minimize edilmeye çalışılıyor. Veri merkezleri konusunda bilinç artarken, bu farkındalık ihtiyaçlar doğrultusunda oluşuyor. Temel beklentiler, acil senaryo durumlarını oluşturulabilmesi, SMS ile uyarı mesajları ile grup bazında bilgilendirme, tek ekrandan tüm verilerin izlenebilmesi olarak şekillenirken, veri merkezi yönetiminde en önemli nokta tehlikeyi ve kayıpları önceden görüp önlem alabilmek. Doğan, “Standardizasyon aslında her yapının olmazsa olmazlarının bir şekilde bulunması ve veri ünitelerinin akıllı yapılar haline getirilmesi ile mümkün olabilecek gibi görünüyor. Gelecekte bu segmentin bir çok alt başlığı oluşacağını düşünmekle birlikte eğilimlerin kablo ve varlık yönetimde detaylar olacağın, elektrik tüketimleri, klima durumlarının optimizasyonu için ileri düzeyde talepler olacak” şeklinde konuşuyor.
Teknoser Teknoloji Danışmanı Sinan Özcan’a göre, veri merkezleri son dönemlerde geçirdikleri gelişimler ile giderek yaygınlıklarını arttırıyorlar. Veri merkezi aslında yeni bir kavram değil ancak bulut bilişim kavramı ile birlikte önemi çok artmış bir konu. Aynı zamanda kurumların veri merkezlerini; bünyelerinde barındırma durumundaki oluşan operasyon ve barındırma maliyetlerinin yüksekliği de kurumları bu hizmeti profesyonel olarak sunan veri merkezlerine yönlendirmekte. Müşteriler kimi zamanda kendi veri merkezlerini kullanmaya devam ederken dış veri merkezlerini felaket kurtarım merkezi olarak kullanmayı tercih etmekteler. Bu sayede farklı bir noktada ikinci bir veri merkezi kurma ve işletme giderlerinden kurtulunuyor. Veri merkezleri yönetiminde standardizasyon büyük kurumların çok sayıda veri merkezini daha az sayıda merkezde konsolide edebilmelerine olanak tanıyor. Bulut hizmetlerinin yaygınlaşması, ucuzlaması ve kaliteli hizmet verebilmesi bu hizmetlerin verileceği sağlıklı altyapılara yani veri merkezlerine bağlı. Sektörde bulut bilişimin gelişimi devam edecek, BT hizmetlerinin temin edilmesindeki payı artacak, değişimin yarattığı ihtiyaçların daha gelişmiş veri merkezlerinin doğmasına yol açacak. Daha gelişmiş veri merkezleri de diğer taraftan daha ucuza bulut bilişim hizmetlerinin daha geniş kitlelere ulaşmasını sağlayacak böylece bu iki kavram birbirini geliştirip büyütmeye devam edecek.
Yeşil kavramının birçok alanda öncelikli değerlendirme kriterlerinden biri haline geldiğini düşünen Terremark Ülke Müdürü Senem Arcan, CTO’lar için mevcut bir veri merkezinde iyileştirme veya yeni bir veri merkezi yapımı projelerinde en önemli önceliklerden bir tanesinin enerjiyi verimli kullanmak olduğunu söyledi. Arcan’a göre, birçok şirket yeni bir veri merkezi yapımı projesinde “Yeşil Veri Merkezi” tasarımına odaklanmış durumda. Enerji verimliliği sağlayan, aynı zamanda genişlemeye göre tasarlanmış modüler sistemler veri merkezi altyapısını oluşturma aşamasında değerlendirilen teknolojiler. Veri merkezi profesyonelleri hem ilk yatının maliyetlerini hem de operasyonel maliyetleri erteleyen”ihtiyaç oldukça öde modeli üzerine yoğunlaşmış durumda. Şirketler etkin yönetim için sanallaştırma, yedekleme, bulut bilişim gibi teknoloji ve hizmetlere yöneliyor.
IBM Türk İş Sürekliliği ve Altyapı Hizmetleri Yöneticisi Ayça Tuba Konakoğlu, yeni veri merkezlerindeki son teknolojik eğilimlerden birinin cihaz başına tüketilen enerjinin izlenmesi olduğunu söyledi. Enerjinin izlenebilir olması ve nereye ne kadar enerji harcandığının belirlenebilmesi, enerji verimliliği için ilk ve temel adım. Ve yeşil veri merkezi kaygıları. Konakoğlu’na göre, veri merkezleri tasarımlarının da teknik bilgi, beceri ve tecrübesi olan profesyonel ekipler tarafından yapılması önemli. Soğutmayı daha verimli kılmak için kabinlerin sıcak-soğuk koridorlar oluşturacak şekilde yerleştirilmesi ve hatta soğuk koridorların kapatılması işlemleri önemli kazançlar sağlıyor. Artık veri merkezi denildiğinde akla ilk olarak enerji verimliliği yüksek, tüm noktalardan izleme ve yönetimi yapılabilen ve 7/24 çalışabilen ortamlar geliyor. Gelecekte veri merkezleri hızlı ve modüler büyüyebilme, enerji verimliliği ve 7/24 kesintisizlik kriterlerine göre şekillenecek. Veri güvenliğini, veri kurtarmayı ve mevzuata uygunluk yeteneklerini artırmak için otomasyonu, bütünleştirmeyi ve yüksek performansı destekleyen çözümler sunulması önemli.
DDN Ülke Müdürü Oğuzhan Baybars, artık sunucu barındırma, sunucu kiralama gibi standart veri merkezi hizmetlerinin yanı sıra yeni nesil bulut teknolojilerine dayalı servislerin sunulacağı veri merkezlerini değerlendirdiklerini söyledi. Baybars, şunları söyledi: “Yeni nesil bulut teknolojileri sayesinde veri merkezlerinde oluşturduğumuz yapılar üretkenliği arttırıp iş akışını hızlandırması aşamalarında emniyetli ve küresel çapta dosya paylaşımı ve işbirliği yaklaşımı sunan dinamikleri beraberinde getiriyor. Yeni nesil veri merkezlerinde web, masaüstü veya akıllı telefon istemcileri üzerinden her zaman her yerden erişim; büyük dosyaları e-posta kullanmadan, bilişim teknolojileri politikalarını ihlal etmeden kolayca paylaşmak ve yayınlamak kullanıcılar için hızlı ve kolay depolama kurulumuyla karmaşıklığı azaltmaktadır. Yeni nesil veri merkezlerinde, endüstrinin önde gelen dağıtımlı bulut depolama uygulaması çözümünü Türkiye’de kullandırmaya başladık. Bu devrim niteliğindeki nesne tabanlı bulut depolama sistemi ile, içeriğin küresel çapta dağıtılmasına dair ihtiyaçlara hitap etmekle kalmayıp organizasyonların coğrafi yönden dağıtık alanlar boyunca kendi depolama bulutlarını kolayca kurmalarına ve çalıştırmalarına da imkan tanımalarını sağladık. DDN WebObjectScaler(WOS), hiper ölçekteki verilere dünyanın herhangi bir yerinden yüksek hızlı erişimi sağlama imkanı sunmakta, böylece küresel alanda dağıtık kullanıcılar güçlü bir iş akışının parçası olarak farklı veri merkezleri üzerinden işbirliği yapabilmekte. Konuşlandırılan coğrafyaların sayısına veya sürekli artan verilere bakmaksızın multi-petabayt WOS yapılarında neredeyse sıfır yönetim ihtiyacı gerekir. WOS tek bir varlık olarak, tek bir ad alanında sezgisel, kullanımı kolay bir Web-tabanlı kullanıcı arabirimiyle idare edilmektedir. Artık verilerinizin yerini takip etmek veya aramak ihtiyacı duymayacaksınız – WOS nerede olduğunu ve en iyi ne şekilde servis edileceğini bilir. WOS daha çok depolama gerekmesi durumunda süreçte duraklama yaratmadan yükseltilebilir; diğer WOS bölümleri herhangi bir zamanda arttırılmış kapasite kazanmak amacıyla ağa eklenebilir. WOS Cloud ile tasarlanmış bir veri merkezinde istemciler depolanmış dosyalara WebDAV, yerel iOS akıllı telefon ve tablet istemcileri dahil çeşitli erişim noktaları üzerinden “her zaman, her yerden” erişim sağlarlar.
Webroot Teknoloji Danışmanı Sedat Çolak’a göre, veri merkezleri, son 10 yıl içinde Türkiye’de hak ettiği yeri almaya başladı. Veri merkezlerine yönelik karamsarlık ve ön yargı son yıllarda yerini gereksinime bıraktı. Türkiye’nin henüz hazır olmadığı bulut hizmetlerin halihazırda tanıtılmaya çok fazla ihtiyacı var. Çolak, “Çok yakın bir gelecekte hem veri merkezlerinin hem de bulut yapının hakkını vermeye başlayacağız. Hizmete dahil olan alanlar hizmeti almadan önceki durumlarını şu anda büyük bir kaygı ile karşılıyorlar. Veri merkezlerinin güvenilirliği ve risk yüklerini işletmelerin üzerinden alıyor olması da işin çabası. Veri merkezleri küçük bulut mimari örnekleri. Yani bu iki öğeyi ayrı düşünmek çok anlamsız. Dolayısı ile veri merkezlerinin gelişimi bulut mimarinin gelişimi ile pararleldir. Türkiye veri merkezleri oluşumunda Avrupa Standartlarını başarıyla yakalamış bir ülke. Bu nedenle hem bu sektörün gelişimine hem de kullanıcı sayısının artışına inanıyorum” dedi.
Eset Türkiye Genel Müdür Yardımcısı Alev Akkoyunlu’ya göre, gerek büyük gerekse küçük veri merkezlerine olan ihtiyaç ciddi bir biçimde arttı. Veri merkezleri tüm istekleri doğru bir şekilde karşılayabilmek için, dünya standartlarına uygun bir veri merkezi kurup, enerji ve ağ altyapısını yedekli bir şekilde olabilecek sıkıntılara karşı hizmet kesintisini minimuma getirecek şekilde yapılandırmalı. Bunun yanında esnek ihtiyaçlara cevap verebilecek bir hizmet seviyelendirmesi ve fiyatlandırma politikası da geliştirilmeli. Veri merkezlerinin en önemli sorumlulukları hizmet alanlara sağladıkları hizmeti, taahhüt ettikleri kaliteye uygun seviyede kesintisiz bir şekilde sunmaları. Veri merkezi hizmet sağlayıcısı bunu sağlayabilmek için gerekli altyapı yatırımlarını yedekli bir şekilde standartlara uygun bir şekilde yapmalı. Ayrıca bir sorun olması durumunda müşterinin sorundan hızlı şekilde haberdar olup, hızlı ve etkin bir şekilde destek alabilmesi için gerekli yapı da bir sistem kurulmalı. Veri merkezi hizmetlerine olan talebi arttıracak bir sebep de kurumların sahip oldukları değerli verileri kendi yerleri dışında güvenli yerlere yedekleme ve taşıma ihtiyaçları olmaya başladı. Gerek kurumun verisini kaybetmemek için başka yerlerde bulunması ihtiyacından gerek bir takım yasal zorunluluklar ve düzenlemelerden dolayı bu ihtiyaçtan doğan talebin artacağı öngörülüyor.