Bulut mimarisinin benimsenme hızı arttı
Pandemiden önce sağlık hizmetleri, yaşam bilimleri ve genomik sektörleri, hasta bakımını iyileştirmek, hassas tıbbı ilerletmek ve yeni ilaçların pazara daha hızlı getirilmesini sağlamak amacıyla tıbbi araştırma, ilaç geliştirme ve hasta deneyimini iyileştirmek için teknolojiyi ve bulutu kullanmanın yollarını arıyordu. AWS Sağlık Hizmetleri Yaşam Bilimleri ve Genomik için Dünya Çapında İş Geliştirme Direktörü Shez Partovi’ye göre, pandemi ise bu süreci hızlandırdı. “Pandemi ortaya çıktığında Amazon Web Services (AWS) liderlerinden çalışanlarına kadar herkes işe koyuldu. Odak noktamız, sağlık çalışanlarına destek olabilmeleri ve hastalarına hizmet etmeye odaklanabilmeleri için müşterilerimize destek sağlamaktı” bilgisini veren Shez Partovi, şu örneği de paylaştı:
“Amazon Connect ile müşteriler, insanlardan gelen yoğun soru trafiği ile başa çıkmak için dünya çapında çok kanallı iletişim merkezlerini hızla dağıtabilme imkanına sahip oldular. Ayrıca AWS, aşı geliştirme konusunda Moderna’yı destekledi ve Birleşik Krallık’taki NHS (National Health Service- Ulusal Sağlık Hizmeti) için NHS’nin birden çok bölümünden gelen bilgileri tek bir yerde görselleştiren bir platform sunarak, kuruluşun kaynaklarını en iyi nereye tahsis edeceğine karar vermesine yardımcı oldu.”
Pandemi, sağlık hizmetleri sektöründe bulutun benimsenmesini de hızlandırdı ve bunun devam edeceği yönünde beklentisini dile getiren Shez Partovi, şöyle devam etti:
“Sağlık kuruluşlarının hastalara doğru ve güvenilir bilgiler aktarmak, onları rahatlatmak veya uygun bakım düzeyine yönlendirmek için teknoloji ve buluttan destek aldıklarını gördük. Teknoloji, hastaların yeni koronavirüs ile ilgili eğitici bilgilere, virüs için ne zaman test edileceklerine dair yönlendirmelere ve pozitif sonuca sahip olmaları durumunda ne yapacaklarına dair talimatlara ulaşmalarına yardımcı oldu. Ayrıca, kuruluşların da çalışanlarının evden çalışmasını desteklediği bu zamanda, araştırma çabalarının, küresel işbirliğinin ve aşı geliştirme işlemlerinin düzene sokulmasını sağladı. Pandemi başladığında, esnek olmamız ve müşterilerimizin bu krizi atlatmalarına yardımcı olmak için çalışma şeklimizi düzenlememiz gerektiğini biliyorduk. Bu, insanlara yanıt verebilmek için gece gündüz çalışan kamu sektörü kuruluşları için özellikle önemliydi. Kamu sektörü kuruluşları hızlı hareket etmek için buluta ve teknolojiye yöneldi ve son birkaç ayda son iki yılda gördüğümüzden daha fazla inovasyon ve hareket gördük. En iyi yanıt veren ajanslar ve departmanlar, teknik borç veya eski BT konusunda endişelenmeyen ve sadece misyonlarına odaklananlar oldu. 2020 ve 2021’de, doktorların hastaları ile ilgili, bakımlarının herhangi bir aşamasında, eksiksiz bir sağlık geçmişine sahip olmalarını sağlamanın önündeki en büyük engel, farklı sistemlerin birbirleri ile uyumlu olarak çalışmasının sağlanamaması. Bu nedenle veriler ve elektronik sağlık kayıtları bir hastayı tedavi süreçleri boyunca nereye giderlerse gitsinler takip edemiyor. Bu da, bir doktor ile görüşmeye gittiklerinde veya acil bakıma ihtiyaç duyduklarında, hastaların sağlık geçmişlerinde eksiklere neden oluyor. Bu bilgileri bir araya getirmek manuel olarak yapılan ve zaman alan bir süreç. Ancak, çok sayıda araştırma, sağlık sistemleri, hükümet ve kuruluşun bir araya gelerek COVID-19’u anlamak ve onunla mücadele etmek için verilerini ve çabalarını birleştirdiği bu zaman, sistemin sekteye uğramasına neden olan temel sorunları belirlemek ve düzeltmek için de bir fırsat sunuyor. Art arda elde edilen sonuçlar, sağlık sektörünün daha iyi bakım sağlamak ve küresel olarak daha fazla hayat kurtarmak amacıyla birlikte nasıl çalışabileceğini belirlemek için sistemler arası çalışma ve veri paylaşımı yaklaşımlarını değerlendirme imkanı sağlıyor.”