Büyük veride çok hızlı medya arşiv hizmeti
Anka Technology Genel Müdürü Abdullah Genceller, bilişim güvenliğinden uçaklarda internet kullanımına ve kendi geliştirdikleri video arşiv analiz yazılımına kadar kapsamlı hizmetlerini anlatmanın yanı sıra BT ile ilgili öngörülerini de paylaştı.
Anka Technology, 2012 yılında kurulmuş genç bir şirket ama ardında bilişim sektöründe 30 yıllık birikim ve deneyim bulunuyor. Abdullah Genceller, tüm çalışmalarda güvenliğin hep öncelikli konu olduğunun altını çizerek bugüne güvenlikle beraber geldiklerini kaydetti ve “Ethernet teknolojisi icat olduktan sonra internet de yaygınlaştı. Ethernet teknolojisi de bir dönümdür. Dünya bir anda birbirine bağlandı, o gün bugündür de güvenliğe ihtiyaç duyuyoruz. Anka Technology’den önce de yurtdışında pek çok proje gerçekleştirdik. Türkmenistan’ın askeri tesislerinde yabancı dil sınıfları kurduk. Lüksemburg Büyükelçiliği’nin kablolamasından ağlarına, güvenlikten sunucu ayarlarına kadar, Ankara -Lüksemburg arasındaki tüm yapılandırmasını gerçekleştirdiğimiz bir proje yaptık. Ardından otellerde, yurtlarda, toplu internet kullanımı olan her yerde kablosuz ağ kurmaya odaklandık” dedi.
Bir kurumun ihtiyacı olabilecek tüm güvenlik ihtiyaçları karşılanıyor
Değişik kimlik doğrulama yöntemleri olduğundan söz eden Genceller, şunları kaydetti:
“Bunları uygulamaya, beraberinde 5651 sayılı yasa gereği gerekli loglamaları yapmaya ve paket halinde çözümler olarak satmaya başladık. Emniyet güçlerimizin güvenlik yazılım ihtiyaçlarını karşılamak, geliştirmek için Anka Technology’yi kurduk. Ekibimizde 4 yazılımcı ve 2 teknik eleman bulunuyor. Proje dönemlerinde bu sayılar artıyor. Hem yazılım hem de donanımları güvenlik ihtiyaçlarını bir çatı altında toplamak fikriyle Anka’nın altında biriktirmeye başladık. Arbor, Kaspersky, SurGATE, İnfraskope, 4İpnet iş ortaklarımız arasında. Temsilcisi olduğumuz tüm ürünlerimizde planlama, satış, kurulum, destek ve servis hizmeti veriyoruz. En yeni anlaşmalarımızdan birini ABD’nin ViaSat şirketiyle gerçekleştirdik. Üç önemli ürünü için Türkiye’de satış hakkı aldık. Birincisi, MDM / Mobil Cihazların Güvenliği ki her alanda gerçekten büyük ihtiyaç. ViaSat’ın yazılımı Amerikan Savunma Bakanlığı tarafından tercih ediliyor. Diğer ürün, uçaklarda internet, uydu iletişimiyle ilgili. ViaSat dünyanın en büyük uydu iletişim şirketi. Gökyüzünde kendi uyduları var. Dünyadaki çok geniş bir yüzey kapsama alanları içinde. Bunun avantajıyla her tür araçta, taşıtta, özellikle uçaklarda yüksek hızlı internet sunuyorlar. Türkiye’de kullanıma hazır durumdayız. Görüşüp satış pazarlamayı hızlandırmamız gerekiyor.
Üçüncü ürün ise siber güvenlik yazılım grubu. Bu da; kurumların tepeden tırnağa bütün siber güvenlik ihtiyacını sağlayabilecek bir yazılım ailesi ki içinde donanımı da barındırıyor. Sonuçta, her seviyede, bir kurumun ihtiyacı olabilecek tüm güvenlik ihtiyaçlarını kapsayabilecek durumdayız. İletişim protokollerinden donanıma, donamından üzerinde koşan yazılıma, son kullanıcıda kimlik doğrulamaya kadar her şey mevcut. ViaSat ile güzel bir işbirliğimiz olacak.”
Genceller, ViaSat’ın MDM tarafı için bir GSM operatörüyle de görüştüklerini belirterek “Bu büyük operatör vasıtasıyla Türkiye genelinde kullanılmasını sağlamak niyetindeyiz” ifadesini kullandı.
Canlı kameralardan anlık yüz tanıma ve video analizi
Abdullah Genceller, MDM kullanımını artırmak için yeni bir iş ortaklığı anlaşması yaptıklarını belirterek konuşmasını şöyle sürdürdü: “Özellikle IP 68 standartlarında özel bir telefon olan ve daha çok sahada ihtiyaç duyulan ‘Rugged Phone’lar var, bu çok güçlü ve güvenli bir cihaz. ViaSat’ın MDM’iyle ‘Rugged Phone’u bir araya getirince güzel bir çözüm üretmiş olacağız. Hepsi birbirini destekleyecek, bir arada ilerleyecek çözümler.”
Anka’nın yazılım ekibiyle özellikle yüz tanıma konusunda çalıştıklarını vurgulayan Genceller geliştirdikleri yazılım hakkında şu bilgileri verdi:
“Emniyet güçlerimizin de kullandığı bu yazılım yüz tanıma üzerine hayli kapsamlı. Zaman içerisinde yazılımı daha da geliştirdik. İkinci bir modül olarak video arşiv analiz yazılımı haline getirdik ki bu haliyle de elinde yüzlerce videosu olan tüm kurumun ihtiyacını karşılayabilecek nitelikte oldu. Yönetebiliyor, arşivleyebiliyor, aradığınızı saniyeler mertebesinde bulup getiriyor, kesme, biçme, bir parçasını alma, sansürleme, işaretleme, analiz etme gibi pek çok şeyi yapabiliyorsunuz. Çok geniş bir pazarı var. Medya kuruluşları bunu kullanıyor fakat bu ihtiyaçlarının hepsini ayrı yazılımlarla gerçekleştiriyor, tek bir yazılımla çözemiyorlar. Tüm medya, kamu kuruluşları, yerel, ulusal televizyonlar, gazeteler bu yazılımı çok efektif kullanabilirler. Video, fotoğraf ve sesin hepsini işleyebiliyoruz. Tüm görüntü, ses formatlarını destekleyebiliyor, tamamını işleyebiliyoruz. Yazılımımız öyle bir noktaya geldi ki şu anda canlı kameralardan anlık yüz tanıma ve video analizi yapmaktayız.”
Genceller, yüz tanıma tarafında emniyet güçlerinin olduğu kadar bankalar ve ‘casino’ların da buna ihtiyaç duyduğuna işaret ederek “Kıbrıs ve Avrupa’daki ‘casino’larla görüşüyoruz. Bu da bizim için ciddi ve genç bir pazar” yorumunu yaptı.
Yüz tanımada çok yüksek başarı oranıyla çalışıyoruz
Kamunun bilişim güvenliği ihtiyaçlarını sağlamak için Ankara’da bulunduklarını dile getiren Abdullah Genceller, İstanbul’un da Anka için çok önemli bir pazar olduğunu vurgulayarak yakın tarihte İstanbul’da girişimleri olacağını belirterek şunları kaydetti:
“Anka Technology çatısı altında güvenlik yazılım ve donanımlarında ilerlemeye devam edeceğiz. En temel amacımız, geliştirdiğimiz yüz tanıma ve video arşiv yazılımını çok daha üst seviyelere taşımak. Güvenlikten kaynaklanan ihtiyaçlarla, Türk Cumhuriyetleri’nde ve Rus Cumhuriyetleri’nde de kullanılır bir hale getirmek istiyoruz. Yüz tanımada çok yüksek başarı oranıyla çalışıyoruz. Gerekli donanım sağlandığında bunu saniyelerle yapıyoruz. Milyon seviyesinde veritabanlarıyla çalışıyoruz. En büyük avantajımız da büyük veride bu işi çok hızlı yapabilmemiz. Bu ürünün mobil sürümünü de yaptık, Android üzerinde çalışan bir yüz tanıma algoritmamız bulunuyor. Güvenlik sürekli şekil değiştiriyor. Bilişim sektörü bu hızla devam ettiği sürece güvenlik de çok büyük ihtiyaç olacak. Türkiye olarak IP versiyon 6’ya henüz geçemedik. ‘Zero day attack’ ile baş edebilmemiz gerekiyor. Bu yüzden sistemlerimizin de akıllanması lazım. Zaman içerisinde ‘BYOD’ ve MDM ile bağlantılı ‘CYOD’ kavramları da çok büyüyecek. Türkiye’de BT yöneticilerinde mobil cihazları yönetememekten dolayı endişe var ve bu endişe zamanla ortadan kalkacak. Ofis bağımsız çalışma çok yaygınlaşacak, toplumumuz da buna alışacak.”