Cepsizlik > Depresyon
Tarafından 20 Haziran 2010
0
639 Görüntülemeler
Bu sorulara evet yanıtı veriyor iki Amerikalı araştırmacı: Michael Massimini ve Michael Peterson. Delaware Üniversitesi’nde yaş ortalaması 19 olan 300 öğrenciyle yapılan görüşmeler ve uygulanan anket sonucunda genel bulgu: Çağdaş iletişim araçları, kişiliğin ve kimliğin bir parçası haline gelmiş. Kolu bacağı gibi. Onlar olmadan kişi “işlemiyor.”
Araştırmacılar üç değişken üzerinden yapmışlar çalışmayı: İletişim aracı, hayatın akışını ne kadar etkiler? Sağlık-stres boyutu var mıdır? Öğrenci, bu araçları nasıl kullanır?
• Cep telefonumdan e-posta bakarken haftada 1-2-3 veya çok kere okula geç kalırım, derse geç kalırım diyenlerin oranı yüzde 26.
• Facebook v.b. takılmaktan haftada 1-2-3 veya çok kere okula geç kalırım diyenler de yüzde 25.
• Cep telefonumda konuştuğum için haftada 1-2-3 veya çok kere gece uykusuz kalıyorum diyenler yüzde 50 sınırında.
• Facebook v.b. takıldığım için haftada 1-2-3 veya çok kere uykusuz kalıyorum diyenler yüzde 62.
• İletişimin daha “heyecansız” alanlarına takılmak yüzünden bu sorunları yaşayanların oranı daha düşük: İnternette gezinirken. E-postama bakarken. Video oynarken…
• Bu gençlik için iletişimin saati yok. Kısa mesaj atma oranlarına baktığımızda sabah 6-9 arasında yüzde 25. Genç, “uyandıktan” sonra artıyor. Öğleden sonra 14 ile ertesi sabah 02 arasında kullanım oranları yüzde 73’ten 80’e çıkıyor. Saat 22-02 arasında yüzde 71. 02-06 arasında kullanım oranı yine de yüzde yüzde 20. Eh, çocuk nasıl uykusuz kalmasın?
• e-posta kullanım oranı daha mütevazi. Saat 18-22 arasında yüzde 68.
• Telefonla konuşmaya bakarsak, yoğunlaşma 14-18 arasında (yüzde 64) başlıyor. Daha sonraki 18-22 arasında artıyor (yüzde 73). Ve 22-02 arasında yine de yüzde 50. (Uyku yine gitti).
• İlginç korelasyonlar hesaplanmış. Telefonu evde unutmak ile kendisini çaresiz hissetme arasında korelasyon yüksek (r= 0.74 ve p < .01). Yani bu ilişkinin “şans”a bağlı olma olasılığı yüzde 1’den az.
• Telefonunu sürekli evde unuttuğu için strese girmekle, çeşitli iletişim araçlarını fazla kullanmaktan dolayı uykusuz kalma arasında ilişki var. Bu ilişki en çok cep telefonu için (r=0.39). Kısa mesaj, Facebook v.b. ve e-posta için azalıyor.
• Gençlerin son altı ayda hastalık geçirmesi ile telefonlarını evde unutmaktan ötürü stres hissetmeleri arasında ilişki var (r=0.22).
Gençlerin bu durumunu zaten biliyoruz diyebiliriz. Bunun için böyle istatistiklere falan gerek yok diyebiliriz. Ama sorunu şanstan öte, istatistiğin kesinliğiyle saptamak için tek yol: Bilimsel araştırma.