‘Deepfake’ tarihin en büyük siber güvenlik tehlikesi olarak karşımızda duruyor
Zemana CEO’su Orhan Akyürek, vizyonlarının ve sürdürülebilir hedeflerinin siber güvenlik ve yapay zekâ alanında, yeni nesil teknolojilere öncülük etmek olduğunun altını çizerek “Çok uluslu mühendislik kadrolarımızı ve Ar-Ge yatırımlarımızı daha da güçlendirerek dünya çapında ölçümlenebilir başarılı sonuçlara ulaşmayı hedefliyoruz” dedi.
“Zemana, aslında ‘Bilgi Güvenliği’ idealinin, başarılı bir girişime dönüşme öyküsü” diyerek sözlerine başlayan Zemana CEO’su Orhan Akyürek, “Markamızı; evrensel dile uygun, fonetiği güzel ve akılda kalıcı olduğu için seçtik. 2007 yılında, üç genç teknoloji girişimcisinin ‘dünyaya yenilikçi güvenlik çözümleri sunmak’ iddiasıyla yola çıkış serüvenleri, Zemana’yı bugünlere taşıdı. Bu yolculuk boyunca, 2019 yılında yatırımcı ortağımız olan Asis Elektronik gibi, bize büyük güç katan katılımlar da oldu” açıklamasını yaptı. Akyürek, Zemana’nın uluslararası bir siber güvenlik geliştiricisi olduğunu vurgulayarak “Ancak bilgi güvenliği, Zemana için hiçbir zaman sadece mekanik bir yazılım standardı olmadı. Ekip olarak biliyoruz ki sorumluluğumuz; kullanıcılarımızın kendilerini, özel hayatlarını ve işlerini güvende hissetmelerini sağlamak. Zemana’nın kuruluşundaki çekirdek ekipten bugün Ankara ve Bosna ofislerimizde büyüyen çok uluslu kadromuza kadar bu anlayış hiç değişmedi. Çünkü siber saldırganlar, dinamik yöntemlerle ve bugün yapay zekâyı da kullanarak sürekli çevrim içi yeni tehditler üretiyor ve büyük tehlike oluşturuyorlar. Biz ise, aşkla ve inançla, aralıksız Ar-Ge yapıyor, yenilikçi ve kullanıcı dostu ürünlerimizle, kullanıcılarımızın güven duygularını, her an koruma altına alıyoruz” dedi.
Yapay zekâ alanındaki girişimimizi, ‘Deepware’ markası altında yapılandırdık
“Teknolojimizi sürekli geliştirip güncelleyerek, kimlik hırsızlığı, finansal kötü amaçlı yazılımlar, casus yazılımlar gibi birçok siber tehditle mücadele ederek bugünlere geldik” ifadesini kullanan Akyürek, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Zemana AntiMalware, Zemana AntiLogger, Zemana Mobile Antivirus ve Zemana Endpoint Security gibi siber saldırılara karşı güçlü koruma sağlayan, birçok gerekli ve önemli güvenlik ürünü geliştirdik ve dünya pazarına sunduk. Finans ve teknolojik kurumları; bankalar, sigorta şirketleri, telekom kuruluşları ve diğer pek çok sektör kurumsal müşterilerimiz arasında yer alıyor. Şimdi ise sırada yapay zekâ temelli ‘deepfake’, yani kötü niyetli sentetik medya ve ‘deepfake’ ile mücadele var. Yapay zekâ alanındaki girişimimizi, çağın gereklerine uygun biçimde, ‘Deepware’ markası altında yapılandırdık. ‘Deepfake’ tehlikesine karşı, yapay zekâ temelli tarama ve algılama teknolojimiz ‘Deepware Scanner’ı geliştirdik ve dünyada ilk kez çevrim içi kullanıcılara ücretsiz olarak sunduk. Teknolojimizi, geliştiricileri desteklemek için açık kaynaklı koduyla paylaştık, API ve SDK formunda da erişilebilir hale getirdik. Son olarak da ‘deepfake’in en yoğun saldırı alanı olan yetişkin içeriklerine karşı ‘Adult Video Scanner’ı geliştirdik.”
Çevrim içi dünyanın derinliklerinde karanlık güçler ve siber saldırganlar kol geziyor
Akyürek, “Bilişim ve sinir bilimcilerin, yakın gelecekte duygusal zekâ gerektirmeyen her alanda, yapay zekânın IK’nın yerini alacağı yönündeki öngörülerine kesinlikle katılıyoruz. Bu durum belki, işlemlere hız ve mükemmellik katacak, insanlığın yaşam kalitesini yükseltecek. Belki, sağlık, spor, sanat, moda, ulaşım, telekomünikasyon, pazarlama ve diğer pek çok alanda yeni ufuklar açacak. Geçmişte, çok yüksek maliyetlerle ve daha zor şartlarda gerçekleştirilen işlemler ve projeler, yapay zekâ algoritmalarıyla ucuz, hızlı ve daha kaliteli hale gelecek. Ama bu madalyonun sadece bir yüzü” şeklinde konuştu ve açıklamasını şöyle sürdürdü: “Madalyonun diğer yüzünde ise, her yeni ve güçlü teknolojide karşılaştığımız gibi, bu gücün kötü niyetle kullanılması halinde ortaya çıkacak büyük tehditler ve tehlikeler yer alıyor. Belki uranyum teknolojisinin kötüye kullanımını, fiziksel yaptırımlarla bir yere kadar kontrol altına alabiliyorsunuz. Ama yapay zekâ gibi dijital teknolojilerin kontrol edilebilirliği çok daha zor. Çevrim içi dünya, nesnel dünyadan daha büyük ve daha derin. O derinliklerde ise karanlık güçler ve siber saldırganlar kol geziyor. Yapay zekâ, onların elinde tarihin en büyük siber tehdidine dönüşebilir. Onun ürünü olan sentetik medya ve ‘deepfake’ tehdidi, henüz kesin çözüm üretilememiş tarihin en büyük siber güvenlik tehlikesi olarak karşımızda duruyor. Nitekim ‘University College London 2020 Raporu’na göre ‘deepfake’; yol açacağı zarar, siber saldırganlara sağlayabileceği kâr potansiyeli, kullanım ve üretim kolaylığı gibi kriterler açısından, yapay zekânın suç amaçlı 20 kullanım yöntemi arasında artık ilk sırada yer alıyor. Yani kapıdaki tehlike çok büyük.” Acil olarak etkin bir ‘deepfake’ tespit ve algılama teknolojisi geliştirilmesi gerektiğinin altını çizen Akyürek, “Ancak ‘deepfake’ oluşturmak için kullanılan teknolojiler, son birkaç yılda öylesine hızla gelişti ve çoğaldı ki mevcut ve gelecekte geliştirilecek tüm ‘deepfake’ üretme yöntemlerine karşı sonuç verecek, her tür ‘deepfake’i tespit edip yakalayacak düzeyde, sezgisel bir algılama teknolojisi henüz geliştirilebilmiş değil. Deepware olarak biz de dahil, dünyada ‘deepfake’ tespit ve algılama teknolojileri konusunda Ar-Ge çalışmaları gerçekleştiren birçok teknoloji, siber güvenlik ve AI şirketi, teknolojilerimizi sürekli güncelliyor ve geliştiriyoruz. Deepware olarak bugün önemli ilerlemeler sağlamış durumdayız. AI mühendislerimiz sürekli daha mükemmel sonuçlara ulaşmak için gece gündüz çalışmalar gerçekleştiriyorlar” dedi ve şu uyarılarda bulundu: “Bugün çevrim içi toplumu da bilgilendirmeli ve bilinçlendirmeli, ‘deepfake’ tehlikesine karşı farkındalığı artırmalıyız. İnsanların, algılarını kör ederek ve nesnel gerçeklikten uzaklaştırarak onlara zarar vermeye kalkışacak ‘deepfake’ siber saldırılarıyla, her an ve hiç beklemedikleri biçimde karşılaşabileceklerini bilmeleri, büyük önem taşıyor. Nesnel gerçeklikten uzaklaşıp, çevrim içi dünyanın akıntısına kapıldıkça, ‘deepfake’ saldırılarına daha açık hale geliriz.”