Değerin kaynağı ‘uçtan uca çözümde’ saklı
Dell, Türkiye pazarında 2016 yılında da Anadolu’ya, KOBİ’lere odaklanmayı sürdürecek. İnovasyona odaklanmak için iki yıl önce NASDAQ'tan çıkan, böylece borsa ile bağlarını kopartarak sadece Ar-Ge’ye ve stratejik satın almalara yoğunlaşan Dell, bu yolda gerek yazılım gerekse danışmanlık adına önemli artılar elde ediyor. Şirket son olarak geçtiğimiz Ekim ayında EMC'yi bünyesine kattı. Bütünsel bakış açısının, bu kararın da desteğiyle sunum hızını beraberinde getirdiği üzerinde duran Dell Solutions Türkiye Direktörü Nevcihan Matur ile Dell’in 2016 yılı hedeflerini, küresel pazarda Türkiye’nin konumunu ve stratejiyi ele aldık.
2015 yılını nasıl değerlendiriyorsunuz?
ABD pazarı çok güçlü, Avrupa pazarı biraz daha durgun. Türkiye’de ise büyümemiz istikrarlı biçimde devam ediyor. Görev yaptığım kurumsal kanat, geçen yılın ikinci çeyreğine kıyasla bu yıl çok daha güçlü bir performans gösterdi. Kurumsal, yani büyük projelerin gerektirdiği depolama ve ağ çözümleri gibi ürünler bu yapıda öne çıkıyor. Bu hem çözümlerimizin hem kanal yapımızın sağlıklı olduğunu gösteriyor. İş ortakları ile pazarda konumlanıyoruz ve kanalda güçlenmeye devam edeceğiz. Kanal ve iş ortakları ekosistemi; önemli bir katma değer ve KOBİ’ler gibi tüm ihtiyaç noktalarına ulaşmamız demek. Bizim için bu yılın açılımı Ankara ve Anadolu oldu. Bu yönüyle iş ortağı ekosistemimize yatırımı da sürdürüyoruz.
Anadolu’da ihtiyaçlar ve öncelikler nasıl şekilleniyor?
İstanbul’da şirketler doğal bir eğitim sürecinde. Anadolu’da böyle bir ekosistem yok. Oraya giden üretici, bu çabasının karşılığını alıyor. Yani rekabetin daha az olduğu, müşteri ile güçlü ilişki ve sunulan değerle ilerlemek, farklı projeleri hayata geçirmek mümkün. Bu, Anadolu’da teknoloji ve güvene dayalı uzun soluklu ilişkileri beraberinde getiriyor. Kamunun e-Dönüşüm uygulamalarının yanında, KOBİ’lerde teknolojiye yönelik ilgi de var. Kurumsal vizyona paralel belli yatırımları doğru iş ortağı ve teknoloji ile yapmak gerektiğinin farkındalar. Ürün portföyümüz ve bütünleşik ürün çeşidimiz çok zengin. Anadolu’da KOBİ’ler gibi noktalar için de bunlar büyük avantaj demek. Sunucu tarafında ‘bütünleşik yapı’ olarak adlandırdığımız VRTX ve FX mimarisi sunucusu, ağ yapısı, diski ve işlemcisi olan bir yapı ve KOBİ’ler de bunların her birini ayrı ayrı alacağına, çok daha optimize ve yönetim, bakım maliyetleri konusunda avantajlı bir yapıyı tercih ediyorlar. Bu da bizim için Anadolu’da KOBİ’lere seslenmek adına bir avantaj demek.
Merkez Türkiye’ye nasıl bakıyor?
Merkezin Türkiye’ye ciddi yatırımları var ve bu pazara olumlu bakıyorlar. Dell’in üst düzey isimlerinden Rory Read, ABD ve Avrupa ülkelerinin yanında, kendi yönetim ekibiyle Türkiye’ye de geldi. Onları 3 gün burada ağırladık, iş ortaklarımızla bir araya getirdik. İki taraf birbiri ile fikir alışverişinde bulunma fırsatı yakaladı. Örneğin Polonya ve Türkiye sunucu tarafında istikrarlı ilerleme sergileyen iki ülke. Bu başlıkta Türkiye’yi birinci yapmak ise hedefimiz.
Sunucu tarafında bulut bilişimin de gelişimi ışığında nasıl bir potansiyel var?
Türkiye stratejisi aslında küresel strateji ile paralel. Mobilite, bulut bilişim, güvenlik, büyük veri ise bilişimde öncelikler. Büyük veri BT sektöründe sarsıntı yaratıyor ve bu devam edecek. Sunucu tarafının ihtiyaçların artması da böylece gündeme gelecek. Örneğin IoT ve M2M de büyük veri başlığının altında konumlanıyor. Nesneler kendi kendilerine veri üretip kendi aralarında ve insanlarla iletiyim kuracak. Bunların üzerine bazı aygıtları koymak zorundasınız. Bunlara ‘IoT Gateway diyoruz. İrlanda’da laboratuvarda müşterilerimiz bunu test ediyor. Bu aynı zamanda Avrupa’daki ilk IoT laboratuvarı. Bu topladığımız veri için daha üst bir analitik gerekecek ve bu da daha çok veya daha yetkin sunucular demek. Bu yönüyle BT sektöründe büyük bir değişim var. Yazılım ve donanım arasında entegrasyon çok farklı bir boyut kazanıyor. IoT başlığında güvenlik de büyük önem taşıyor. Güvenlik yazılımları, güvenlik çözümleri, güvenlik donanımları pazarında da büyük bir etki kendini gösterecek.
Siz bu değişen yapıda nasıl konumlanıyorsunuz?
Referans mimari, yani ‘blueprint’ çalışmamız var. Önce müşterinin ihtiyacını, ne yapmak istediğini bir anlayalım, böylece kişiselleştirilmiş, kurumun ihtiyacına uygun çözümler üretelim istiyoruz. Bu bir danışmanlık bakış açısı ve belli noktalarda zaten bunu yapıyorduk. Ar-Ge ve BT uzmanları ile sergilenen büyük bir efor ve ortaya çıkan referans mimariler, yani ‘blueprint’ serisi var. Örneğin bir kurum olarak sanallaştırma yapacaksın, ama nereden başlayacağını bilmiyorsun. Tüm bu ortak akılla Dell diyor ki, ‘2 bin kullanıcıya sanallaştırma yapmak istiyorsan, bu referans mimariyi kullan’.
2016 yılında Türkiye pazarında stratejiniz ve öncelikleriniz neler olacak?
Kanalı güçlendiriyor, kanala yatırım yapıyoruz. Kanal eğitimlerimiz arttı ve onlara özel yaptığımız programlar var. Teknoloji tarafında birincisi ‘hyper converged’ dediğimiz bütünleşik yapılar ön planda. İkincisi ise yazılım tanımlı yapılar ve yazılım tanımlı depolama. Sonuçta kutu kutu depolama yapıları ile yatırım yapacağıma, bunları bütünleşik bir işlemcinin içine çekeyim, kontrolü bir yazılımla sağlayayım. Bu konuda iyi bir portföyümüz ve yazılım şirketleri ile işbirliklerimiz var. Öncelikler olan 4 büyük eğilim, BT şirketlerinin hem rekabet hem işbirliği yürütmelerini sağlıyor. Bu konuda bir ekosistem oluştu. Bunları destekleyecek altyapıların arkada daha akıllı ve yazılım tanımlı olması, donanımı yazılımla daha da yetkin hale getirmek gerektiğini bilmek lazım. Bu farkındalık Türkiye’de var. Farklı sektörlerde önde gelen şirketlerle bu konuda çalışmalar yapıyoruz. Yatırımlar adım adım şirkette yayılıyor ve bu da BT biriminin günlük rutinden koparak, daha yaratıcı çalışmalara odaklanabilmesini sağlıyor. Uçtan uca çözümlerimiz gün geçtikçe büyüyor ve bu, Dell’in en önem verdiği başlıklardan biri.
Şirketler, danışmanlık desteği almaya nasıl bakıyor?
Dell olarak şirketi inceleyip buna göre çözüm sunuyoruz. Türkiye pazarında da bu tarz kapsamlı danışmanlık önemli bir fayda. BT yatırımı konusunda vizyonu veya bilgisi yoksa, ne yapması gerektiğini ve BT bütçesini en etkili biçimde nasıl değerlendireceğini bilmiyorsa, bu danışmanlık ona yol gösteriyor. Bu başlıkta belli kriterlerle hazırladığımız şablonlar, tüm taraflar için zaman tasarrufu demek. Onlara hızla yol haritası çizebiliyoruz ve referans mimari üstünde tarafların işbirliği önem kazanıyor. Dell'in burada önemli bir ayrışma noktası da var. Diğer küresel markalara göre açık kaynağa çok güveniyor ve marka bağımsız olarak işlemleri yapabiliyoruz. Danışmanlık desteği sunarken diğer markaları da gündeme alıyoruz. Bu, son dönemde yazılım odaklı satın almalarla elde edilen bir güç. Bizim için değer ‘uçtan uca çözümde’ ve her müşterimizde bu bilinçle hareket ediyoruz.