Dijital dönüşüm, ‘dijital iş gücü’ kavramını da beraberinde getirdi
“Dijital dönüşüm sürecinde Dell Technologies olarak farkımızı ve desteğimizi; sunduğumuz ürün, çözüm ve hizmetlerle hissettirmeye devam edeceğiz” ifadesini kullanan Dell Technologies Türkiye Ülke Müdürü Işıl Hasdemir, “Teknoloji her alanda varlığını artırırken kadınların sınırlı alanlarda değil daha geniş alanlarda çalışmasına olanak tanınması en büyük hedefimiz. Çünkü biliyoruz ki dijital iş gücü; fırsat eşitliği için en önemli konulardan biridir” açıklamasını yaptı.
“Dell Technologies olarak Akademetre’yle birlikte yürüttüğümüz ‘Dijital Dönüşüm Araştırması’na göre, 2020 yılında Türkiye genelinde kuruluşların yüzde 82,9’u dijital dönüşüm programlarına hız verdi” bilgisini paylaşarak konuşmasına başlayan Işıl Hasdemir, “Kuruluşların yüzde 22’si tüm dijital dönüşüm programlarını başarıyla tamamladı. Diğer bir deyişle 2020 yılında her 3 kuruluştan 1’i dijital dönüşüm programlarının çoğunu tamamlarken, 5 kuruluştan 1’i dijital dönüşümünü bütünüyle tamamladı. Bizler de hâlihazırda kuruluşların BT yatırım planlarını iyileştirmeleri ve geleceğin dijital işletmeleri olmalarını sağlayacak; bulut, 5G, güvenlik, yapay zekâ ve uç bilişim alanlarında çözümler sunuyoruz.”
Uç bilişim; dijital ve fiziksel dünyanın buluştuğu Dell Technologies’te etkin olarak kullanılıyor
Hasdemir, “Dell Technologies, önceliklerini ve hedeflerini iyi bilen ve her adımında geleceğe dönük planlarını gerçekleştirmeye çalışan bir vizyona sahip. Türkiye’nin büyüyen inovasyonuna katkı sağlamak amacıyla, pandeminin etkilerini hissettiğimiz bu kritik dönemde altyapının oluşturulmasından güvenliğe ve ürünlere kadar dijital dönüşüm yolculuklarını destekleyerek iş sürekliliğini sağladık” açıklamasını yaparak 2021 yılında müşterilerin önceliklerini benimseyerek teknolojiye yatırım yaptıklarının altını çizdi. “Uzaktan çalışmanın zorluklarını fırsata çevirebilmeleri için müşterilere geniş bir ürün ve çözüm portföyü geliştirdik” ifadesini kullanan Hasdemir, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Buna ek olarak, esnek çalışma politikalarımızı hayata geçirirken edindiğimiz tecrübelerden hareketle, bu zorlu geçiş sürecinde müşterilerimize yardımcı olduk. Kuruluşlar bu süreç içerisinde bulut ve edge (uç bilişim) kullanımlarını, veri merkezlerinin gelecekte fazlasıyla yer edineceğini deneyimlemeye başladı. Uç bilişim; dijital ve fiziksel dünyanın buluştuğu Dell Technologies’te de etkin olarak kullanılıyor. Bu yaklaşımlarımızla uç bilişim olarak adlandırılan ‘Edge Computing’ten yararlanıyor, sorunları çözmek için daha önce kullanılmamış yöntemler benimseyerek veri yakalıyor ve yeni değerler üretiyoruz. Dell Technologies tam da bu noktada Edge/Yapay zekâ odaklı anahtar teslim çözümler ve veri bilimine yönelik iş istasyonları gibi doğrulanmış platformlarla kuruluşların dijital çağda başarılı olmasını sağlıyor. 2022 yılında, dijital dönüşümün gerekliliklerini ön planda tutarak müşterilerimizin ihtiyaçları doğrultusunda çalışmalarımızı sürdüreceğiz.”
Türkiye’de ve küreselde sorunsuz dijital iş gücü ortamı oluşturuyoruz
Dijital dönüşüm sürecinde iş gücü dönüşümü ve kültürü ile ilgili bilgili veren Hasdemir, “Geçtiğimiz dönemlerde iş yeri tanımı oldukça değişti ve dijital hale geldi. Dijital dönüşüm, ‘dijital iş gücü’ kavramını da beraberinde getirdi. Dijital iş gücü; doğal iletişimin ötesinde üretken ilişkiler sağlayarak bilgi paylaşımını kolaylaştırıyor. Bu noktada kurum içi kazanılan kültür büyük önem taşıyor. Son zamanlarda hayatımıza giren uzaktan çalışma modelinin de büyük pay sahibi olduğu zorlu geçiş sürecinde Dell Technologies, benimsediği esnek çalışma politikasıyla söz konusu süreçte edindiği tecrübeleri ortaya koydu. Nitekim iş yeri kültürü de çoğunlukla plandığınız değil hayata geçirdiğiniz politikalar ve kararlar eşliğinde gelişiyor ve değişiyor” dedi. Işıl Hasdemir, “Dünyanın her yerindeki ekip üyelerimiz, ‘Connected Workplace’ politikamız ve programımız kapsamında uzaktan erişimi ve evden çalışmayı tercih ediyor” ifadesini kullanarak şunları vurguladı: “Bu noktada şirket altyapımız da bizi beklenmedik durumlara karşı hazırlıklı hale getirdi ve altyapının iş süreçleri açısından ne kadar kritik olduğunu bir kez daha kanıtladı. Dell, Türkiye’de ve küreselde hem çalışanları hem de müşterileri için alanında en iyi dizüstü bilgisayarlar, monitörler ve sanallaştırılmış altyapı serisiyle sorunsuz dijital iş gücü ortamı oluşturuyor. Öyle ki son 24 ay boyunca dijital dönüşüme entegre olmak isteyen müşterilerin, işletmelerinin BT stratejilerini geliştirmelerine ve altyapılarını dönüştürmelerine yardımcı olacak uçtan uca çözümler için Dell Technologies’i tercih etmesinin altındaki en büyük nedenlerden biri de budur.” “Dijital dönüşümün yanında AI/ML/Edge’in de başarıyı etkileyecek teknolojiler olacağına inanıyorum” değerlendirmesini yapan Hasdemir, “Uzaktan çalışmanın getirdiği zorunluluklarla birlikte veri, kendi BT altyapısını kullanan kuruluşlar tarafından depolanması ve yönetilmesi konusunda zorluklar yaşatmaya başladı. Bu noktada iş birliği araçlarının ve çalışanların sisteme erişimini sağlamanın önemi tartışılmaz. Dell Technologies, sunduğu kolaylıklar sayesinde ofis içi kültürün oluşumunu kolaylaştırıyor. Teknoloji, günden güne değişkenlik gösterirken Dell Technologies Türkiye olarak temel önceliğimiz iş sürekliliğini sağlamak…” şeklinde konuştu.
Dijital dönüşüm süreci en başta kadınları etkiledi
Işıl Hasdemir, Dell Türkiye’nin sosyal sorumluluk projelerinden bahsederek “Dijital dönüşüm süreci en başta kadınları etkiledi. Kadınların pandemiyle birlikte iş gücü temsili gittikçe azaldı. Anita B adlı kâr amacı gütmeyen bir organizasyonun araştırmasına göre, küresel olarak kadınların teknolojideki temsili Mart 2020’de yüzde 28,8 iken bir sene sonra bu oran yüzde 26,7’ye geriliyor. Büyük resme baktığımızdaysa her geçen sene kadınların iş gücündeki temsili düşüyor. Türkiye’nin tablosu da ne yazık ki iç açıcı verilere sahip değil” dedi. “Dell Technologies olarak kapsayıcılığı geliştirmek adına 2030 yılına kadar dünya genelinde iş gücünün yüzde 50’si ve liderlerin yüzde 40’ının kadın olması hedeflerimiz arasında yer alıyor” açıklamasını yapan Hasdemir, şu detayları aktardı: “Bu hedef doğrultusunda Dell Technologies ve Habitat Derneği olarak ‘Future 4 Girls’ (Kızlar için Gelecek) projesini başlattık. Farklı eğitimler kullanarak kız çocuklarının zihinlerindeki ön yargıları kırabilmek, onları biraz daha teknolojiye, özellikle STEM alanına yaklaştırmak istedik. ‘Future 4 Girls’ projesi kapsamında; Türkiye’de bilişim sektöründeki cinsiyetler arası farkı kapatmak için 953 genç kıza STEM alanında alışkanlıklar kazandırdık. Gönüllü öğretmenlerle çıktığımız bu yolculukta hayallerimizin ötesine ulaştık. Ön yargıları kırmaya devam edeceğimiz, eğitimle çok güzel yollar katedebileceğimiz bu programı sürdüreceğiz.”
Teknoloji sektörüne daha fazla kadının kazandırılması için hepimize görevler düşüyor
Dijital dönüşüm sürecinde Dell Technologies olarak farklarını ve desteklerini, sundukları ürün, çözüm ve hizmetlerle hissettirmeye devam edeceklerine dikkat çeken Hasdemir, “Teknoloji her alanda varlığını artırırken kadınların sınırlı alanlarda değil daha geniş alanlarda çalışmasına olanak tanınması en büyük hedefimiz. Çünkü biliyoruz ki dijital iş gücü; fırsat eşitliği için en önemli konulardan biridir. Bundan yararlanarak daha fazla kadının özellikle teknoloji sektörüne kazandırılması için hepimize görevler düştüğünü düşünüyorum” değerlendirmesinde bulundu.