Dijital dönüşümün kilit noktası 5G; yerli ve milli imkânlarla üretilmeli
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, 29 Temmuz tarihinde, İstanbul Havalimanı’nda 5G ile ilgili gelinen süreci kamuoyu ile paylaştı. “Dünyada 2020-2025 yılları arasında mobil şebekelere 1,1 trilyon dolar yatırım yapılacağı ve bunun yaklaşık yüzde 80’inin 5G teknolojisine yönelik olacağı öngörülüyor” ifadesini kullanan Karaismailoğlu, “Bu durum hem iç pazar hem de dış pazar açısından büyük bir potansiyelin olduğunu gösteriyor. İşte böyle bir ortamda bilgiyi üretmeyen, ürettiği bilgiyi ürüne dönüştüremeyen ve bunu dünyaya pazarlayamayan ülkelerin gelişmeleri, kalkınmaları da zor gözüküyor” dedi. 5G ihalesinin 2023 yılında yapılacağını söyleyen Karaismailoğlu, “Bilgi teknolojileri sektörümüzün geleceğini şu 3 başlık altında ele alıyoruz; yerli üretim, yüksek teknoloji ve küresel marka” açıklamasını yaparak şunları aktardı: “Kritik bir sektör olarak tanımladığımız bilişim sektörünü bu üç fazda başarıya ulaştırarak yüksek teknoloji alanlarında rekabetçi ürün ve hizmetler sunarak özgün ve yenilikçi üretimle küresel değer zincirlerindeki payımızı artırmayı hedefliyoruz.”
Adil Karaismailoğlu, “Ulaştırmada olduğu gibi ülkemizin haberleşme altyapısını da devlet aklıyla planlıyor, akademik, bilimsel zeminde değerlendiriyor ve kamu-özel sektör iş birlikleriyle hayata geçiriyoruz” ifadesini kullanarak şunları kaydetti: “Bilgi ve iletişim teknolojileri, son yıllarda baş döndürücü bir hızla gelişiyor ve tüm dünya çapında etkisini giderek artırıyor. Bu hızlı gelişimle birlikte klasik çalışma, düşünme, eğlenme yöntemleri değişiyor, yaşam yeni şekilleriyle elektronik ortama taşınıyor. Hedefimiz, dünyayla rekabet edecek hızı milletimize sunmak.” Karaismailoğlu, 5G’nin bağlantılı araçlar, artırılmış gerçeklik ve gelişmiş video ve oyun gibi yeni kullanım durumlarını mümkün kılarak hem profesyonel hem de kişisel yaşamları tamamen yeniden şekillendireceğini dile getirerek özellikle mobil telefonların, insanoğlunun en sık kullandığı teknolojilerden biri olduğu için, mobil teknolojilerin de olanca hızıyla geliştiğini vurguladı.
Yerli ve milli donanım ve yazılımların kullanılması ülkelerin güvenlik politikaları açısından da önemli
“Henüz 4G, 4,5G teknolojileri insan hayatına yeni girmişken, bir anda kendimizi 5G teknolojilerinin içinde bulduk. Hatta şimdiden 6G’yi konuşuyoruz. Gelecekte hedeflenen veri akışında 5G’nin dahi hız ve güvenlik hedeflerini karşılayamayacağını düşünüyoruz” değerlendirmesinde bulunan Karaismailoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Bu bakımdan, elektronik haberleşme şebekelerimizde yerli ve milli donanım ve yazılımların kullanılması, sadece cari açığın azaltılması değil aynı zamanda günümüzde ülkelerin savunma ve güvenlik politikaları açısından da önemli. Dünyada 2020-2025 yılları arasında mobil şebekelere 1,1 trilyon dolar yatırım yapılacağı ve bunun yaklaşık yüzde 80’inin 5G teknolojisine yönelik olacağı öngörülüyor. Bu durum hem iç pazar hem de dış pazar açısından büyük bir potansiyelin olduğunu gösteriyor. İşte böyle bir ortamda bilgiyi üretmeyen, ürettiği bilgiyi ürüne dönüştüremeyen ve bunu dünyaya pazarlayamayan ülkelerin gelişmeleri, kalkınmaları da zor gözüküyor. İşte bu yüzden dijital dönüşümün kilit noktasını oluşturan 5G teknolojisini yerli ve milli imkânlarla üretmek durumunda olduğumuzu bir kez daha hatırlatmak istiyorum. Ülkemiz takip eden değil, takip edilen olacak. Devlet olarak açtığımız bu yolda tüm iş dünyamız, üniversitelerimiz, gençlerimiz bizimle yürüyerek Türkiye’yi layık olduğu geleceğe taşıyacak Türkiye 5. nesil mobil teknolojiyi ifade eden 5G teknolojisinde önemli ve ciddi atılım stratejilerine sahip olarak yoluna devam edecektir.”
5G’deki düşük gecikme süreleriyle duyarlı yenilikçi hizmetlerin sunulması kolaylaşacak
5G’nin dünyada son 2 yıldır kullanılmaya başlandığını ve ilk olarak 4G altyapısı üzerindeki geliştirmelerle sunulan ve sonrasında standartları belirlenen beşinci nesil iletişim altyapısı olduğuna dikkat çeken Karaismailoğlu, 5G teknolojisinin iletişim sektöründe getireceği yenilikleri şöyle sıraladı: “Elektronik haberleşme sektörünü şu anki ses, veri ve görüntü iletiminden ileri bir boyuta taşıyacak 5G teknolojisinin makineler arası iletişim, yapay zekâ, artırılmış gerçeklik, medikal, makine öğrenmesi, robotik gibi pek çok alanda yenilikler getirmesi beklenmekte. 5G’deki düşük gecikme süreleriyle robotik, akıllı araçlar ve akıllı ulaşım sistemleri gibi gecikmeye duyarlı yenilikçi hizmetlerin sunulması kolaylaşacak. 5G, otomotiv, sanayi, enerji, sağlık, tarım, medya ve eğlence gibi birçok alanda dijital dönüşümü hızlandırarak yenilikçi uygulamaların geliştirilmesi ve kullanılmasında etken olacak.”
“Dikey sektörlerde dijital dönüşümün etkin ve hızlı bir şekilde sağlanmasını hedefliyoruz”
Türkiye’nin 2023, 2053, 2071 hedeflerine ulaşması için yüksek teknolojiye ve katma değerli ürünlere ihtiyacı olduğunu vurgulayan Karaismailoğlu, 5G’nin de bunlardan biri olduğuna dikkat çekerek “Ülkemizde 5G ve ötesi yeni nesil iletişim teknolojilerinin etkileyeceği dikey sektörlerde dijital dönüşümün etkin ve hızlı bir şekilde sağlanmasını hedefliyoruz. Bu dönüşüm esnasında geliştirilecek katma değeri yüksek yerli üretim teknoloji ve uygulamaların ülkemizin ekonomik büyümesine katkı sağlayacağının bilincindeyiz. Bilgi teknolojileri sektörümüzün geleceğini şu 3 başlık altında ele alıyoruz; yerli üretim, yüksek teknoloji ve küresel marka. Kritik bir sektör olarak tanımladığımız bilişim sektörünü bu üç fazda başarıya ulaştırarak, yüksek teknoloji alanlarında rekabetçi ürün ve hizmetler sunarak, özgün ve yenilikçi üretimle küresel değer zincirlerindeki payımızı arttırmayı hedefliyoruz. Ayrıca 5G’yi sadece bir iletişim teknolojisi olarak değil, ülkemizin milli güvenliği açısından da öncelikli konular arasında görüyoruz. 5G’de daha yüksek yerlilik oranlarına erişmek için çalışıyoruz. Ülkemizin siber güvenliğine, yani mahremiyetine sahip çıkıyoruz. Biz büyüyen, gelişen, küresel rekabette liderliğe oynayan bir ülkeyiz. Göz önündeyiz, dostumuz da var düşmanımız da. Ve günümüzde siber saldırılarla ele geçirilmeye çalışılan hassas veriler ülkelerin de milletlerin de bir nevi DNA’sıdır. Türkiye’nin teknolojiyi sadece tüketen değil, asıl olarak tasarlayan, geliştiren, üreten ve dünyaya pazarlayan bir ülke haline gelmesini hedefliyoruz” açıklamasını yaptı.
HTK yerli üretim ekosistemi için önemli bir konuma sahip oldu
Haberleşme Teknolojileri Kümelenmesi’nin (HTK) kurulduğunu anımsatan Adil Karaismailoğlu, “O günden bugüne sürekli gelişen Haberleşme Teknolojileri Kümelenmesi bugün 160’tan fazla firmayı ve 8 binden fazla çalışanı bünyesinde barındıran büyük bir organizasyon haline gelerek yerli üretim ekosistemi için önemli bir konuma sahip oldu. HTK üyesi firmalarımız ve üç mobil işletmeci tarafından, 5G’ye giden yolda donanım ve yazılım ihtiyaçlarına yerli ve milli imkânlarla cevap verebilmek amacıyla ‘Uçtan Uca Yerli ve Millî 5G Haberleşme Şebekesi Projesi’ni geliştirdik. Bu projeyle 5G baz istasyonları, 5G çekirdek şebeke, 5G şebeke yönetim ve operasyonel yazılımları ve 5G sanallaştırma platformu gibi 5G teknolojisine özel kritik şebeke donanım ve yazılımları geliştiriyoruz. Projede geliştirilen prototip ürünler işletmecilerce test edilmekte. Mevcut ticari 4.5G mobil şebekelere bağlanabilen yerli ve milli 5G baz istasyonları üzerinden çeşitli demo gösterimleri yaptık. Bakanlığımız ve Savunma Sanayi Başkanlığımızın birlikte başlattığı ULAK Projesiyle de 4,5G baz istasyonu geliştirildi. Projede geliştirilen ilk yerli/milli 4,5G ULAK baz istasyonu Bakanlığımızın evrensel hizmet projeleri kapsamında 750’den fazla sahada kullanılmakta. Ticari şebekelerimizde 1000’den fazla sahada ULAK baz istasyonu devreye alındı. Türkiye’de üretimi, teknolojik araştırma ve geliştirme faaliyetlerini, yerli ve yabancı yatırımları teşvik ediyor. Ekonomimizin sürdürülebilir büyümesini destekliyoruz” şeklinde konuştu.
“Avrupa’nın birincisi İstanbul Havalimanı bugün 5G’li havalimanı oluyor”
Haberleşme alanında çok önemli aşamaların geride bırakıldığına dikkat çeken Bakan Karaismailoğlu, 5G teknolojisinin dönüşümünün büyük bir organizasyon olarak düşünülmesi gerektiğini aktardı. “Halkımızın 5G teknolojisine kavuşmasına az kaldı” ifadesini kullanan Karaismailoğlu, “Burada bir ilki daha gerçekleştirmenin gururunu yaşıyoruz. İstanbul Havalimanı’nın almadığı ödül, kırmadığı rekor kalmadı. Günde ortalama 1400 uçak, 230 bin yolcu İstanbul Havalimanı’nı kullanıyor. 8 Temmuz’da 1422 uçuşla tüm zamanların rekorunu kırdı. Rekorlara, dünya çapında birinciliklere doymayan İstanbul Havalimanı Avrupa’nın ‘en yoğun’ ve ‘en iyi’ havalimanı oldu. Avrupa’nın birincisi İstanbul Havalimanı bugün 5G’li havalimanı oluyor. İstanbul Havalimanı’nda belirlenen bölgelerde 5G kapsaması ve altyapısı operatörlerimizce sağlanmış abonelere 5G sinyali verilmesi için gerekli ön hazırlıklar tamamlandı. Operatörlerin 5G uygulamaları ve uygulama alanlarındaki gecikme, hız gibi avantajları gözlemleyebileceğimiz çalışmalar da hazırlandı. Bugün burada yerli teknoloji şirketlerimizin kurduğu stantlarda Türkiye’nin 5G yolculuğunda geldiği aşamayı göreceğiz” açıklamasını yaptı.
5G teknolojisine geçiş süresini hızlandırmak için yatırımlar artırılacak
Türkiye’de mobil elektronik haberleşme teknolojilerine yönelik olarak mobil şebeke işletmecilerinin yazılım ve donanım yatırımlarının 2021 yılında yaklaşık 3,2 milyar TL olarak gerçekleştiğini dile getiren Karaismailoğlu, “Bugüne kadar çoğunluğu ithal edilen donanım ve yazılımları artık kendi imkânlarımızla üreterek ülkemizin ekonomisine, kalkınmasına, istihdamına ve güvenliğine hizmet ediyoruz. Hâlihazırda ülkemizde 5G destekli cihazların oranı düşük seviyelerde olup 5G’yi yazılımsal ve donanımsal destekleyen cep telefonların artmasıyla vatandaşlarımız da 5G hizmetlerinden faydalanabilir hale gelecek. 5G teknolojilerinin artık önümüzdeki yılların vazgeçilmezi olduğu su götürmez bir gerçek. 5G teknolojisine geçiş süresini hızlandırmak ve daha geniş coğrafyalarda yaygınlaştırmak için yatırımlarımızı artıracağız. Bizim gösterdiğimiz kararlılığı operatörlerimizin de göstermesi gerekmekte” değerlendirmesinde bulundu.
“Yüzde 45’lik yerlilik hedefinin işletmecilerce yerine getirilmesini bekliyoruz”
“Bakanlığımız, 4.5G ihalesinde belirlediğimiz ‘yerlilik yükümlülükleri’ ile sektöre yönelik önemli bir vizyon çizmiştir” diyen Karaismailoğlu, şunları kaydetti: “4.5G’nin ilk yatırım döneminde yüzde 1 olan yerlilik oranının, 2020-2021 yatırım dönemi itibarıyla yüzde 33’leri geçtiğini görüyoruz. Ancak bu oranı yeterli bulmuyoruz, öncelikle yüzde 45’lik yerlilik hedefinin işletmecilerce yerine getirilmesini bekliyoruz. 5G ve ötesi teknolojilere yönelik kritik bileşenlerin millileştirilmesi de temel önceliğimiz. 5G’ye giden yolda yerli ve milli üretim ekosistemini desteklemeye ve korumaya yönelik önemli adımları attık. Bundan sonra da sektör paydaşlarımızın görüşlerini de alarak en uygun çözümleri geliştirmeye devam edeceğiz. Bugün burada 5G teknolojisiyle neler yapılabileceğimizin önemli örneklerini hep beraber deneyimleme fırsatı bulacağımız, dünyanın transit merkezi İstanbul Havalimanı’nda başlattığımız 5G kıvılcımını 3 babayiğit operatörümüzün de çalışmaları ve vizyonuyla ülkemizin dört bir yanına yayacağız. Ülkemizde, 2023 yılı itibarıyla bu teknolojiyi yaygınlaştırmak üzere, 5. nesil mobil teknolojiyi ifade eden 5G teknolojisinde önemli ve ciddi atılım yaparak yoluna devam edecektir. İstanbul Havalimanı’nda GSM operatörlerimiz tarafından stantlarında kurulmuş 5G’nin farklı özelliklerini deneyimleme imkânına sahip olacağız. Havalimanı’nda kurulu olan 5G servisini, telefonu 5G destekli olan ve 5G’ye abone olmuş abonelerine kullandırmaya başlayacağız. 5G destekli terminali olan abonelerimiz, İstanbul Havalimanı’nda 5G’den yararlanabilecekler.”