Dijitalleşme süreci sürekli gelişiyor
Yüzde 100 Türk sermayeli olup, Hollanda, Amerika, Çin, Bulgaristan’da şirketleri olan Arkem Grubu, özellikle 2008 yılındaki terminal yatırımıyla büyüme ivmesini hızlandırdı. “Altıntel Terminal İşletmeleri A.Ş.’yi 2008 yılında grubumuza aldıktan sonra dijitalleşme ihtiyaçlarımız çoğaldı” diyen Arkem Grubu Bilgi İşlem Müdürü Özgür Genç, işleyişin temelinde B2B’nin olduğunu belirtti. Altıntel ile başlayan süreçte farklı bir yapılanmaya gittiklerini, ellerinde büyük tankların, hammaddelerin depolandığı gümrüklü bir saha olduğunu söyleyen Özgür Genç, burada dijitalleşmeyi kullanmak istediklerini vurguladı. Kısmen devreye alınan bu yapının IoT ile geliştirilmesi gerekliliğine işaret eden Özgür Genç, şu detayları paylaştı:
“Orada belli başlı sektörlere özel otomasyon yazılımı yapan şirketlerle bir araya gelerek otomatik dolumlar, otomatik sarnıçlar yapmaya başladık. Kantar verileri de otomatik olarak alınmakta, ama bunu daha üst seviyelere çekmek istiyoruz. Bunun dışında, Arkem Grup olarak lojistik şirketimiz var. Tamamen kimyasal hammadde taşımaya odaklanmış bir şirket olan Gökbil Lojistik’in Kozyatağı ve Dilovası’nda merkezlerinin yanında Hollanda’nın Rotterdam kentinde oranın en büyük lojistik şirketlerinden biriyle kiraladığı ortak bir alan var. Burada da büyük bir depo tasarlanıyor. 2018 yılı sonu itibariyle bunu devreye almayı planlıyoruz. Şu an alan kiralandı ve inşaat işleri başladı. Arkem’de, dijitalleşme tarafında e-ticaret faturaları gibi süreçleri kendi içimizde tamamladık. Arkem Grup bünyesinde SAP ile çalışıyoruz. BT tarafında özellikle ticareti yapan merkez ofise ve coğrafi olarak farklı noktalarda bulunan satışçılarımızın performanslarını tam ölçemiyoruz. Bir iş zekası çözümü arayışımız var. Bunun için de halihazırda ERP’nin kullanmış olduğu SAP tarafındaki çözümler veya diğer çözümlere danışıyoruz. Buradaki hedef; KPI’ların ölçülmesi ve satışçıların hızlı karar vermelerini sağlamak. Terminalimiz de var. Burası kimyasal hammadde depolayan büyük bir tesis ve halihazırda belirli bir otomasyona geçtik. “Ayağı yeren basan” IoT çözümlerini üreten şirketler araştırıyoruz. Bir Türk şirketi ile görüşmeler devam ediyor. Burada daha az personel ile işleri götürmeye çalışıyoruz. IoT’de sensörlerden toplanacak verileri katma değer sağlayacak bir şekilde sunmamız gerekiyor ve bu konuda çalışmalarımız devam ediyor. Altıntel’deki terminalde tüm iş süreçlerini dijitalleştirdik. Özellikle devletin de çok önem verdiği “iş sağlığı ve güvenliği” tarafında önemli çalışmalara imza attık. Altıntel Tesisi’nde yapılan yatırımın çok daha değerli hale gelmesi için BT teknolojisini burada devreye sokmak istiyoruz. Rotterdam’daki yatırımdan da gelecek çok şey olduğuna inanıyor, özellikle Hollanda’nın en büyük lojistik şirketinin teknoloji anlamında katkı sağlayacağını düşünüyorum. Orada kullanılacak robotların ve o sistemin incelenmesi konusunda bize işler düşecek.”