Dışa bağımlılığın çözümü: Özgür yazılım
Dünyanın birçok ülkesinde hem kamu hem de özel sektöre sirayet eden özgür yazılım kullanımı, hızla yaygınlaşıyor. Gelişmekte olan ülkelerden biri olan Türkiye, bu süreci özgür yazılımla kendi lehine çevirebilme fırsatını elinde tutuyor.
Avrupa Birliği’nin özgür yazılımları destekleme vizyonu doğrultusunda birçok ülkenin açık kaynak yazılım ve açık standartlara adapte olduğu görülüyor. Büyük Britanya, Fransa, İtalya ve İsveç gibi ülkelerin BT stratejilerinde açık kaynak projelerin kamu sektöründe sıkça yer aldığı biliniyor. Fransa Maliye Bakanlığı Kıdemli Danışmanı ve Bilgisayar Bilimcisi Laure Patas d’Illiers, özellikle satın alınacak yazılımın piyasada oluşturduğu monopolü kırmak için özgür yazılım seçeneklerini her zaman teşvik ettiklerini ifade ediyor. Fransız bakanlıklarda masaüstü bilgisayarlar için açık kaynak araçların kullanılmasını teşvik eden kaynak havuzu MIMO’nun kurucuları arasında yer alan d’Illiers’ın da önerisiyle LibreOffice paketi, yaklaşık 500 bin masaüstü bilgisayarda kullanılmaya başlandı.
Özgür yazılıma karar verip geçmek oldukça zor. En yakın örnek Münih’te yaşandı. Uzun süredir özgür yazılımdan vazgeçilerek Microsoft ürünlerine geçileceği konuşulan şehir, son seçimlerde Yeşiller Partisi’nin kazanmasıyla açık kaynakta yoluna devam edecek gibi görünüyor. Şehrin özgür yazılımla yoluna devam etmesinin ekonomik sonucunda ise 11 milyon avroluk tasarruf göze çarpıyor. Sadece Windows 7’ye geçişteki donanım maliyeti dahi 3,15 milyon avroyu bulurken, Windows 8’e geçiş maliyetinin daha da yüksek olduğu biliniyor. Ekonomik faydalarının yanı sıra üretici tarafsızlığı ve birlikte işlem yapılabilme fırsatı sunulması özgür yazılımı öne çıkarıyor.
Avrupa’da yapılan son seçimlerde 33 özgür yazılım destekçisi Avrupa Parlamentosu’na girmeyi başardı. Sırasıyla Fransa, Almanya ve Hollanda’nın başı çektiği ülkeler olurken, özgür yazılıma geçiş sürecinin yeni dönemde hızlanması bekleniyor.
“Zirve, özgür yazılım için çok yararlı oldu”
Ülkemizdeki özgür yazılım ve açık kaynakla ilgili girişimleri, devam eden projeleri ve önümüzdeki dönemde yapılması gerekenlerin konuşulması için Bilişim Zirvesi 2014’te özel bir bölüm ayrıldı. Bu bölümün tüm organizasyon sürecinde yer alan Linux Kullanıcıları Derneği (LKD) Başkanı Volkan Evrin ile hem Zirve’de konuşulanların bir özetini hem de son gelişmeleri konuştuk.
Bilişim Zirvesi 2014 kapsamında düzenlenen “Özgür Yazılım ve Açık Kaynak Konferansı” Türkiye'de kamu kurumlarının, özel sektörün ve konuyu merak eden dinleyicilerin bir araya gelmesi açısından çok yararlı olduğunu ileterek sözlerine başlayan Evrin, tüm oturumları şu şekilde özetledi:
“Etkinlikte, devlette açık kaynak kullanımının ve gelişmelerinin masaya yatırıldığı, yapılan çalışmaların ve gelecekte özgür yazılımdan beklentilerin ne olduğu tartışıldı. Kalkınma Bakanlığı aracılığı ile Bilgi Toplumu Stratejisi'ne de giren açık kaynak hedeflerine değinildi. Milli Eğitim'de FATİH Projesi çerçevesinde özgür yazılım kaynaklarında nasıl yararlanıldığına ve hedeflerine dair bilgiler aktarıldı. Türksat'ın bu konuda kullandığı özgür yazılım mimarileri, açık kaynak geliştirme araçları ve teknolojileri detaylı olarak dile getirildi. LKD gibi Alternatif Bilişim Derneği’nin de amaç ve hedeflerine bağlı olarak Türkiye için özgür internet, özgür birey, özgür yazılım ve özgür lisanslar konuları ele alındı. Özgür yazılımın, inovasyon, eğitim, girişimcilik ve ‘para kazanma’ anlamında da neler ifade ettiğinin de vurgulandığı oturumlarla beraber özgür yazılım geliştirme araçları, teknolojileri ve büyük veri, NoSql, bilgi güvenliği, internet'in özgür kullanımı üzerinde duruldu.”
Dışa bağımlılıktan kurtulabiliriz
Volkan Evrin’e göre, Zirve oturumlarında da görüldüğü gibi Türkiye’de de çok ciddi bir bilişim devinimi var. Hayatımızda bilişim deviniminin etkilemediği hiçbir alan kalmadığına dikkat çeken Evrin, “Eğitimden sağlığa, ticari yaşamdan kamu hizmetlerine kadar her alanda açık kaynağın, daha doğrusu özgür yazılımın tanınması, yaygınlaşması ve kullanım olanaklarının artırılması gerekiyor” dedi. Gelişmekte olan ülkelerin, gelişmiş ülkelere kıyasla özgür yazılımda avantajlı olduğunu vurgulayan Evrin, “Dışa bağımlı ve büyük yazılım firmalarının güdümünde kalmadan yeni teknolojilerimizi ve çözümlerimizi özgür yazılımlarla üretebilir, üretilmiş özgür yazılımları ve açık kaynaklı yazılımları kullanabilir ve ilkokuldan başlayarak tüm gençlerimizi bu hedefle bilgilendirebilir ve yetiştirebiliriz” şeklinde konuştu.
Özel sektör ve kamuda son 10 yılda pek çok güzel çalışmanın yer aldığını hatırlatan LKD Başkanı, “Bunlarda da destek alarak özgür yazılım ve açık kaynak yazılımlara kamu olarak özellikle E-devlet çatısı altında yatırım yapmaya, fırsat eşitliği sağlamaya ve birlikte çalışabilirlik kural ve standartlarına uygunluğa dikkat etmek çok önemlidir. Aynı şekilde özel sektöründe özgür yazılım iş modellerinde faaliyet gösteren şirketlerin etkinliklerini ve aslında görünenden çok daha büyük bir potansiyel ve pazarın olduğunu gözden kaçırmamaları gerektiğini hatırlaması gerekir” ifadelerini kullandı.