Dopamin Orucu işe yarıyor mu?
Son dönemin trendi olan dopamin orucu, beyni daha etkili kullanmayı mı sağlıyor? Silikon vadisinde başlayan bu moda, çok sayıda üst düzey yöneticinin uygulamasıyla birlikte, uluslararası ilgiyi arttırıyor mu? Peki, dopamin orucu nedir ve işe yarıyor mu?
Yemek, seks, alkol, sosyal medya ve teknoloji gibi zevk alınan şeylerin yapılmasıyla salgılanan dopamin seviyesi azaltılarak, beyin daha etkili mi kullanılıyor? Son günlerde trend olan dopamin orucunu Çevre Hastanesi doktorlarından Nöroloji Uzmanı Dr. Sema Targıt Akbaşak’a sorduk. Akbaşak; “Dopamin, beyinde ki ödül ve motivasyondan sorumlu bir sinir taşıyıcısıdır. Sürekli ve aşırı uyarılma, sonucunda dopamine daha az duyarlı olmamıza neden olabilir; bu nedenle aynı iyi duyguyu hissetmek için zevk aldığımız şeyi daha fazla yapmak gerekebilir” dedi.
Dopamin Azlığı Parkinson Hastalığına Neden Olabilir
Dopaminin çok az olmasının Parkinson Hastalığı gibi kas sertliği, titreme, konuşma ve yürüyüşteki değişikliklerle sonuçlanabileceğine dikkat çeken Dr. Sema Targıt Akbaşak şöyle konuştu; “Dopamin ile motor kontrolü, hafıza, uyarılma ve ödül işleme gibi işlevlerle ilgili sinyalleri, beynin etrafına gönderilir. Örneğin, dopaminin çok az olması, Parkinson Hastalığı gibi kas sertliği, titreme, konuşma ve yürüyüşteki değişikliklerle sonuçlanabilir. Dopamin, beyindeki ödül sisteminde de önemlidir. Daha da önemlisi, beynin ödül sistemi, zaman içinde öğrenebilir – çevremizdeki potansiyel ödüllerle ilişkilendirdiğimiz ipuçları, gerçek bir ödül olmasa bile dopamin aktivitesini artırabilir. Yani sadece tatlı bir dükkânda olmak ve tatlıları düşünmek beynimizin dopaminini aktive edebilir. Bu beklenti ve ödül beklentisi nörobilim dilinde “istemek” olarak adlandırılır. Depresyonun ana semptomlarından biri “anhedonia” olduğundan – normalde ödüllendirici deneyimlerde isteksizlik, ilgi ve zevk eksikliği – işlevsiz dopamin regülasyonu da bu bozukluğa bağlanmıştır. Bazı depresyon tedavileri, beyindeki dopamin seviyelerini arttırmak için tasarlanmıştır.”
Dopamin miktarını azaltmak kesinlikle tavsiye edilmez!
Nöroloji Uzmanı Dr. Sema Targıt Akbaşak “Öncelikle şunu vurgulamak isterim ki, günlük normal fonksiyonlar için ihtiyaç duyduğumuz gibi beyindeki dopamin miktarını azaltmak kesinlikle tavsiye edilmez. Ayrıca, sosyal medya gibi belirli bir ödülü yasaklamak, kendi başına dopamin seviyelerini düşürmeyecek, bunun yerine dopaminin uyarılmasını azaltmaya yardımcı olabilir. Bu nedenle dopamin aktivitesinin miktarını azaltmak mümkündür. Ancak bunu yapmanın anahtarı, ilk etapta ödül istemeyi başlatan ödüllerle ilgili tetikleyicilere olan maruziyetimizi azaltmaktır. Ancak, bunun “beyni sıfırlayacağı” gerçekten doğru değildir.
Sosyal medyada çok fazla zaman harcamak veya aşırı yemek yemek gibi sağlıksız davranışlar olduğunu düşündüğünüzü azaltmak istiyorsanız, sağlıksız davranma arzusunu tetikleyen çevresel ipuçlarına maruz kalmanızı azaltarak başlayabilirsiniz. Örneğin, yalnızken akşamları telefonunuzla çok fazla meşgul olmak yerine bildirim seslerini kapatmayı deneyin. Bu şekilde dopamin ipuçları tarafından aktive edilmez ve bu nedenle telefonu alma dürtülerini bildirmez” dedi.