E-kimlik ve e-pasaportun geleceği değerlendirildi
Avrupa’dan sonra Türkiye’ye taşınan Uluslararası E-Kimlik ve E-Pasaport Konferansı’nın üçüncü ayağında yeni teknolojiler tanıtıldı.
İlki 2 yıl önce Lizbon’da düzenlenen ve ardından geçtiğimiz yıl ikinci ayağı Atina’da gerçekleşen ‘Uluslararası E-Kimlik ve E-Pasaport Konferansı’na bu yıl İstanbul ev sahipliği yaptı. Devlet kurumlarından çok sayıda temsilcinin ziyaret ettiği konferansta özel kurumlardan da önemli sayıda katılım oldu. Avrupa Birliği Bakanı ve Baş Müzakereci Egemen Bağış’ın da katıldığı konferansta, çeşitli yönleriyle elektronik kimlik ve kimlik doğrulama (EID) alanındaki en son gelişmeler ele alındı.
Konferansı düzenleyen Primekey’in CEO’su Constantin Papaxanthis, daha önce bağlantılar kurulabilecek ve e-kimlik ile ilgili tartışma platformu bulunmadığı için böyle bir etkinlik düzenleme ihtiyacı duyduklarını ifade etti.
E-kimlik fikrinin ardında makinelerin kendi arasındaki, insanlarla makineler arasındaki iletişimin güvenlik altına alınması yattığını belirten Papaxanthis, yaratılan konferansta insanların fikir ve tecrübelerini paylaşmalarını hedeflediklerini sözlerine ekledi.
Türkiye’nin e-devlet ve e-kimlik konusunda çok büyük bir piyasa olduğunu belirten Papaxanthis, bu nedenle bu yıl İstanbul’da bulunduklarını belirtti. Bu yılın temasını ise e-kimlik kullanımında önde gelen Balkanlar ve Ortadoğu’ya elektronik kimlik kartlarının tanıtımı olarak aktardı. Primekey CEO’su ayrıca önümüzdeki yıl konferansın Malezya’da düzenleneceğini de duyurdu. Konferansta özellikle e-kimlik alanında çalışanları hedeflediklerini aktaran Papaxanthis, ayrıca kamu görevlileri, Avrupa Birliği yetkililerini ve bankacılık sektöründe çalışanların da ilgisini çekmek istediklerini vurguladı.
AB üyesi olsun olmasın, her ülke gelişiyor
Ülkelerin konuya yaklaşımını değerlendiren Papaxanthis, “Her ülkenin kendi çalışması bulunuyor. Kuşkusuz bazı ülkeler diğerlerinin önünde yer alıyor ve AB tarafından ortaya konan kriterleri yerine getirmeye çalışıyor. AB üyesi olmayan ülkeler de AB kriterlerini uygulamaya gayret ediyor çünkü ya Türkiye gibi üyelik yolundalar ya da AB ülkeleriyle ortaklık içindeler” dedi.
Endüstrinin 3-4 yıl içinde oldukça gelişeceğine inandığını aktaran Papaxanthis, Türkiye’nin de dahil olduğu birçok ülkenin dönüşüme hazır olmasına rağmen bazılarının hala hazır olmadığını dile getirdi. Konferansın yıldan yıla geliştiğini de belirten Papaxanthis, özellikle bu yıl AB ve Türk hükümetinin Dışişleri Bakanlığı aracılığıyla gerçekleştirdiği destek için teşekkür etti.
Ülkeler arasındaki iletişimi artırarak her ülkedeki sistemi üst seviyeye çekmek istediklerinin altını çizen Papaxanthis, böylece oluşabilecek kargaşanın önüne geçebileceklerini ifade etti. Verilen bilgilere göre, Kuzey Amerika’da Obama’nın desteğini çekmesine rağmen Kuzey ve Güney Amerika’da e-devlet konusunda önemli aşama kaydedildi.
PKI tabanlı güvenliğe alternatif aranıyor
Konferansın içerik bakımından çok güçlü olduğunu belirten Avrupa Birliği Komisyonu Elektronik İmza Sorumlusu Gérard Galler, e-imza ve e-pasaport konularındaki çözüm sağlayıcılar ile ihtiyaçlarına uygun çözüm arayan kurumlar açısından bakıldığında memnun edici düzeyde bir katılım gerçekleştiğini vurguladı. Lizbon’dan başlayarak katıldığı her üç konferansta da e-imza konusundaki yeni teknolojileri yakından gördüğünü ve özellikle devlet kurumlarının hangi çözümlere ihtiyaç duyduğunu sıkı bir şekilde takip etme fırsatı yakaladığını söyleyen Galler, “Bugün burada tanıtılan çözümlerin yaklaşık yüzde 90’ı PKI’a (Açık Anahtar Altyapısı) dayanıyor. Güçlü bir güvenlik sağlamasıyla ön plana çıkan PKI uygulama aşamasında zorluklar getiriyor. Avrupa’da da KPI’a alternatif çözümler aranıyor ancak şimdilik uzun bir süre daha çözümlerin bu altyapı üzerine geliştirilmeye devam edeceğini düşünüyorum” dedi.
Galler, e-kimlik ve e-imza uygulamalarının güvenlik yönünden daha da geliştirilmesi ve kullanımının yaygınlaştırılması gerektiğini, komisyonun da bu eksende çalışmalarını yürüttüğünü vurguladı. Çok sıkı ticaret ilişkileri bulunan Türkiye ve Avrupa Birliği arasında e-imza ve e-kimlik konusunda uyumun yakalanmasının önemine dikkat çeken Galler, “Türk e-imza kanunu komisyona geldi. Değerlendirdik ve yorumlarımızı ekledik. Bundan sonraki uyum ve uygulama süreçlerinin hızlanacağı öngörülebilir” dedi.