e-Ticaret dünyasında üçüncü dönem
Son zamanlarda bazı büyük e-ticaret sitelerinin arka arkaya kapanması, online alışveriş sektöründe tedirginliğin yayılmasına neden oldu. Bir yandan sektörde büyüme beklentileri dile getirilirken, bir yandan büyük şirketlerin kapanma kararı yatırımcıların da aklını karıştırdı. Bu eğilimi yorumlayan Positive A Digital Approach Kurucu Ortağı Caner Istı’ya göre, e-Ticaret sektöründe 3’üncü atılım dönemini yaşıyoruz. İlkini 2000’lerde internetin gelişimi ile yaşadığımız bu dönemin ikincisi, 2010’da private shopping ve grup satın alma siteleri ile yaşandı. Istı, üçüncü atılım döneminin ise e-perakendeciler ve omni-channel uygulamaları ile yaşanacağı beklentisini dile getirdi.
“e-Ticaret, sanılanın aksine önemli yatırım isteyen ve maliyeti düşük olmayan bir kanal” yorumunu yapan Istı’ya göre, sadece online’da hizmet veren markalar için operasyonel anlamda büyük yatırımlar gerekiyor. Ancak hali hazırda tüketici bağını kurmuş perakendeciler için e-ticaret, büyümeyi tetikleyen ve 360 derece görünürlük sağlayan bir satış kanalı. Bu durum, Istı’ya göre, e-ticaret pazarı ile ilgili bazı kaygılar oluştursa da, önümüzdeki süreçte sektördeki istikrarlı büyüme, e-ticaret ve omni-channel’a yatırım yapan perakendeciler ile olacak.
Yeni bir rekabet dönemi
Yüksek yatırım maliyeti veya yatırım geri dönüşünde hatalı analizin, e-ticaret şirketleri için en büyük tehlikeler arasında olduğunu dile getiren Istı, perakende sektöründeki firmaların uzmanlıklarının bu konularda çok işe yaradığı görüşünde. Istı, “Kendi e-ticaret sitelerini kuran ve açık pazar e-ticaret platformlarında varlık gösteren perakende firmaları hızlı büyüme sergiliyor. Aynı şekilde sektöre doğrudan e-ticaret sitesi olarak girmiş birçok markanın da kendi fiziksel mağazalarını açtığını görüyoruz. Omni-channel stratejiler ile yatırımlarını sağlamlaştırıyorlar ve büyüme ivme kazanıyor. Bu da tüm e-ticaret sektörünün büyümesine katkı sağlıyor” dedi. E-ticaret sektöründe altyapının ve talep dengelerinin artık yerine oturduğunu belirten Istı, çoklu kanal uygulamaları ile şirketlerin farklılaşarak yeni bir rekabet dönemine girdiklerinin altını çizdi. “Bu dönemde tüketicilerini tek değil, tüm kanallarda takip eden, sunduğu çözümlerle benzersiz müşteri deneyimi yaşatan markalar kazanacak” dedi.
Yabacı yatırımcı çekmekte zorlanan e-ticaret sektör dinamiklerine bakıldığında, hali hazırda hizmet veren yabancı perakende markalarının operasyonlarına e-ticareti de eklediği gözlemleniyor. Caner Istı, “e-Ticaret ülkemizde hala gelişmekte olan bir sektör ve son gelişmeler ile ‘e-ticaret balonu patladı patlayacak’ tartışması da tekrar gündeme geldi. Ancak ben buna katılmıyorum. Günümüzde yabancı spor markaları da Türkiye’deki online sitelerini açıyor. Giyim, moda ve perakende alanında ülkemizde hali hazırda faaliyet gösteren yabancı markalar uzun süredir belirli seviyede tuttukları yatırımlarını artırıyorlar. 2016’da bunlara yeni markalar da eklenecek. Bütün yatırımlar, sektörün gelişim sürecini olumlu etkiliyor. Geleneksel mağazalar kendi e-ticaret sitelerini açıyorlar. e-Ticaret markaları ise ya fiziksel mağazalarını açıyorlar ya da bu arayıştalar. Sonuç olarak hem fiziksel hem de sanal ortamda bulunup omni-channel’a yöneliyorlar” dedi.