E-Turquality ile yazılım ihracatının 10 milyar dolara çıkarılmasının önü açılıyor
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) bünyesinde yürütülen sektör bilgilendirme faaliyetleri kapsamında; Ticaret Bakanlığı önderliğinde, ‘Bilişim Sektörü Destekleri E-Turquality (Bilişimin Yıldızları) Toplantısı’, 2 Haziran tarihinde TOBB’da gerçekleştirildi.
Şirketler, kurumlar ve iş birliği kuruluşlarının ihracata hazırlanması ve uluslararası pazarlarda rekabet avantajı kazanmaları amacıyla çıkartılan destek programı hakkında tüm detayların ele alındığı toplantıya, özel sektör temsilcileri yoğun ilgi gösterdi. ‘Bilişim Sektörü Destekleri E-Turquality (Bilişimin Yıldızları) Toplantısı’na; Ticaret Bakanlığı Uluslararası Hizmet Ticareti Genel Müdürü Dr. Emre Orhan Öztelli, Genel Müdür Yardımcısı Çiğdem Şamiloğlu Erkoç, Bilişim, Yazılım ve İletişim Hizmetleri İhracatı Daire Başkanı Hürol Karlı, TOBB Genel Sekreter Yardımcısı Cengiz Delibaş ve TOBB Türkiye Yazılım Meclisi Başkanı Ertan Barut katıldı. Cengiz Delibaş, Türkiye’nin devlet destekli ilk marka programı olan Turquality’nin bir teşvik programından öte, işletmeler için değer oluşturan bir iş modeli olduğunu, E-Turquality’nin bilişim sektörü için devrim niteliği taşıdığını vurguladı. Delibaş, destekleri, yaşamı şekillendiren yazılım sektörünün dünya pastasından daha fazla pay alabilmesi için önemli bir adım olarak gördüğünü ifade ederek beyin göçünü durdurmamız, nitelikli iş gücünü kaybetmek yerine kazanmamız gerektiğinin altını çizdi. Dr. Emre Orhan Öztelli ise uluslararası pazarda bilişim sektörünün rekabet gücünün artırılması için hazırlanmış olan destek paketiyle ilgili olumlu geri dönüşleri hızlı bir şekilde aldıklarına dikkat çekerek Bakanlık olarak sektörün önünü açacak her türlü fikre açık olduklarını vurguladı.
TOBB Yazılım Meclisi bünyesinde ‘Bilişim ve Yazılım İhracatı Çalışma Komisyonu’ kuruluyor
Ertan Barut, destek paketiyle sektörün ihracat gücünün çok artacağını belirterek sektör olarak ihracatı 10 milyar dolara çıkartmayı hedeflediklerini ve bu destek paketiyle önlerinin açıldığını kaydetti. Barut, E-Turquality destek programı çalışmalarında Ticaret Bakanlığı ile yakından çalıştıklarının, sektör olarak Bakanlığa her türlü desteği vermeye hazır olduklarının altını çizdi. Bu programın hazırlığında birçok sektöre örnek olacak bir süreç yaşandığına dikkat çeken Barut, “Devlet ve sektör paydaşları, Sivil Toplum Kuruluşları hedefe odaklandı ve istişarelerde bulunarak karşılıklı çözüm önerileri geliştirildi. Böylece uzun soluklu bir çalışmanın sonucunda da ‘E-Turquality/Bilişimin Yıldızları’ doğdu ve 20/04/2022 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 5447 sayılı Cumhurbaşkanı Kararı ile de yürürlüğe girdi” bilgisini verdi. Barut, “Yazılım sektörümüzün ana yolu ihracattır” ifadesini kullanarak “Meclisimiz bünyesinde ‘Bilişim ve Yazılım İhracatı Çalışma Komisyonu’ kuruyoruz. Bu komisyonla sektörümüzün ihracatını artırmaya yönelik önündeki tüm engellerin birer birer aşılması yönünde kapsamlı çalışmalar gerçekleştireceğiz” açıklamasını yaptı.
Tüm yazılım geliştiren firmaların ana faaliyet kodunu NACE 62.01 olarak yenilemelerini öneriyoruz
“Türkiye Bilişim Sektörünün Uluslararasılaşması ve E-Turquality Bilişimin Yıldızları Programı Tanıtım ve Bilgilendirme Toplantısı’nda Barut, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Yürütmekte olduğumuz ‘Ticaret Bakanlığı Hiser Destekli SoftAway Projesi’ ile ihracat hedefiyle üretim yapan firmaları mezun ediyor ve ihracata olan katkılarını artırmaya yönelik çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bu kapsamlı projemizi yeni bir yapıda tüm sektörü kapsayacak şekilde genişletmeyi planlamaktayız. ‘Türkiye Yazılım Ekosistemi Envanter Projesi’nin 2. fazındayız. Tüm yazılım geliştiren sektör firmalarının ana faaliyet kodunu NACE 62.01 olarak yenilemelerini ayrıca ana faaliyeti başka sektör olup yazılım geliştiren firmalarımızın da ikincil faaliyet olarak NACE 62.01 olarak ilave etmelerini öneriyoruz. Şirketler olarak yeniden yapılanmalı, ihracata yönelmeli bunun için de bu desteklerden faydalanarak ihracat yapmalıyız. Savunmadan sağlığa tarımdan finansa kadar tüm sektörlere yönelik yazılım ürün ve hizmetlerimizi ihracata dönüştürebiliriz. Bilişim ve yazılım sektörümüz ile dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasına girebiliriz. Firma ve girişimlerin sayısı; 20 binlerden 100 binlere, bilişimci istihdam sayısı da; 150 binlerden 500 binlere ulaşabilir. Türk bilişim yıldızları fırtınasının esmesini istiyoruz.”
Vizyonumuz; bilişim sektörünün dünyaya açılması
Programda, Hürol Karlı tarafından 20 Nisan 2022 tarihinde yayımlanan ‘Türkiye Bilişim Sektörünün Uluslararasılaşması ve E-Turquality (Bilişimin Yıldızları) Programı Hakkında Cumhurbaşkanlığı Kararı’ ile yazılım sektörüne sağlanan teşvik ve destekler hakkında bilgilendirme sunumu gerçekleştirildi. Karlı, şirketler ve kuruluşların ihracata hazırlanması ve uluslararası pazarda rekabet avantajı kazanmaları amacıyla altyapılarının ve kurumsal kapasitelerinin güçlendirilmesi, ürün ve hizmetlerinin yurt dışında tanıtımı gibi kapsamlı bir destek programı düzenlendiğini aktardı. Karlı, hazırlanan destek programıyla sektörler arası iş birliğini artırmanın, istihdama yönelik desteklerle de gençlerin ülkemizde istihdam edilmesine katkı sağlamayı hedeflediklerinin altını çizdi. Karlı, 3 kademeli destek mekanizması oluşturduklarını belirterek bunları şöyle sıraladı: “İhracata hazırlık ve kurumsal kapasite destekleri. Pazarlama ve pazarda tutundurma destekleri. Yüksek katma değere yönelik destekler (E-Turquality / Bilişimin Yıldızları). İlk iki mekanizma için herhangi bir koşula bağlı olmaksızın desteklerden yararlanılıyor. Üçüncü destek için ise belli kriterlere sahip olunması gerekiyor. Burada vizyonumuz; bilişim sektörünün dünyaya açılması. Bu konuda web sitemiz de kuruluyor. Kriterlere uyuyorsanız size bir danışmanlık şirketi de atayacağız. 5 yıllık bir plan oluşturulacak ve bu plana göre faaliyetler gerçekleştirilecek.” E-Turquality hakkında detaylı bilgi paylaşımında bulunan Karlı, yurt dışı ihale desteğinin de yeni bir destek olduğuna dikkat çekerek destek oranının ihaleye göre değiştiğini ifade etti. Karlı, tüm desteklerden veri merkezlerinin de yararlandığını dile getirerek “Ülkemiz bir veri merkezi olsun, veriler ülkemizde toplansın istiyoruz. Bilgi güvenliği açısından da bu son derece önemli” dedi.