EA’nın hedefi medikal alanda yurtdışı bağımlılığı azaltmak
EA Teknoloji Şirket Kurucu Ortağı Aytaç Seymen, ürettikleri ilk yerli damar içi lazer cerrahi sistemiyle Türkiye’ye hem medikal hem de ekonomik anlamda ciddi katkılarda bulunduklarını kaydetti.
Bilkent Cyberpark’ta yer alan EA Teknoloji, nanoteknoloji ile biyomedikal alanlarında çalışmalarını sürdürüyor. Damar içi cerrahi vakalarında kullanılan farklı özellikteki fiber optik ve diyot lazerleri barındıran ilk yerli üretim sistemini geliştiren EA Teknoloji’nin Kurucu Ortağı Aytaç Seymen, sistemin ülkemizin yılda yüz binlerce kişinin deneyimlediği ağır varis tedavisi süreci başta olmak üzere vücuttaki doğal kanallara girip ilgili cerrahi işlemlerinde de kullanılabilecek nitelikte olduğunu belirtti. Seymen, “Ürettiğimiz ilk yerli damar içi lazer cerrahi sistemiyle; üniversite – sanayi işbirliğinin en somut örneklerinden birini sunduk. Türkiye’ye hem medikal hem de ekonomik anlamda ciddi katkılarda bulunuyoruz. Medikal uygulamalarda kullanılan lazer sistemlerinin tümünün yurtdışından ithal edilme sorununu çözdük” dedi. 2 yıllık Ar-Ge çalışması sonrasında bu sorunu çözüme kavuşturan şirket, akademiyle olan işbirlikleri sonucu yoğun teorik ve simülasyon çalışmalarında da bulundu.
Türk Cumhuriyetleri ve Avrupa’dan da yoğun talep var
Sistemin özelliklerini ölçme ve test aşamalarında, Ulusal Nanoteknoloji Araştırma Merkezi (UNAM) Malzeme Bilimi ve Nanoteknoloji Enstitüsü’nün altyapısından yararlanıldığını dile getiren Seymen, şunları söyledi:
“Yüksek teknolojik standartlara sahip yurtdışındaki örneklerle eşdeğerde bir prototipi üretilen sistem, ışığı hem ileri doğru hem de doksan derecelik açıyla yanlara doğru gönderebilen fiber lazerleri barındırıyor. Prototipi geliştirme süreci UNAM’da lazer sistemleri üzerine araştırmalarda bulunan Yrd. Doç. Dr. Bülend Ortaç ve Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden Kalp ve Damar Cerrahisi alanında uzman olan Doktor Evren Özçınar danışmanlığında gerçekleşti. Birkaç ay içerisinde piyasaya sürülecek olan sistem şimdiden yurtiçinden yoğun miktarda sipariş aldı. Diğer yandan eş zamanlı olarak Türk Cumhuriyetleri ve Avrupa’ya da ihracata başlayacağız.”
Tıptaki bütün alanlara yönelik cihaz üretimine devam ediliyor
Aytaç Seymen, 2010 yılından bu yana üniversite ve sanayi işbirliğinin sürdürülmesinde köprü görevinde olmayı amaçladıklarının altını çizerek, “Geliştirdiğimiz bu sistem, akademik bilgi birikiminin ürüne dönüştürebilme sürecinin hızlandırılması adına attığımız en önemli adımlardan biri. Söz konusu lazer cerrahi sistemi ülkemizin medikal alanında yurtdışına bağımlı olma durumunu azaltarak hem devletin hem de hastaların ekonomisine büyük katkıda bulunacak. Ağırlıklı olarak varis tedavilerinde kullanılması adına üretilmiş bu cihaz dışında, farklı dalga boyu ve farklı fiber uçlarına yönelik ürünler de geliştirmeyi hedefliyoruz. Şirketin diğer kurucu ortağı olan Erol Özgür ile ameliyatlardaki farklı ihtiyaçlara hitap etmek amacıyla ilerleyen yıllarda tıptaki bütün alanlara yönelik cihaz üretimine devam edeceğiz. Sıradaki hedefimiz; göz tedavilerinde kullanılan yeni fiber lazer teknolojisi üzerine ürün geliştirmek” şeklinde konuştu.
Seymen, benzer bir ürünü üroloji alanında yapılan tedaviler için de geliştirmeyi planladıklarının altını çizerek sözlerini şu şekilde tamamladı:
“Şirketin planları dışında, söz konusu gelişme medikal alanda yerli üretim için ülke çapında gerekli ham madde ve sermaye yatırımına yönelik kalkınma girişimlerine de teşvik edici bir görev üstleniyor. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın teknogirişim desteğiyle ülkeye bilimsel değer taşıyan yenilikçi ürünler kazandırma amacıyla çalışmalarımıza başlamıştık. Ağırlıklı olarak optik teknolojisinin biyolojik uygulamaları üzerine çalışıyoruz. Önceden nanoparçacıklarla doğrusal olmayan görüntüleme, hücre düzeyinde elektrik aktivitelerini optik yöntemlerle ölçme, nano-cerrahi gibi konular üzerine akademik çalışmalarda da bulunmuştuk. Fonksiyonel nanoparçacık üretimi ve optik cımbız cihazı gibi uygulamaya dayalı projeler de geliştirdik.”