EN BÜYÜK ÇARPIŞMA BAŞLADI
İkincisi, gizliliğin artık internet çağında işleyemeyeceği… WCIT tartışma süreci ITU’nun çağ dışı kalmış kuralları gereği gizlidir. ABD’de George Mason Üniversitesi’nden iki akademisyenin yürüttüğü WCITLeaks bu gizlilik perdesini kaldırdı. Örneğin, Rusya’nın 16 Kasım günü ITU’ya sunduğu ve gizli tutulan önerileri belgesini hemen ertesi günü WCITLeaks açıkladı. Tepkiler üzerine, 20 Kasım günü Rusya – içeriğini değiştirmeden, sadece kelimelerle oynayarak da olsa – önerisini revize etti. WCITLeaks’in açıkladığı gizli ITU oturumları, toplantıları ve ülkelerden gelen öneriler ortaya çıktıkça, ITU zor durumda kaldı. Sonunda da, 22 Kasım günü ITU teslim oldu ve tüm belgeler internete kondu. Fakat, gizlilik tamamen kalktı denemez. Dubai’deki toplantıların kritik olanlarının gizli yürütülmesi bekleniyor.
Üçüncüsü, STK’ların dayanışması ve müthiş gücü… İnternet ile ilgili çok sayıda STK sadece hızla imza toplayıp yayımladıkları bildiri ve mektuplarla değil, eleştirilere ITU’dan gelen yanıtlardaki çelişki ve yanlışları derhal kamuoyu dikkatine getiren açıklamalarla müthiş etkili bir mücadele verdi. Sadece internetle ilgili STK’lar değil, Greenpeace ve Uluslararası İşçi Sendikaları Konfederasyonu (ITUC) da BM Genel Sekreteri Ban Ki-Moon’a Kasım başlarında yazdıkları mektupta ITU’nun internetten elini çekmesi gerektiğini savunmuşlardır. Doğal olarak, STK’ların yanında yer alan bir diğer büyük güç de Google olmuştur.
WCIT nasıl biter? ABD Temsilciler Meclisi ve Senatosu, oybirliği ile ITU’nun internet konusunda herhangi bir rol oynamasını reddeden bir karar aldı. Avrupa Parlamentosu da oybirliğine yakın bir çoğunlukla benzer bir karar aldı ve AB üyesi ülkelerin bu karara uymasını talep etti. 14 Aralık’ta bitecek olan WCIT’de eğer internetin yönetişimine ilişkin herhangi bir madde ITR’a eklenecek olursa, büyükelçi Terry Kramer başkanlığındaki ABD delegasyonu ya konferansı terk edeceklerini ya da ABD’nin yeni ITR’ı onaylamayacağını açıkladı. Her ne kadar Toure ısrarla kararların bir konsensus sonucu oybirliği ile alınması gerektiğini savunsa da, tüzüğüne göre oy çokluğu yeterli.
İki ihtimal var: internetin yönetişimi konusunda hiçbir değişiklik olmadan şimdiki gibi devam etmesi; veya ITU’ya bazı düzenlemeler yapma yetkisi verilmesi ama bunu başta ABD olmak üzere birçok ülkenin onaylamaması. Her iki durumda da internetin geleceği üzerine endişe verici muharabeler olacaktır ve savaş sürecektir. İnterneti hükümetlere veya Google’a emanet etmemek için, STK’lar daha da güçlü ve hazırlıklı olmak zorunda.