ENDÜSTRİ 4.0 KONUSUNDA ÇİN BİLİNÇLİ
30 yıl boyunca, yılda ortalama %9.4 gibi inanılmaz bir hızla büyüyen Çin ekonomisi yavaşlamaya, %7 civarına düşmeye başladı. McKinsey Global Institute’un Ekim 2015’deki “The China Effect on Global Innovation” raporunun önerisini tek cümle ile özetleyecek olursam: “Ufukta Endüstri 4.0 görünmeye başlarken, küresel rekabette önemli bir güç olmaya devam edebilmek için, Çin bir ‘inovasyon süngeri’ olmaktan, bir ‘inovasyon lideri’ olmaya evrilmelidir.”
Rapor, Çin’in verimli ve müşteri odaklı üretimde güçlü bir inovasyon temeli oluşturduğunu, bunu bilim ve mühendislik alanındaki inovasyonla tamamlaması gerektiğini vurguluyor. Çin hükümetinin geçen sene yayımladığı on yıllık planın (Made in China 2025) hedefi de McKinsey raporundaki öneriyle örtüşüyor.
Bu plan çerçevesinde, geçtiğimiz ay Çin, Almanya ile ortaklaşa dev bir yatırım başlattı: Shenyang bölgesinde “Çin-Alman Ekipman İmalatı Endüstriyel Parkı” (http://bit.ly/21u3J6X). Burada inovasyon odaklı Alman ve Çin firmaları, otomobilden akıllı makinelere, robotlara kadar akıllı ve inovatif üretim yapacaklar. Sadece akıllı fabrikalar inşa edilmiyor. Bu fabrikalardaki üretimi gerçekleştirebilecek yetenekleri yetiştirmek için, Çin ve Alman firmaları ortaklığıyla bir meslek yüksek okulu da oluşturuldu. Bunlara paralel olarak, Çin hükümeti kişi başına 300 dolar olan Ar-Ge kaynaklarını hızla artırıyor.
İşte burada çok kısaca aktardığım gelişmelere, Çin’in on yıllık planı olan “Made in China 2025” ile Almanya’nın Endüstri 4.0’ının evliliği deniyor.
Ülkemizde genellikle Çin sadece ucuz işgücü ile tanındığı için, burada iki karşılaştırma paylaşayım. İnovasyonda, Çin 141 ülke içinde 29. sıradayken, Türkiye 58. sırada. Kişi başına Ar-Ge harcamaları Çin’de 300 dolarken, Türkiye’de 200 dolar.