Endüstri 4.0, tekstile ilaç gibi geldi
Hugo Boss’un küresel bazda en büyük üretim tesisi olan İzmir tesisleri, 'Endüstri 4.0'ı merkeze alan stratejisiyle akıllı fabrika dönüşümünü hayata geçiriyor.
Üretim alanındaki 'Endüstri 4.0' ve akıllı fabrika dönüşümü, tüm dünyada endüstrinin odaklandığı bir konu. Bu süreçte tekstil sektöründe küresel markaların da maliyeti optimize etme ve üretim kapasitesini artırma amacıyla üretim tesislerini dünyanın farklı yerlerinden yeni yerlere taşıdıklarını görüyoruz. Uzun dönemde başarıyı yakalayabilmek için ‘Endüstri 4.0’ kavramını benimsemenin en doğru yaklaşım olduğuna inandıklarını vurgulayan Hugo Boss Tekstil Sanayi Bilgi Teknolojileri Grup Yöneticisi Erkut Ekinci, “Akıllı fabrika uygulamaları üretim verimliliği ve esnekliğini artırırken, kalite standartlarını da geliştiriyor. İzmir’deki dönüşüm sürecimiz bu vizyonun kanıtlanmış hâlidir” bilgisini verdi. Erkut Ekinci, İzmir’de kurdukları ‘akıllı fabrika’ konseptini anlatırken, Ar-Ge önceliklerini de paylaştı:
Akıllı fabrika için neden İzmir?
İzmir’deki Hugo Boss Tekstil Sanayi üretim tesisi, Ege Serbest Bölgesi’ndeki 65 bin m2 kapalı alanı, yaklaşık 3 bin 800 çalışanı, yıllık yaklaşık 900 bin takım elbise, 2 milyon gömlek ve 550 bin parça kadın giyim üretimiyle markamızın ana üreticisi. Grubumuzun dünyadaki en büyük üretim tesisi olma özelliğine sahip İzmir tesisleri, teknik bilgi ve inovasyon alanlarında da grubumuzun önemli bilgi kaynaklarından biri. Yüksek kalitede ürünler üreten ve bu ölçekte üretim yapan bir fabrikanın akıllı fabrika dönüşümünden orta ve uzun vadede yaratacağı katma değer, hem süreçlerimizin iyileştirilmesi hem yatırımın devamlılığı için önemliydi. 1999 yılındaki kuruluşundan bugüne tekstil sektörüne uygulamalarıyla örnek olan Hugo Boss İzmir olarak, 2015 yılının ortalarından itibaren 'Endüstri 4.0'ı merkeze alan yeni bir stratejiyle, sektörde mümkün olan en son teknolojinin kullanıldığı akıllı fabrika dönüşüm yolculuğuna başladık.
İzmir’deki fabrikanın 'akıllı' yapısı için ne gibi yatırımlar ve önceliklendirmeler yaptınız?
İlk olarak dijitalleşmeye odaklandık. Buradaki nihai amacımız; üretim tesisimizin dijital ortamda bir ikizini yaratmaktı. Öncelikle fabrikamızdaki tüm operatörleri Akıllı Veri Yönetimi (SDM) sistemlerine sahip tabletlerle donattık. Ardından, bu sürecin dokunmatik ekranlarda interaktif uygulamalarla yönetilmesine olanak sağlayan “Denetim Arayüzü” sistemini sahadaki müdürlerimizin kullanımına açtık. Bununla paralel olarak, fabrikanın etrafına dağılmış büyük ekranları ve uygulamaları içeren “Hat Arayüzü” sistemini tüm üretim hatlarının anlık takibi için kullanmaya başladık. Üretim hatlarındaki tüm parçaların yerlerini tespit eden Gerçek Zamanlı Tespit Hizmeti’ni (RTLS) de hizmete aldık. Tüm bu sistemlerin entegrasyonu daha çok veri toplamamıza, verileri daha anlamlı yorumlamamıza ve ihtiyaç halinde daha tutarlı ve hızlı tepki vermemize olanak sağlıyor. Tüm bu faaliyetlerle eşzamanlı olarak büyük veri ve yapay zekâ altyapımızı oluşturmak için çeşitli projeler yürüttük. Bu projeler arasından Akıllı Yapay Zekâ Yönetimi (Smart Artificial Intelligence Leadership-SAIL) projemiz, dünyanın önde gelen büyük veri ve yapay zekâ kurumlarından IDC’nin üretim teknolojileri kategorisinde birincilik ödülünü aldı. Hugo Boss İzmir’de sahada çalışan tüm üretim personeli, üretim ve bireysel verileri aktardıkları ve anlık olarak kurumsal birçok bilgiye ulaşabildikleri bin 600 tablet aracığıyla günde yüzbinlerce satır veri üretiyor. Bu verilerin anlamlandırılıp, görsel bilgi grafiklerine dönüştürüldüğü 42 adet 65 inch LCD ekran, tüm çalışanlarımızı anlık olarak verimlilik, kalite, yükleme performansı gibi belli başlı kilit performans göstergelerimiz (KPI) hakkında bilgilendiriyor. Birbiriyle ve merkezi sistemle sürekli bağlantı halinde olan dikiş makinalarının da bu iletişim ağına eklenmesiyle, dünyanın metrekare başına en yoğun Wi-Fi kullanılan kapalı alanlarından birini oluşturmayı hedefliyoruz.
Yazılım ekibiniz ve odaklanılan temel başlıklar hakkında bilgi verir misiniz?
Fabrikamızdaki dijital dönüşüm faaliyetlerimize başladığımızdan beri yazılım ekibimizi genişletiyoruz. Ekibimiz, web tabanlı sistem kurulumu konusunda önemli deneyimlere sahip. Zira web tabanlı sistem kurulumu sayesinde fabrikamızdaki farklı bileşenlerin birbiriyle iletişimini sağlıyoruz. Dönüşüm sürecinin başındaki çalışmalar sonrası ekibimiz, ses tanıma, büyük veri, görüntü işleme, yapay zekâ, sanal gerçeklik, arttırılmış gerçeklik, nesnelerin interneti, doğal dil işleme gibi konular hakkında bilgi birikimlerini artırmak için çeşitli Ar- Ge faaliyetlerine başladı. Bu yeni adım, akıllı fabrika dönüşümünü tamamlama yolunda en önemli aşamalardan biri.
Peki ya 2018 yılı gündeminiz?
Şu ana dek gerçekleştirdiğimiz uygulamalarla hangi alanlara odaklanmamız gerektiğini tespit edecek, tecrübe ve bilgi birikimi elde ettik. Üretim hatlarımıza arttırılmış gerçeklik ve sesli komut teknolojilerinin kullanıldığı uygulamaları şimdiden üretim hatlarımıza entegre ettik. Böylece 2018’de büyük veri ve yapay zekaya dayalı uygulamalara odaklanacağız. 2018 yıl sonu için hedefimiz; halihazırda geliştirmeye başladığımız yapay zekâ uygulamasını üretim hatlarımıza tamamen entegre etmek. Diğer taraftan, dil işleme teknolojisi ile çeşitli pozisyonlardaki ekip arkadaşlarımızın işlerini daha kolay yapmalarını sağlayacak dijital asistanlar yaratmayı hedefliyoruz.
Ar-Ge’ye ‘bütünsel’ bakış
“Ar-Ge faaliyetleri uzun dönemli rekabetçiliğe sağladığı katkı dolayısıyla akıllı fabrika dönüşümü sürecimizin ayrılmaz bir parçası. Makine üreticileri tekstil sektöründe bu alana yeterince eğilmiyor. 2016’da kendi Ar-Ge laboratuvarımız olan TeknoLab’ı kurduk. Burada kendi çözümlerimizi geliştiriyoruz. TeknoLab’ta ekibimiz halihazırda özgün robot ve otomasyon prototipleri geliştiriyor, dünyanın önde gelen robotik şirketleri ile işbirlikleri yürütüyor, uluslararası enstitü ve üniversitelerle ortak Ar-Ge projeleri gerçekleştiriyor.
Hugo Boss Solutions ise 'Endüstri 4.0' çerçevesinde teknolojik dönüşüm için kurduğumuz bir iç birim olarak başladı. Kurum içi ve tedarikçi projelerinde gösterdiği başarı sonrası diğer şirketlere de danışmanlık veren bir birime dönüştü. Zira bu dönüşümü gerçekleştirmek isteyen ancak nereden başlayacaklarını tam kestiremedikleri için desteğe ihtiyaç duyan firmalar var. Hem Türkiye’den hem dünyanın farklı ülkelerinden üreticiler için danışmanlık hizmeti veriyor, sadece tekstil firmalarını hedeflemiyor, farklı sektörlerdeki üreticilere de destek veriyoruz. Hugo Boss Solutions ekibi gelişim ve dönüşüm yolunda ilerleyen diğer kuruluşlar için üretim sistemleri mühendisliği, dijital dönüşüm, yalın üretim, kalite ve güvence sistemleri, saha yöneticileri gelişimi ve liderlik gelişimi konularındaki bilgi birikimimizi dışarıya açarak profesyonel danışmanlık hizmeti veriyor.”