Etkin ağ yönetiminde ilk adım ihtiyaçları doğru belirlemek
Günümüzün pek çok farklı marka ürünün bir arada çalıştığı karmaşık ağ yapılarının yönetimi, ancak bütünleşik çalışan akıllı ağ yönetim sistemleri ile etkin bir şekilde gerçekleştirilebiliyor. İnnova Teknoloji Çözümleri Direktörü Mehmethan Şişik de, bu doğrultuda öncelikli olarak hata yönetimini doğru bir şekilde yapmanın sonrasında hata yönetimi ile performans yönetimini birlikte takip edebilmesinin etkin bir ağ yönetiminin gereklilikleri arasında olduğu görüşünde. Şişik’e göre sonraki adımlar ise; ağ yapısındaki değişiklik, konfigürasyon ve uyumluluk gereksinimlerini otomatik hale getirmek ve nihayetinde yinelenen ve operatörler üzerinde ciddi bir iş yükü oluşturan rutin işleri otomatik hale getirmek olarak sıralanıyor.
Ağ yönetim yazılımının seçiminde gereksinimlerin tam olarak belirlenmesi gerekiyor
KoçSistem İletişim Teknolojileri ve BT Güvenlik Çözüm ve Hizmetleri Grup Yöneticisi Orhan Düz’e göre de ağ yönetiminin verimli ve etkin olarak yapılabilmesi için, öncelikli olarak ağ yönetim yazılımının seçimi sırasında gereksinimlerin tam olarak belirlenmesi atılacak ilk adım. Ağ yönetim yazılımlarının kapasiteleri arttıkça, yazılımların yönetiminin yapılması ve lisanslama modelleri karmaşık bir yapıya büründüğünü belirten Düz, değerlendirmelerine şöyle devam etti: “Yönetim yazılımlarının işletilebilmesi için gerekli kaynak planlaması ve organizasyon, bütçelendirme yönetiminin rahat yapılabilmesi için önem kazanmaktadır. Operasyon dışında kalan durumlarda yeni özellikler yazılıma eklendikçe test, pilot ve poc gibi çalışmalarla uygulamanın güncel tutulması önerilir. Şirket veya kurum içinde kullanılan diğer sistem yazılımlarıyla bütünleştirme, operatör ve adminlerden alınacak geri bildirimlerin değerlendirilmesi, ağ yönetim yazılımındaki verimliliği artıran unsurlardır.”
Öncelikle ihtiyaçların doğru belirlenmesi önemli
Netaş CTO’su Necmi Ön’e göre de etkili bir ağ yönetimi inşası için öncelikle ihtiyaçları doğru belirlemek gerekiyor. Bu kapsamda sadece günü kurtarmaya yönelik kısa süreli planlar değil, bütçe dahilinde, mümkün olduğunca uzun süreli planlama yapılması gereğine dikkat çeken Ön, şu değerlendirmelerde bulundu: “Seçilen ürünlerin desteklenebilir, yan sistemlerle uyumlu ve süreçlere dahil edilebilir olması son derece önem taşıyor. İlgili ürün bileşenleri temin edildikten sonra, sistemin en başarılı şekilde konuşlandırılıp, yönetiminin de minimum efor harcayarak yerine getirilmesi için, yönetilecek olan tüm sistemlerde bir standardizasyon tuttrulması, ağ yönetim sisteminin devreye alınması ve işletilmesi aşamalarında büyük kolaylık sağlıyor.” Symantec Türkiye Kıdemli Teknoloji Danışmanı Aydın Aslantaş’a göre de ağ yönetimini etkin tutabilmek için sadece taşıyıcı seviyede çalışan cihazların yönetimi değil, bu cihazlara bağlanan sistemlerinin de aynı ekosisteme dahil edilmeleri gerekiyor. Sorunun çözümünde daha etkin ve hızlı cevap verebilen bu yöntem ile olay yönetimi daha verimli olarak yapılabiliyor.
BT personeli, öncelikle neleri kontrol etmesi gerektiğini belirlemeli
Turcom Sistem ve Network Yöneticisi Haçik Mağden ise BT personelinin ağ yapısını etkin bir şekilde yönetebilmek için öncelikle neleri kontrol etmesi gerektiğini belirlemesi gerektiği görüşünde. Farklı markalardan oluşmuş bir ortamda tüm yapıyı konrol eden merkezi bir ağ ve sistem yazılımını verimli bir şekilde kullanmaya başlayarak ilk adımın atılması gerektiğini belirten Mağden, sözlerini şöyle sürdürdü: “Burada verimliden kastım yazılımın yapabileceği birçok özellik varken bunlardan yararlanılmamasıdır. Ardından doğru eşik değerler, ilgili cihazlara atanmalıdır. Oluşabilecek hatalarında yetkili personele iletilmesi için alarm mekanizması doğru kurgulanmalıdır. Son olarak bu işlemlerinin hepsinin belirli periyotlarla raporlanıp ilgili gruplara e-posta ile iletilmesi ve kayıt altına alınmasıdır. “
Ağ yönetimi operasyonunun öncelikli olarak ağın ve sunduğu hizmetlerin sürekliliğini sağlamak üzere şekillenmesi gerektiğini belirten Prolink Sistem Mühendisi Serhat Kahraman, bu nedenle en alt katmandan başlayıp kullanıcıya ulaşan en üst katmana kadar sırasıyla güçlü bir altyapının etkin bir ağ yönetimi için çok önemli olduğu görüşünde. Örneğin kablolamadan kaynaklanan bir problem durumunda sorunun çözümünü uygulama yazılımında veya işletim sisteminde aramak doğru bir yaklaşım olmayacağını belirten Kahraman, şu değerlendirmelerde bulundu: “Altyapının ve alt katmanlardaki tasarımın ideal olduğunu varsayarsak, ağın bileşenlerinin yönetilebilir olması ve ağın yönetiminde kullanacağımız araçların doğru bir şekilde belirlenmesi önem kazanır. Büyük ağlarda tüm cihazların yönetimi için merkezi bir yönetim yöntemi seçilmesi operasyonel maliyetlerde avantaj oluşturmaktadır. Diğer taraftan merkezi bir ağ yönetim sistemi seçimi, ağın bileşenlerinin aynı üreticiye ait olması veya olmamasına göre yönetim detayı açısından farklılık gösterebilir. Bu nedenle etkin bir ağ yönetimi için en önemli adımlardan biri de kullanılacak araçların ve uygulamaların ihtiyaçları kapsaması için ağ bileşenlerinin özelliklerine uygun bir platforma sahip olmaktır.”
365 günün 24 saati kesintisiz ve istenilen hızda erişilebilen bir ağın, iyi yönetilen bir ağ olarak adlandırılmasının doğru olacağını belirten Alcatel-Lucent Enterprise Türkiye ve Azerbaycan Teknik Satış Müdürü Adil Can, etkin ağ yönetimi için yapılması gerekenleri de şöyle özetledi: ”İhtiyaçların üzerinde bir işletim gücüne ve altyapıya sahip bir mimari düşünüldüğünde, sistem yöneticisinin erişim ihtiyacından dolayı 1433 portunu açtığında, erişim yetkisi kısıtlanmazken botnet olarak adlandırılan internet üzerindeki binlerce sunucu listesine girdiğinde ve teker teker SQL istekleri göndermeye başladığında; yaklaşık olarak sistemin yapısına göre değişkenlik gösterse de 5 ile 15 dakika arasında bütün mimari yapının ulaşılmaz duruma gelmesi kaçınılmazdır. Bu örnek aslında etkin bir ağ yönetiminin “tam bir yönetim döngüsü”yle oluşacağını ortaya koyar. Peki nedir bu yönetim döngüsü? Hata (Fault) yönetimi, ayar (configuration) yönetimi, kullanım ve faturalama (accounting) yönetimi ile performans ve güvenlik yönetimi olarak özetlenebilir. Bu yönetim döngüsünün herhangi bir katmanındaki zincirin gücü, zincirin en zayıf halkası kadardır prensibi ile tüm mimari etkilenmektedir.”
Vitel Manage Engine Ürün Yöneticisi Tuğba Ateş’e göre de başarılı bir ağ yönetimi için gerekli olan bileşenler iyi analiz edilmeli. Etkin bir ağ yönetimi için devamlı olarak kapasite kullanım ve performans analizleri yapılması gerektiğini belirten Ateş, etkin bir ağ yönetimi için yapılması gerekenleri de şöyle özetledi: “Kaynaklar doğru bir şekilde yönetilmelidir. Kapasite planlamaları yapılmalı ve yapılacak değişikliklerin meydana getirebileceği sonuçlar önceden hesaplanabilmelidir. Yetersiz kaynak konuşlandırılması kadar fazla kaynak konuşlandırılması da yapılan büyük hatalardandır. Bu durumun önüne geçmek için kaynak kullanımı yapacak bileşen ile kaynak doğru şekilde optimize edilmelidir. Ağın optimize olması hem ağ performansı açısından hemde kaynakların doğru kullanımı açısından oldukça önemlidir. Bize göre bir başarılı ağ yönetim sistemi bütünleşik yapıya sahip olmalıdır ve aşağıdaki bileşenleri içermelidir; 1- Ağ performans yönetimi. 2- Trafik analizi. 3- Konfigürasyon yönetimi. 4- ITIL tabanlı helpdesk ve envanter yönetimi. 5- Sunucu ve uygulama yönetimi. 6- Active Directory yönetimi. 7- Masaüstü yönetimi. Tüm bunlar ile tüm sisteminizin göstergeleri ve müdahale butonları elinizin altında olacaktır. Aksi taktirde ağınızı başarılı bir şekilde yönetmeniz mümkün olamayacaktır. Zira ölçemediğinizi yönetmezsiniz.”