EY Health Talks toplantısında üretken yapay zekâ uygulamalarına dikkat çekildi
Uluslararası danışmanlık şirketi EY (Ernst & Young) Türkiye tarafından sekizinci kez düzenlenen Health Talks toplantısı, sağlık ve yaşam bilimleri sektörünün liderlerini bir kez daha bir araya getirdi. Toplantıda, 2023 yılında sektörü etkileyen faktörler ele alınırken, 2024 yılıyla ilgili öngörüler paylaşıldı.
EY (Ernst & Young) Türkiye tarafından her yıl geleneksel olarak gerçekleştirilen Health Talks toplantısının bu yıl sekizincisi için bir araya gelindi. Toplantıya, EY Amerika Sağlık ve Yaşam Bilimleri Sektörü Lideri Dr. Arda Ural ile EY Türkiye Sağlık ve Yaşam Bilimleri Sektör Lideri T. Ufuk Erenbaşta olmak üzere, yerel ve uluslararası sağlık hizmeti, ilaç ve medikal teknoloji şirketlerinden üst düzey yöneticiler katıldı. Toplantıda sektörün makro ve mikro olarak değerlendirilmesinin yanı sıra, birleşme ve satın alma işlemleriyle ilgili veriler ve yapay zekânın sektöre etkisi gibi başlıklar ele alındı.
Sağlık ve yaşam bilimleri sektöründe son yıllarda yaşanan gelişmeleri ve 2024 yılına ilişkin öngörüleri paylaşan EY Amerika Sağlık ve Yaşam Bilimleri Sektörü Lideri Dr. Arda Ural şunları söyledi:
“İlaç endüstrisinin küresel çaptaki büyüklüğü şu anda yaklaşık 1 trilyon dolar değerindeyken, Amerika bu rakamın 400 milyar dolarlık kısmını oluşturuyor. Sektördeki birleşme ve satın alma rakamları 2012 yılından 2019 yılına kadar istikrarlı bir yükseliş gösterdi. Ardından pandeminin de etkisiyle yeni kaynak akışı sebebiyle hareketlenen sektörde 2019 yılından 2021’e kadar da çok fazla işlem gerçekleşti. Ancak, geçtiğimiz yıl itibarıyla pandeminin yarattığı yapay etkinin azalmasıyla birlikte şirket alım satım işlemlerinde düşüş söz konusu oldu. 2024 yılı ise daha iyimser şekilde başladı ve EY Firepower 2024 raporumuza göre bu olumlu ortamın devam edeceğini öngörüyoruz. Her sektörde olduğu gibi ilaç ve biyoteknoloji sektöründe de sürdürülebilir büyüme sağlamaya ihtiyaç var ve bu da yeni teknolojilerin, daha çok ufak girişimci firmaların atılımlarıyla mümkün görünüyor. Buna ek olarak, yapay zekâ operasyonel süreçlerde zaman ve emek tasarrufu sağlayarak üretkenliği artırıyor. Sektörde yapay zekânın, en fazla ilaç geliştirme aşamasında kullanım alanı bulmakla beraber başka uygulama alanlarında da önü açık görünüyor. Firmalar, yapay zekâ sayesinde iş geliştirme ve üretim süreçlerinde %60 – %70 oranında verim sağlama imkanına sahip olabilir.”
EY Türkiye Sağlık ve Yaşam Bilimleri Sektör Lideri T. Ufuk Eren ise şunları ekledi:
“Sağlık sektöründe yapay zekâ hayat kurtarıyor ve daha fazla hayat kurtarması için de büyük potansiyele sahip. 2023’te yapılan bir araştırmaya göre, Avrupa’da tıbbi hataların %30’u iletişim eksikliğinden kaynaklanıyor ve bu da hayati tehlikelere yol açan sonuçlar doğurabiliyor. Yapay zekâ, sağlık hizmetlerini iyileştirmek için doğru zamanda ve doğru bağlamda bilgi sağlayarak bu hataları önleyebilir ve hasta sonuçlarını iyileştirerek hayat kurtarabilir.
Buna ek olarak, yapay zekâ sağlık profesyonellerinin daha fazla bakım hizmeti sağlamasına olanak tanıyabilir. Örneğin, sağlık sağlayıcıları notları yazmak yerine hastalarla daha fazla zaman geçirerek mesleklerini daha verimli uygulayabilir. Ayrıca, sağlık ve sosyal bakım aktivitelerinin %36’sının yapay zekâ ile otomatize edilebileceği tahmin ediliyor. Bu üretkenlik artışı, 2030 yılında OECD ülkelerinde 3,5 milyon olarak öngörülen sağlık profesyoneli açığını ciddi şekilde azaltabilir. Yapay zekâ; yapılan işin, sağlık personeli ve hastalar arasındaki etkileşimin ve sağlık çıktılarının kalitesini artırabilir.
Bunların yanı sıra, yapay zekâ dijital sağlık altyapısını siber tehditlerden korumaya yardımcı olabilir. Sağlık sistemlerine artan bir şekilde siber saldırılar gerçekleşiyor ve bu saldırıların finansal kaybı 2025 yılı için 10,5 trilyon dolar olarak tahmin ediliyor. Yapay zekâ, bu tehditleri önden tespit edebilir ve sağlık sistemi altyapısındaki ihlallerle ilgilenmede şirketlere yardımcı olabilir. Ayrıca yapay zekâ yardımıyla, sağlık sektörü şu anda karar verme sürecinde kullanılmayan sağlık veri varlıklarının %97’sini değer elde etmek için kullanabilir hale getirebilir.”