Fibabanka Ar-Ge ve İnovasyon Müdürü Mustafa Ulus: “İLERLEMENİN TEMELİNDE BULUT TEKNOLOJİLERİ VAR”
“Ülkemizde ve dünyada bulut bilişim kavramı özellikle son yıllarda pandeminin getirdiği koşullarla birlikte önemini daha fazla ispatlamış oldu. Bankacılık sektöründe değişen müşteri beklentileri ve yazılım altyapıları tarafındaki gelişmeler ile ortaya çıkan kapasite ihtiyaçlarına hızlı ve esnek bir şekilde karşılık verebilme arzusu, bulut tarafındaki beklentileri üst seviyelere çıkardı. Şubesiz bankacılığa olan eğilim video bankacılık süreçlerini tetikledi ve şubeye uğramadan bir bankanın müşterisi olup birçok işlemi uzaktan gerçekleştirebilir hale geldik. Son dönemde yayınlanan yönetmelik taslağı ve oluşturulan çalışma grupları ise gösteriyor ki yakın gelecekte bu süreçte yapay zekâ destekli çözümler de kullanılmaya başlanacak. Verilmeye başlanan dijital bankacılık lisanslarıyla birlikte yurt dışında uzun süredir başarılı örneklerini gördüğümüz şubesiz bankalar da ilerleyen dönemde hayatımızda olacak. Açık bankacılık süreçlerindeki gelişmeler ve fintek ekosistemindeki büyüme sayesinde bankalar artık yepyeni kanal ve mecralarda, kurdukları iş ortaklıkları sayesinde ürün ve hizmetlerini sunabilir hale geldiler. Yatayda ortamın gelişmesi ile ilgili bu gelişmelere ek olarak dikeyde de hayatımıza birçok yeni teknoloji girmeye başladı. Bu yeni dünyanın donanım altyapısı gereksinimlerini ise konvansiyonel veri merkezi yaklaşımları ile karşılamak teknik anlamda kolay olmadığı gibi, bunun yüksek maliyetlere sahip olması da değerlendirilmesi gereken ayrı bir parametre olarak karşımıza çıkıyor.
Bankalar konuya regülasyonlar nedeniyle biraz daha mesafeli yaklaşsa da BDDK aslında bulut bilişime değil, verilerin yurt dışına çıkmasına karşı olduğundan birincil ve ikincil sistemlerin yurt içi lokasyonda konumlanması bekleniyor. Bu kısıtların sonucu olarak yerel pazarda mevzuata uygun şekilde hizmet veren ve bulut bilişim imkanlarından faydalanabileceğimiz veri merkezleri faaliyete geçmeye başladı. Bu aslında bir geçiş süreci ve bankalar ilk adım olarak kendi sunucu ve yazılım altyapılarını mevcut konumlarında buluta uyumlu hale getirmeye başladılar. Sonraki adımlarda gerek yurt içi gerekse regülasyonların elverdiği ölçüde yurt dışı lokasyonlardan alınacak bulut hizmetlerine geçişler daha pürüzsüz bir şekilde yönetilebilecek. Bulutun diğer bir artısı da kurumların yetkin personele olan bağımlılığını azaltması. Bir kurum nasıl personel ulaşım hizmetini dışarıdan alarak böyle bir uzmanlığı ve gerekli araçları kendi bünyesinde tutmuyorsa, veri merkezi işletimi için de temel faaliyet alanı bu olan kurumlardan destek alınması gerektiğini düşünüyorum. Bu sayede edinilen bilgi ve deneyimlerin sektör içinde paylaşılmasına da olanak sağlanabilir.”