Finansta yeni öncelikler
Finans ve bankacılık sektörü temsilcileriyle bilişim sektörü şirketlerinin üst düzey yöneticilerinin bir araya geldiği BThaber Platform etkinliğinde, sektöre yön verecek yeni eğilimler tartışıldı. Platformdan çıkan izlenimlere göre 2011 yılı bankacılık ve finans sektörü açısından oldukça hareketli geçecek.BThaber Platform etkinliklerinin 2011 yılındaki ilk toplantısı, 22 Mart’ta ‘Finans ve Bankacılık’ başlığında düzenlendi. Finans ve bankacılık ile bilişim sektörü şirketlerinden üst düzey yöneticilerin biraraya geldiği BThaber Platform etkinliğinde yeni trendler tartışıldı. Zirvenin açılış konuşmasını İnterpromedya İçerik Merkezi Müdürü Nuray Şuman yaptı. Artık geleneksel bir yapı kazanan BThaber Platform etkinliğine dikkat çeken ve şirket olarak 18 yıllık BT deneyimlerine vurgu yapan Şuman, platform toplantılarında gündemdeki konuları ele aldıkları bilgisini verdi. Gün boyu devam edecek etkinlikle hedeflerinin; finans ve bankacılık sektöründe çözüm önerilerini ele almak olduğunu söyleyen Şuman, finans sektörü ile ilgili şu verileri de açılış konuşmasında paylaştı:
“Bünyemizde yer alan Pazarlama Araştırma Merkezi’nin Aralık 2010’da yaptığı araştırmaya 143 adet banka, aracı kurum ve sigorta yetkilisi katıldı. Bu şirketlerin 2011 yılı yatırım öncelikleri sıralamasında felaket yönetimi çözümleri ve BT güvenliği, bulut bilişim, sunucu konsolidasyonu gibi konular öne çıktı. En az yatırım ise dış kaynak kullanımı olarak belirtilmiş. Sektör, yatırım için hazır ve mobil bankacılığı geliştirme konusunda çalışmalar var. Sosyal ağlarda pazarlama ve iletişim de öncelikler arasında.”
Müşteri memnuniyeti ön planda
Zirvede Accenture Kıdemli Yönetici Ortağı Dilnişin Bayel, ‘Pazardan Yansımalar: Yüksek Performansı Yakalayan Şirketler BT Alanında Nelerde Farklılaşıyorlar?’ başlıklı sunumuyla yer aldı. Accenture’ın dünya genelinde yaptığı ve 226 şirketin katıldığı araştırmayı rehber alan Bayel, araştırma sonuçları ışığında CIO’ların fark yarattığı belli noktaların ortaya çıktığına dikkat çekti. Bunlardan ilki; ihtiyari harcamalardan sağlanan değerin en üst seviyeye taşınması. Bu kapsamda süreç odaklı yapılara geçiş öne çıkıyor. İkincisi; BT portföyünde karmaşıklığın çokuluslu şirketlerde ve büyük şirketlerde öne çıkması. Bayel burada çok fazla uygulama olmasının ve paket çözümlere yönelik ilginin göze çarptığını belirtiyor. Üçüncü unsur ise daha fazla değer yaratmada verinin önemi. Bunu, “Veriyi hızlı ve doğru kullanabilmek, fark yaratmayı sağlamak önemli” sözleriyle açıklayan Bayel, şöyle devam etti:
“Finansal hizmetlerde müşteri memnuniyeti ve operasyonel verimlilik ön planda. Bu, krizin de önemli sonuçlarından biri. Finansal hizmetlerde zorunlu yatırımlar artıyor ve iyileştirmeler yapılıyor. En etkileyici sonuç ise, zengin veriyi en iyi biçimde yönetebilmenin önemli olması. Web tabanlı teknolojilerde gelişim var ve tedarikçi yönetiminde de web tabanlı uygulamaların gündeme alınması söz konusu. Mobil kanadında, çalışanların da mobil teknolojileri kullanması, e-eğitimin artışı ile artık içeriklerin mobile aktarılması önemli. Bulut tarafına ilgi var. Bankalar, KOBİ’lere bu yapıları kullandırabiliyor ve bulut bilişim, yatırım yapılacak bir alan. Çalışanlarla ilgili performans artırıcı çalışmalar da söz konusu. Temelde müşteri memnuniyeti ve maliyetlerin düşürülmesi ile, rekabet ön planda. CIO’lar da organizasyonların inovasyon hız ve yürütme yatkınlığında söz sahibi olmalı.”
Rekabet giderek artıyor
Zirvede, ‘Pazar Tartışıyor: Finans ve Bankacılıkta Güncel Teknolojilere Bakış’ başlıklı bir panel düzenlendi. Moderatörlüğünü BThaber Genel Yayın Yönetmeni Fatih Sarı’nın yaptığı panele PaperWork Satış Direktörü Gökhan Dikici, SAS Genel Müdürü Gökhan Nalbantoğlu, SEN EC Kurumsal Hizmetler Kurumsal Satış Müdürü Gülhan Ertürk Akgül ve BI Technology Yönetici Ortağı Muzaffer Yöntem katıldı. Banka şubelerindeki belgelere ve bunların dağıtık yapısına dikkat çeken Gökhan Dikici, “Tarayıcı başlığında çözümlerimiz ön planda ve bu yıl iş akışlarında bunlar yoğun olarak kullanılmaya başlandı” dedi. İş zekâsı ve CRM’de efektif yöntemler konusunda ise Yöntem şu bilgileri verdi: “Bankacılık sektöründe iş zekası ve CRM çözümleri itici güçtür. İK, satış pazarlama, CRM gibi değişik projelerde de bunlar kullanılıyor. İş zekası beklentileri bankalarda artıyor.”
Sektörde iş zekâsına bakışı değerlendiren Gökhan Nalbantoğlu’na göre istikrar bankacılıkta önemli. Özellikle rekabetin yoğun ve müşteri kazanmanın zor olduğu bir zamanda verim için strateji belirlemenin önemine dikkat çeken Nalbantoğlu’na göre, bankacılık sektörünü iş zekâsı çözümlerine yönlendiren sebep de bu. Nalbantoğlu’na göre, tüm bu yapıları kullanabilmek rekabetçiliğin temeli. Günümüzde bu coğrafyada finans sektörünün çok geliştiğini, bu BT yapılarını kullanan şirrketlerin rekabet avantajı elde edebildiğini söyleyen Gülhan Ertürk Akgül, müşteri verimliliğini artırmak ve rekabette öncelik için teknoloji yatırımının da şart olduğuna dikkat çekti. Akgül, 2011 ve 2012 yıllarında en çok bulut bilişim senaryolarının konuşulacağı, bu yapının öneminin artacağı yorumunu da yaptı.
Felaketlerde veri kurtarma yapısı konusunda Gökhan Dikici, sayısal ortamda belge arşivi oluşturmanın önemine, bu nedenle de bir arşiv kültürü oluşturmanın gerekliliğine dikkat çekti. İş zekasında yeni teknolojiler, Muzaffer Yöntem’e göre önemli bir değişimi ortaya koyuyor. “Geleneksel iş zekâsı çözümleri veriyi saklamak ve rapor olarak sunmaktı” diyen Yöntem, “Şimdi ise çok bileşen içeren bir akış var. İş zekasının tabana yayıldığı noktada basitlik önemli. Ayrıca mobilite de var. Yeni yapıda basitlik ve mobilite kaçınılmaz bir gereklilik” yorumunu yaptı.
Finans kurumlarının teknoloji uyumu sorusuna Gülhan Ertürk Akgül’ün yanıtı net oldu: “Bankalar bilişim lideri.” Sektörün teknoloji yatırımlarının büyüklüğüne dikkat çeken Akgül, sosyal medyaya yapılan yatırımları da hatırlattı. Akgül, “Türkiye genç bir ülke ve tüm sektörlerde bireysel erişim isteniyor. Yani aslında talebi biz yaratıyoruz” dedi. Basel 2 ile sektörü bekleyen unsurları ise Gökhan Dikici şöyle özetledi:
“Basel 2’de risk yönetimi ağırlıklı ve operasyonel bazı kriterler de var. Sahtecilik noktasında da önemli uygulamalar söz konusu. Ama Türkiye’de büyük bankaların çoğu bu yapıya zaten sahip. İş süreçlerine belge dahil etmek ve belge yönetimi daha ön plana çıkacak.”
Panelde son yorumu yapan Akgül, Japonya’daki depremden yola çıkarak, şunları söyledi: “Acil durum merkezi ihtiyacı arttı. Bankalar birer merkezi yapıya sahip, ama bunların dağıtılıp bir üçgen yapısını hayata geçirmeyi planlayan banka çok. Bunun için BT’den yararlanıyorlar. Biz de deprem ülkesiyiz. Planlı yatırımlar yapmak gerek ve biz, BT şirketleri olarak gerekli çözümleri sunmaya hazırız.”
Ödeme sistemlerinde devrim zamanı!
BThaber Platform’un son etkinliği de bir panel oldu. “Kullanıcı Gözüyle: Finans ve Bankacılıkta Güncel Bilişim Yatırımları” başlıklı panelin moderatörü, stratejik yönetim danışmanı Işık Aydın oldu. Katılımcılar ise Garanti Bankası Dağıtım Kanalları Birim Müdürü Barbaros Uygun, Yapı Kredi Mimari ve Ar-Ge Direktörü Bülent Erdemir ve Türkiye İş Bankası BT Mimari ve Güvenlik Bölüm Müdürü Sabri Gökmenler’di. Kurumsal BT uygulamaları konusunda konuşan Sabri Gökmenler, BT’yi yakından ilgilendiren bazı yönetmelik ve kanunlarla, sistemlerin denetim sürecine baz teşkil eden COBIT’in son birkaç yıldaki çalışmaları yeniden düzenlemelerine neden olduğunu belirtti. Gökmenler bir vurgu yapmadan geçmedi: “Eskiden reaktif çalışmak gerekirdi. Ama şimdi risk yönetimi bazında proaktif bir yapıya geçtik.”
Barbaros Uygun ise büyük müşteri gruplarına eski bankacılıktaki yapılarıyla hizmet vermenin mümkün olmadığına dikkat çekerek, alternatifleri masaya koyabilmenin önemine vurgu yaptı. Ödeme sistemleri konusunda ise Bülent Erdemir, kredi kartı dünyasındaki son gelişmelere dikkat çekti. Buna göre bankalar arasında bu konuda kârlılık düşüyor. Bunun da iki sebebi var: Gelişen ekonomik koşullar ve Merkez Bankası, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) gibi yapıların, kredi kartı pazarını da etkileyen kararları. Bankaların bu tabloda pozisyon alma çabası içinde olduğuna dikkat çeken Erdemir, ödeme sistemlerinde devrim beklentisini şöyle anlattı: “Gelecek; telekom ve kredi kartları işbirliğinde olacak. Taksit ve puan yapısı devam ederken, operatörlerin sağladığı faydalar da tüketiciye yansıyacak. Kredi kartını NFC teknolojisiyle cep telefonuna bütünleşik hale de getireceğiz. Bunun önündeki ilk engel, uygulamalar için NFC’ye uygun telefonların olması gerekliliği. Ama Turkcell ile bu konuda çalışmamız var. Bu konuyu yaygınlaştırmayı hedefliyoruz. Ödeme sisteminde bir sonraki bomba; cep telefonlarının aynı kredi kartı gibi kullanılması olacak.”
Şubelerin değişen yapısı
Mobil hizmet talebinin büyüdüğüne dikkat çeken Erdemir, çok yakında coğrafi konumlandırma sistemlerinden yararlanarak sunacakları bir sürprizin de müjdesini verdi. 2011’de yeni şube yatırımlarında alternatif kanalların kullanımı ve çoklu kanal erişim politikasının seyri konusunda Barbaros Uygun da değişen bir yapıyı şu sözlerle tanımladı: “Lokasyon tabanlı bilgiyi, sosyal medya platformları ile davranışsal bilgileri elde etmek mümkün. İzinli pazarlama ile pazarlama dünyası değişiyor. Şubeleşme ile büyüme yine olacak. Ama alternatif kanallara yatırımlar şubeleşme yatırımlarından daha hızlı olacak. Her kanalın kullanıcısı ve kullanım niteliği farklı. Mobil ve internet yoluyla bankaya dokunma sıklığı artınca marka bağlılığı yaratıyor. Bu, şubenin işini kolaylaştırıyor. Marka bağlılığı artan müşteri, şubelere katma değerli ürün ve hizmet için yöneliyor. Şubeler böylece verimli çalışıyor ve müşteri kalıcılığı artıyor.”
Sigorta sektörünün önde gelen şirketlerinden Anadolu Sigorta içinde başlayan değişim projesinin amacı sigorta sektöründeki yoğun rekabette daha güçlü bir şekilde yer almak ve şirketin pazardaki öncü pozisyonunu sürdürmekti. Bu bağlamda gerçekleştirilen projelerden biri de BI Technology ile birlikte yapılan Rota projesi oldu. Projedeki amaçlarından en önemlisinin acentelerin raporlama ihtiyaçlarını etkin, kolay ve hızlı şekilde karşılama imkânı elde etmek olduğunu anlatan Deren Koçdemir, şunları söyledi: “Projeye başlarken öncelikle pilot acenteleri belirledik. Acentelerden bir grubu bize çözüm sunmak isteyen BT şirketlerinin demolarını yaptığı toplantıya davet ettik. BI Technology’nin demosundan tüm acentelerimiz çok etkilendi. Sunum ve demo yapacak başla şirketler de olmasına rağmen acentelerimiz özellikle BI Technology’in çözümünü seçmemizde ısrar etti. Biz de BI Technology ile çalışmaya başladık. İki hafta içinde 50 pilot acente belirledik. BI’yı seçme kriterlerimiz proje süresi, fonksiyonalite, kullanabilirlik-görsellik ve bakım-teknik destek oldu. Tüm bu kriterleri BI Technology fazlasıyla karşılıyordu.”
BThaber Platform etkinliğinin bir başka başarı hikayesi de INGBank’ın Siemens EC ile gerçekleştirdiği bütünleşik haberleşme sistemi projesiydi. Projeyle ilgili bilgi veren Hüseyin Sivri, Türkiye’de 335 şube ve 6000 bin çalışan ile hizmet veren INGBank’ta ölçeklenebilir altyapının kendileri çok önemli olduğunu belirterek bütünleşik haberleşmenin de bunun önemli bir parçası olduğunu dile getirdi. Siemens EC ile gerçekleştirdikleri proje ile tek bir sistem üzerinde 100 bin aboneye kadar ölçeklenebilir bir yapıya sahip olduklarını belirten Sivri, “Birleşik mesajlaşma, SIP telefonlar, DECT sistemleri, OCS bütünleştirmesi, merkezi softswitch, açık arayüzler gibi bileşenleri barındıran projede, 30 şube ile başladık ve uygulamamız 335 şubeye yayıldı” diye konuştu.
BThaber Platform etkinliğinin ilk başarı hikâyesi örneği Coface Sigorta’nın PaperWork ile gerçekleştirdiği arşiv ve doküman yönetim sistemi projesi oldu. 2007 yılından bu yana Türkiye’de kredi sigortası alanında faaliyet gösteren uluslararası şirketin Türkiye Ofisi’inde gerçekleştirilen projeyi Coface Sigorta Bilgi Sistemleri Veri Tabanı Bölüm Başkanı Aslan Pinhas, nedenler, süreç ve kazanımlar ekseninde oluşturduğu sunumuyla katılımcılara aktardı. Artan belge sayısı, fiziksel saklama zorluklarından oluşan ana nedenlerle arşiv ve bu projeye karar verdiklerini belirten Pinhas, karar aşamasında ise kendileri için kullanım kolaylığı, kullanıcı arayüzü, kurulum ve ayarlama süreleri, ilk yatırım ve işletme maliyetleri, lisanslama modeli, donanım altyapı gereksinimleri ve yerli ürün konularının kendileri için önemli kriterler olduğunu belirtti. İlk yatırım, işletme ve kolay adaptasyonun önem kazandığını vurgulayan Pinhas, “Ayrımlama, düzenleme ve indeksleme ile başlayan projede analiz, uyarlama, kullanıcı eğitimleri, teknik destek, sürüm güncellemeleri ve iyileştirme toplantılarını kapsayan proje süreçlerini geçirdik” dedi.
BThaber Platform’da öğleden sonra gerçekleşen başarı hikayelerinden biri SAS’ın gerçekleştirdiği sunum idi. Sunumu gerçekleştiren SAS Analitik CRM Kıdemli Danışmanı Rakela Semoil, “Verimli kampanyalarla müşterinizi yakalayın” başlığıyla sunumunu yaptı. Öncelikle SAS hakkında kısaca bilgi veren Semoil, bankacılık ve sigorta sektörüyle yakın bir işbirliği içinde olduklarını, Türkiye’de bu sektörde önemli referanslarının olduğunu anlattı. Yeni bir müşterinin oluştuğunu kaydeden Semoil, şunları söyledi: “Yeni müşteri çok kanallı, kanallar gittikçe artıyor. Kişiselleştirilmiş teklifler istiyor. Müşteri aynı zamanda üretici konumunda da. Bankalar bu yeni müşteriye hazır olmalı. Analitiğin müşterinin anlaşılmasında ve aksiyon alımında kullanılması kritik. Tüm kanalların bütünleşik olduğu bir kampanya yönetimi çözümü gerekiyor. Kampanya yönetiminin merkezi olması da önemli. SAS Marketing Optimization çözümü kampanya yönetimi ile kanallar arasına giriyor ve en optimum çözümü müşteriye öneriyor.”
Bomgar, 2003’de ABD’de kurulmuş bir şirket. 52 ülkede 5 bin müşteriye hizmet veren Bomgar, ABD’nin en hızlı büyüyen altıncı BT şirketi de olmuştu. Promesa ise Bomgar’ın iki yıldan bu yana Türkiye çözüm ortağı. Promesa Bilgi Teknolojileri Genel Müdürü Can Cihan Hırçın, yaptığı sunumda TEB’de Bomgar ile gerçekleşen proje hakkında bilgiler verdi. TEB’in Türkiye’deki 6. en büyük özel banka olduğunu anımsatan Hırçın, TEB’in uzak destek sürecini Bomgar ile yönettiğini dile getirdi. TEB’in projeden önce daha iyi bir destek yönetimine ihtiyaç duyduğunu, TEB’in Bomgar ile yürüttüğü proje sonunda önemli kazanımlar elde ettiğini söyleyen Hırçın, bunları şu şekilde sıraladı: “Dışkaynak kullanımını denetlemek, yüksek güvenlik, verimlilik artışı, sanallaştırma imkânı, üçüncü parti taşıyıcı olmaksınız erişim imkânı.”
BThaber Platform’da son başarı hikâyesini Sigma Danışmanlık Proje Yöneticisi ve Kıdemli Danışmanı Fatih Güneş paylaştı. “Etkin gider yönetimiyle verimliliğin artırılması” başlığıyla sunumu gerçekleştiren Güneş, öncelikle Sigma Danışmanlık hakkında kısa bilgiler verdi. Sigma’nın son 5 yılda yüzde 500 büyüyen bir BT şirketi olduğunu söyleyen Güneş, banka sektörüne özel web tabanlı iş çözümleri sunduklarını belirtti. Güneş, çözüm yelpazelerinin uçtan uca olduğunu belirtirken, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bankacılık alanında önemli referanslarımız var. Bunlardan biri de Ziraat Bankası. Ziraat Bankası’nda gerçekleştirdiğimiz projede 30 kişilik bir ekiple yer aldık. Ziraat Bankası da ciddi bir ekiple projede yer aldı ve projeye büyük önem verdi. Süresi kısa ama kapsamı büyük bir proje gerçekleştirdik. Hedeflerimiz bütünleşik uygulama, tutarlı raporlama, varlık hayat döngüsü, kişi bağımsızlık ve etkin gider yönetimine ulaşmaktı, bu yönde kazanımlar elde etmekti.”