GAFA denetimine doğru…
Facebook’un, yönelen şikayetleri nihayet ciddiye alarak “mahremiyet” uygulamasını değiştirme kararı, acaba derde deva olacak mı? NewYorker dergisinin çizeri Farley Katz’ın, 8 Mart’taki karikatürü, çizim olarak başarısız bir karalama, ama altyazısı güçlü bir mesajdı: “Facebook değişiyor. Artık bundan sonra paylaşmak mahremdir. Savaş, barıştır. Özgürlük, köleliktir. Cehalet, kuvvettir.”
Bu cümlelerin son üçü -bilenlerden özür dileyerek- George Orwell’in 1984’ünden alınma sloganlar. ABD’de liberal aydınların fikir dergisi NewYorker’daki karikatür, en azından bu kesimin düşüncelerine tercüman oluyor: Facebook’ta “değişen” bir şey yok. 1984’teki Büyük Biraderliğe devam edecek.
Ama, sadece Facebook değil, bütün GAFA grubunun (Google, Apple, Facebook, Amazon) “bırakın istediğimizi yapalım, bırakın istediğimiz gibi geçelim” dönemi artık yavaş yavaş kapanacak. Birkaç hafta önce bu sayfalarda okuduğunuz “GAFA’ya vergi yolda”, gerçekleşiyor: Fransa, dünyada en az 750 milyon Euro ve Fransa’da 25 milyon Euro geliri olan “fazla” büyük dijital şirketlerden yüzde 3 vergi alacak. Hükümet bundan, yılda 500 milyon Euro vergi geliri sağlayacak. İngiltere de vergi oranını yüzde 2 yaptı. 2020 Nisan’ından itibaren yürürlüğe girecek. AB çapında bir vergi düzenlemesi de arzu ediliyor ama 28 ülkenin evet demesi zor.
Radikal öneriler de yolda… ABD 2020 Başkan aday adayı Massachusetts senatörü (elbette Demokrat Partili!) Elizabeth Warren ise daha da “cesur” şeyler söyledi: “GAFA’yı bölüp parçalayalım.” (Amerikan telefon tekeli AT&T’nin 1984’de şirketlere bölünmesi gibi)
Warren dedi ki: “Bugün büyük teknoloji şirketleri çok fazla güçlü. Bu güçlerini ekonomimiz, toplumumuz, demokrasimizi etkilemek için kullanıyorlar. Bu şirketler rekabetin üzerinden silindir gibi geçiyorlar. Kişisel verilerimizi kâr amacıyla kullanıyorlar. Oyun alanlarına kimseyi sokmuyorlar. Böylece, küçük işletmelere, girişimlere zarar veriyor, inovasyonu öldürüyorlar. İşte bu yüzden Hükümet, rekabeti artırmak amacıyla, büyük ve temelli kararlar almak zorunda. Bu kararlar arasında Amazon, Facebook ve Google’ın şirketlere bölünmesi de olacaktır. Eğer şirket olarak büyüyorsan, rakiplerini yeme hakkın olmamalı.”
Atlantik’in öte yakasında İngiltere’de ise Lordlar Kamarası İletişim Komisyonu’nun yayınladığı 85 sayfalık “Dijital Dünyada Denetim” (Regulating in a Digital World) raporunun tek cümleyle özeti: “Bize ve diğer hükümetlere, bu dijital sektörü denetleyecek bir üst kurul gerekli.” Komisyon bu sonuca, masa başında sohbet ederek varmamış. Rapora destek olarak, bir de “Kanıtlar” cildi yayınladı: Tam bin 376 sayfa (rakamla: 1,376 !). Bu ciltte, Airbnb’den Facebook’a, Google’dan Microsoft’a kadar şirketler, akademisyenler, STK’ların görüş ve yorumları yer alıyor. Bunları okumak, rapordan daha ilginç.
Avrupa Komisyonu da geri kalmadı: İsim vererek “Facebook, Google ve Twitter, yalan/kasıtlı haberle mücadele vaadlerini tutmuyor” dedi. AB Komisyonu Başkan Yardımcısı ve Dijital Tek Pazar’dan sorumlu bakan Andrus Ansip, “Mayıs’ta yapılacak Avrupa Parlamentosu seçiminde bu üç şirketin, seçim güvenliğini korumak için daha çok çaba harcaması gerektiğini” açıkça söyledi.