Geleceğin reçetesi: İleri Analitik
Türkiye’nin lider markalarına dijital dönüşüm hizmetleri sunan KoçSistem, “Geleceği Keşfet” mottosu ile şirketlerin toplam değer zincirlerini dijitalleştirmeyi hedefliyor.
Geleceği ileri analitik ile keşfetme felsefesini tüm çözümlerinde uçtan uca kurgulayan KoçSistem; Endüstri 4.0 odağında IoT, büyük veri ve ileri veri analitiği, güvenlik, bulut ve entegrasyon alanlarını bütünsel bir bakış açısıyla değerlendiriyor.
Bugünün köklü şirketleri, yakaladıkları sürdürülebilir başarıyı aslında vizyoner bakış açılarına ve değişime uyum sağlama yeteneklerine borçlu. Geleceğin köklü şirketlerini ise şimdiden zorlu bir sınav bekliyor. “Teknolojik gelişmelere adapte olup dijitalleşen şirketlerin yarışta bir adım öne geçtiklerini görebiliyoruz” yorumunu yapan KoçSistem Genel Müdürü Mehmet Ali Akarca’nın dikkat çektiği gibi, kurum kültüründen insan kaynaklarına, yatırım hamlelerinden yeni iş modellerine kadar tüm alanlarda “dijital” düşünebilme kabiliyeti, artık klasik iş yetkinliklerinden daha fazla önem taşıyor. Türkiye’nin ise özellikle küresel ekonomiye entegre finans, bankacılık, telekom, perakende, otomotiv gibi birçok sektöründe dijitalleşme yatırımlarının ivme kazandığını görüyoruz. Endüstri 4.0’ın KoçSistem için sadece fabrikadaki üretim hattını ifade etmediğinin altını çizen Akarca, bu yorumunu “Tarladaki domates üretimini, çay alımını dijitalleştirmeyi, mağazalardaki vardiyaların analitik çözümlerle organize edilmesini de Endüstri 4.0 kapsamında değerlendiriyoruz” sözleri ile örnekledi. Asıl olanın değer üretmek olduğunu, toplam değer zincirinin tamamının dijitalleşmesi gerektiğini vurgulayan Akarca’nın belirttiği gibi, bu yönüyle üretimi etkileyen ve üretim yönetimini tetikleyen tüm çevresel unsur ve süreçlerin yenilenmesi ve akıllı hale getirilmesi şart. KoçSistem olarak yenilikçi teknolojilerle süreci hızlandıracak önemli adımlar attıkları bilgisini veren Akarca, stratejilerini, hedeflerini ve önceliklerini paylaştı:
Endüstri 4.0 odaklı çalışmalarınız hakkında bilgi verir misiniz?
KoçSistem olarak finans, telekom, perakende, enerji, dayanıklı tüketim, otomotiv, kamu, sigorta ve daha birçok farklı sektörde sunduğumuz çözümler, markalarımızın Endüstri 4.0 rotalarını belirginleştiriyor. Bu anlamda küresel rekabette Türk ekonomisine kayda değer bir direnç de kazandırıyoruz. Ülkemizi çağın ilerisine taşımak ve küresel rekabetçi konumunu pekiştirmek için dijital dönüşümü çok iyi kavramak ve tüm kurumlarımızla bu dönüşümü hayata geçirmek gerektiğini düşünüyor, tüm çalışmalarımızda da bu temel hedefi gözetiyoruz.
Şirket ve kurumların bu dönüşüm süreçlerine hazırlanması adına nasıl bir destek sunuyorsunuz? Dönüşüm ile birlikte elde edilen rekabet avantajları neler oluyor?
KoçSistem, dijital dönüşümü hedefleyen müşterilerine, IoT, ileri veri analitiği, dijital işgücü, güvenlik, ağ, sistem entegrasyon ve iş çözümleri çerçevesinde pek çok yenilikçi çözüm ve servis sunuyor. Günümüzde rekabet ‘veriden değer elde etmek’ ekseninde şekilleniyor. Veri kaynaklarının alabildiğine zenginleştiği bu dönemde nesnelerin interneti bütün dünyada şirketlerin en fazla yatırım yaptığı teknolojilerden biri. Bu yönüyle geleceğin yol haritası aslında ileri analitikte yatıyor. Boston Consulting Group’a (BCG) göre, küresel IoT pazarının 2020’da 250 milyar avro, 2023’te ise 575 milyar avro büyüklüğe ulaşması bekleniyor. Şu anda 15 milyardan fazla cihaz internete bağlı çalışırken, 2020’de toplam IoT cihaz sayısının 31 milyar adet olması bekleniyor. 2020’ye geldiğimizde, dünyada üretilen tüm verinin en az yüzde 40’ı IoT cihazlarda yer alan sensörlerden kaynaklanacak. Önümüzdeki beş yıl içinde gerçekleştireceğimiz projeler kapsamında 150 milyon sensörü yönetmeyi hedefleyen KoçSistem olarak, IoT yönetim çözümü Platform360, platforma entegre olabilen ileri veri analitiği uygulamaları ile büyük veri yönetimini şirketler için kârlılığa dönüştürüyoruz.
Sunduğumuz ileri analitik çözümler kurumlarda zorlu iş sorularına cevap vermek, ileriye dönük önleyici tahminleme yapmak, veriden değer yaratmak ve anlamlandırmak gibi çeşitli amaçlarla kullanılıyor. Fiyatlandırma, risk analizi, talep tahminleme gibi karar vermeyi gerektiren daha birçok görev için bu çözümlerin işletmeler açısından büyük değeri var.
KoçSistem’in iştiraki olarak kurulan KoçDigital’in dijital dönüşüm vizyonundan bahseder misiniz?
Kurumlara başarı odaklı değer paylaşım modeliyle hizmet veren KoçDigital’i IoT ve ileri analitik alanlarında müşteri taleplerine daha odaklı yanıtlar verebilmek amacıyla kurduk. Bu genç ve dinamik teknoloji şirketimiz, dünyanın sayılı danışmanlık şirketlerinden Boston Consulting Group iş birliği ve yüzde 100 KoçSistem iştiraki olarak Ekim 2018’de faaliyete geçti. İhracat ve markalaşmanın önemi paralelinde, KoçDigital ile bir hedefimiz de BT alanında hacimli ihracat yapan şirketlerden biri olmak, ülke ekonomisine katma değer sağlamak. Bu çerçevede Doğu Avrupa, Bağımsız Devletler Topluluğu ve Orta Doğu gibi komşu bölgelerdeki 32 ülkede farklı sektörlerden şirketlere ileri analitik ve IoT teknolojilerinden faydalanarak iş çözümleri sunuyoruz. Dijitalleşmenin gerek teknoloji araçları gerekse yetkin işgücü ile kendi ekosistemini yarattığını da görebiliyoruz. Bu çerçevede büyük veriden iş değeri yaratabilecek analitik zekâ ve yetkinliklere sahip insan kaynağı bizim için çok önemli. Özellikle ileri analitik ve IoT gibi konularda uzman yetiştirmek amacıyla, KoçDigital ile eş zamanlı olarak KoçDigital Akademi’yi de hayata geçirdik. Bunun için de Boston Consulting Group ile iş birliği yaparak küresel bilgi birikimi ve tecrübeyi Türkiye’ye taşıdık.
Platform360, belirttiğiniz bu dönüşümde nasıl bir konuma sahip?
Bu alana uzun soluklu yatırım yaparak, Iot ve ileri analitik odağında kurduğumuz yeni şirketimiz KoçDigital’in çözümü nesnelerin interneti platformu Platform360 ile özellikle üretim sektöründeki şirketlerde uçtan uca IoT yönetimi ve bağlı analitik uygulamaları kurgulayabiliyoruz. IoT cihazlarında kullanılan sensörler ile gerçek iş süreçlerinin dijital ortamda bire bir yönetimini sağlayan dijital ikizleri (Digital Twins) oluşturuyor, bu çerçevede üretim hatlarında üretim ve iş operasyonları ile bağlantılı tüm akan veriyi (datastream) sensörler yardımıyla izleyebiliyor, veriyi, iş kararları için anlamlı bilgilere dönüştürüyoruz.
KoçDigital, IoT platformu Platform360 ile dijital ikizlerin bir örneğini Türkiye’nin en büyük otomotiv üretim fabrikalarından birinde gerçekleştirdi. Bu fabrikada kullanılan robotlardan, insanların yaptığı montaj işlerine kadar 2 bin 200’den fazla istasyonda oluşan iş hareketlerini sensörler yardımıyla izleyebiliyor, 250’den fazla PLC’den 450 bin farklı veri toplayabiliyoruz. Böylece Platform360 üzerinde toplanan verilerden yola çıkarak, istasyon veya hat bazında hatalar, üretim hattında bulunan varlıkların çalışma süreleri, seçilen hat ve varlık bazında en çok karşılaşılan hatalar, bu hataların detayları, hataların toplam oluşma süreleri ve toplam oluşma adetleri tespit edilebiliyor. Bu da iş verimliliğini önemli düzeyde artırıyor.
KoçSistem’in IoT odaklı diğer çözümleri neler ve sektör bazında nasıl faydalar sağlıyorlar?
Yaratıcı çözümlere konu olan ileri veri analitikleri iş süreçlerini mükemmelleştirme arayışında olan kurumlara önemli faydalar sağlıyor. Bu kapsamda geliştirdiğimiz bir diğer çözüm olan Vardiya Robotu; işletmelere aynı sayıda çalışan ile daha verimli çalışmayı sağlarken, çalışan maliyetleri, minimum kişi sayıları, minimum ve maksimum çalışma saatleri, mola süreleri gibi birçok parametreye göre simülasyonlar oluşturabiliyor. İleri veri analitiği konusunda bir başka örnek olayda, 78 farklı model araca ve çeşitli kiralama seçeneklerine sahip bir araç kiralama kurumunda bin 326 farklı tahminleme gerçekleştirilerek, aylık araç grubu satış dağılımı analizlerini gerçekleştirdik. Bu tahminlemelerin kullanımı arttıkça, şirket de orta ve uzun vadeli kiralama planlarını gerçeğe en yakın şekliyle yapabiliyor. İş çözümleri ekseninde geliştirdiğimiz KoçSistem Dijital İşgücü (RPA) çözümümüz başta finans olmak üzere pek çok sektörden müşteriye hizmet veren KoçSistem Veri Merkezi’nde de kullanılıyor. Bu çözümle daha önce ciddi maliyet ve kaynak gerektiren birçok iş kaleminde çok kısa bir sürede iki kat yüksek verim aldığımıza da dikkat çekmek isterim. Aynı zamanda, müşterinin iş ihtiyaçlarına yönelik pek çok büyük yazılım projesini de hayata geçiriyoruz. Yazılım robotları ve Pixage’ı bir arada kullandığımız yeni nesil perakendecilik uygulamaları kapsamında önemli bir otomobil markasının bayilerinde gerçekleştirdiğimiz uygulama ile müşteri deneyiminden yola çıkarak, kuruma önemli artı değerler sağlıyoruz. Sayısal yayıncılık ürünümüz Pixage ve içinde yer alan araç konfigüratörü uygulaması ile bayi showroom’unu ziyaret eden müşteriler, satın almak istedikleri araçların renk, versiyon ve aksesuar gibi birçok seçeneğini ekran üzerinde isteklerine göre seçerek, aracın son görüntüsünü üç boyutlu ve fotoğraf gerçekliğinde görebiliyorlar. Kendi aracını bu şekilde yapılandıran müşteriler, araçlarının son halini hem görsel olarak görebiliyor hem bilgileri ile kendilerine e-posta atabiliyor, böylece tekliflerini oluşturmuş oluyorlar. Tüm bu konfigürasyonlar aynı zamanda yönetime de raporlandığından hangi showroom’da hangi araçların ne gibi özelliklerle oluşturulduğu bilgisi, satış ve pazarlama departmanı için değerli bilgiler içeriyor.
Finans, üretim, otomotiv, perakende, savunma gibi sektörlerin dijital dönüşümünü nasıl değerlendiriyorsunuz?
Dijitalleşmeyi en çok benimsemiş olan bu sektörlerde profesyonellerin konuyu artık taktik adımlar olarak değil, dijital dönüşüm stratejisi olarak ele almalarından memnuniyet duyuyoruz. Dijital dönüşümde iyi örneklerin artışı ve yeni kuşakların katkısı ile bu farkındalık kısa sürede sektörlerin tamamına yayılacaktır. Özellikle bankacılık sektöründe operasyon ve süreç yönetiminden, müşteri memnuniyetinin en önemli göstergesi olan temel bankacılık hizmetlerine kadar hemen her aşamada KoçSistem’in dijital hizmet ve ürünleri müşterilerimizin dijital bankacılık çözümlerinde rekabetçi katkılarımız bulunuyor. Türkiye’de dijital bankacılık hizmetlerine erişen milyonlarca banka müşterisi, KoçSistem’in yenilikçi uygulamalarını kullanıyor. Bankacılık sektöründe ayrıca veri merkezi yönetimi ve siber güvenlik alanlarında gelişmiş yetkinliklerimiz ve yenilikçi teknolojilerimiz ile birçok çözüm sunuyoruz. Perakende sektöründe ise bayi yönetim sistemleri, uçtan uca mağaza yönetimi ve müşteri etkileşimi, işgücü optimizasyonu, mobil uygulamalar ve çağrı merkezi yönetimi gibi alanlarda markaların müşteri deneyimlerini zenginleştiriyoruz. İçinde yer aldığımız grubun bu sektördeki güçlü varlığı ve uzun yıllara dayanan KoçSistem iş pratikleri ile dijitalleşmeyi hızlandırıyoruz. Perakende sektörünün lider markalarına verdiğimiz dijitalleşme hizmetiyle Akıllı Perakendecilik konseptini yaygınlaştırıyoruz. Otomotiv sektörü değer zincirinin de üretim, satış ve satış sonrası, çalışma ortamı gibi her aşamasında etkili çözümlere sahibiz. Ana sanayiinin belli başlı markalarının çeşitli iş süreçlerinde KoçSistem dijital dönüşüm hizmetleri ile çarpıcı iyileşmeler yakaladığımızı söyleyebilirim. Dijital tarım uygulamalarında da önemli mesafeler kat ettik. Yenilikçi teknolojileri tarımsal üretimle buluşturduğumuz projelerde kayda değer verimlilikler sağlıyoruz. Türk çiftçisinin yakından tanıdığı bir traktör markası için hazırladığımız mobil asistan hizmeti ise her gün tarlasına traktörü ile giden çiftçiyi, ihtiyaç duyabileceği hemen her konuda bilgilendiriyor. Şimdi çiftçilerimiz, günlük hava durumundan il bazında mahsul ve petrol fiyatlarına, araç servislerinden bakım planlarına kadar ihtiyaç duyabileceği ve gerçek anlamda işlerine yarayan her türlü bilgiyi anlık olarak mobil telefonlarından alabiliyor. KoçSistem Mobil Çiftçi uygulamamızı dokuz ay gibi kısa bir sürede 5 bine aşkın çiftçinin kullanmaya başlaması, tarımda böyle bir hizmete olan ihtiyacın ne boyutta olduğunu gösterdi. Sonuç olarak dijital dönüşüm şirketlerde iş kültürü haline gelirken, sağladığı faydalar da daha açık biçimde ortaya çıkıyor. KoçSistem de bu sektörlerdeki başarı öyküleriyle Türkiye ekonomisinin dijitalleşmesini ivmelendirmek üzere katkılarını sürdürecek.
Bölgede kapsama alanımızı daha da genişleteceğiz!
KoçSistem; sadece dijital dönüşümü yaşayan değil “yaşatan”; kurumların inovatif çalışmalarını destekleyerek dijital dünyanın bir parçası olmalarını sağlayan “yol arkadaşı” olarak kendini tanımlıyor, ürün ve hizmetlerini geliştirirken sadece Türkiye pazarı için değil, yurtdışında da fark yaratacak ürün ve hizmetlere odaklanıyor. Geliştirdikleri katma değerli ürün ailesi, akıllı şehirler, Endüstri 4.0 trendlerine uygun çözümler, 50’ye yakın iş ortaklığı, hayata geçirdikleri katma değerli iş ortaklıkları ile dijitalleşmek isteyen Türkiye ve bölgedeki şirketlere en son teknolojileri sunduklarını vurgulayan Mehmet Ali Akarca, bölgesel konumlarını şöyle anlattı:
“Pazarın ana oyuncularından biri olarak sadece hizmet verdiğimiz kurumların değil, şirketimizin de vizyonunu dönüştürme hedefine uygun olarak, önümüzdeki 5 yılda 5 ülkede daha kurumların dijitalleşme ivmesini artıracak yeni nesil teknolojiler sunmayı planlıyoruz.
Stratejik sektörel bakış açımız, pazar odaklı ürün yönetimi yaklaşımımız, teknolojiye yön veren Ar-Ge ve inovasyon gücümüz ile Türkiye’nin yanı sıra Azerbaycan’daki kurumların da stratejik iş ortağı olmayı hedefliyoruz. Azerbaycan’ın 2020 yılı vizyonunun da dijitalleşme ile gelen büyümeye güç kattığını düşünüyoruz. KoçDigital ile de Doğu Avrupa, Bağımsız Devletler Topluluğu ve Orta Doğu gibi komşu bölgelerde 32 ülkede farklı sektörlerden şirketlere ileri analitik ve nesnelerin interneti gibi teknolojilerden faydalanarak iş çözümleri sunuyoruz. İhracat alanında çözümlerimizi ve bölgedeki coğrafi kapsama alanımızı hızla genişletmeyi planlıyoruz.”
Mobilde fırsatlar işbirliği ile büyüyecek!
KoçSistem ile Samsung Electronics, geçtiğimiz haftalarda stratejik iş ortaklığı anlaşması imzaladı. KoçSistem açısından bu anlaşma; iş ortağı Samsung’un mobil cihaz ailesinde yer alan akıllı telefon, tablet ve giyilebilir diğer cihazları da kapsayacak şekilde Türkiye ve bölgede çözüm ve cihaz yönetimini bir arada sunma olanağını veriyor. Kurumlara mobil donanım temin etmenin yanı sıra Samsung mobil cihazlara yenilikçi dijital iş çözümleri de entegre eden KoçSistem, bu iş ortaklığı kapsamında mobil cihazları iş çözümleri ile donatırken, kendi veri merkezlerinde kurulan güvenlik hizmeti ve cihaz yönetimi ile müşterilerin ihtiyaçlarını da uçtan uca çözüyor. Söz konusu anlaşma Türkiye’deki girişimcilik ekosistemi için de önemli bir fırsat anlamına geliyor. KoçSistem desteğinde nesnelerin interneti, ileri analitik, güvenlik gibi alanlarda çözümler geliştiren girişimcilik platformu Techsquare ve Samsung’un start-up ekosistemindeki girişimcilerin geliştirdikleri yenilikçi mobil çözümler de öncelikli olarak müşterilerle buluşturuluyor.