Geriye işeyen duvar
Hamburg’un barları ve gece hayatıyla ünlü “batakhane” semti St. Pauli’de çözülemeyen bir sorun, yenilikçi bir girişimle çözüldü: Barlarda içtikleri biralardan, sokakta rastgele işeyerek kurtulmak isteyenlerle belediye mücadele edemiyordu. Kibar ve nazik uyarı levhaları, kibar da olmayan, nazik hiç olmayan içkici erkek güruhuna bir şey demiyordu.
Çözüm, kimya sanayiinden geldi: Suyu iten, ve geldiği kaynağa aynı açıyla iade eden boya! Bu tür boyalar yeni bir buluş sayılmaz, ama Hamburg Belediyesi tarafından kullanılma biçimi yeni.
Sokaklarda işemeye “en uygun” duvarlar bu su itici boyayla boyandı. Uyarıcı levhalara aldırmayanlar, duvara işedikleri anda, çişleri aynı açıyla üstlerine geri dönmeye başladı. Bir üç beş derken, St. Pauli semtinde duvarlara işeme sorunu çözüme kavuştu.
Bunu, bugüne kadar neden ve nasıl düşünemediklerine hayret. Kimya sanayii denildi mi Almanya’dır! Eskiden de öyleydi, halen de öyle. Nasıl olup da duvara işemeyi caydırıcı bu yöntemi akıl etmemişler? Hamburg’daki “başarı” üzerine, San Fransisco Belediyesi de heveslenmiş.
Atlanta’da ise, metroyu yeraltından yerüstüne bağlayan büyük asansörlerde de benzer bir sorun yaşanıyordu. Önüne gelen, asansöre işiyor, sonra çıkıp gidiyordu. Atlanta Metro Yönetimi, asansörlere duyargalar ve kameralar taktırdı. İşeyeni anında görüntüleyen sistem, hemen polise kişinin fotoğrafını göndermeye başladı. Bu iş için “hazır” bekleyen polisler, asansörün kapıları açılınca, suç üstü yapabildiler.