Güvenlikte uçtan uca işbirliği
Hedef; EMEA ve APAC bölgelerindeki satın almalara odaklanarak uluslararası pazarlardaki gücü daha da artırmak. Bu işbirliği, pazardaki potansiyel ve ortak hedefleri Fortinet Bölge Satış Direktörü Derya Aksoy ve Exclusive Networks Türkiye Genel Müdürü İbrahim Arslan ile konuştuk:
2014 başında Bilişimcim, Exclusive Networks’ün bir parçası oldu. Bu ne gibi artı değerleri size getirdi?
İbrahim Arslan: Exclusive Networks bize önemli bir yatırım yaptı ve bu aslında onlar için de önemli bir adımdı. Çünkü ilk kez Batı Avrupa dışına açıldılar, hem bize hem Ortadoğu pazarına yatırım yaptılar. Bu, Türkiye pazarına verdileri önemin göstergesi. 2014’te de Asya Pasifik bölgesine açıldılar, Avustralya ve Yeni Zelanda’da faaliyet gösteren yapı ile coğrafi büyüme gelişti. Hem ortak ürünlerimiz hem ortak potansiyelimiz ve ortak uzmanlığımız olduğu için bize yatırım yaptılar. Exclusive Networks, katma değere önem veren bir distribütör ve bizim de sağladığımız en önemli unsur bu. Hızlı gelişen bir süreç oldu ve Exclusive Networks’ün stratejik markalarıyla Türkiye’de kendimizi geliştirmeye başladık. Çalışan sayımız iki yılda 2 kat arttı. Aynı süreçte ciromuzu da ikiye katladık. Ayrıca iki taraf arasında köklü bağlar var. 2003 yılında kurulan Exclusive Networks’ün ilk çalışmaya başladığı üretici Fortinet olmuş. Exclusive Networks küreselde de Fortinet, bugün en büyük marka ve cironun yaklaşık yüzde 28’i Fortinet’ten. Türkiye’de güvenlik alanında 1 numaralı distribütör olma hedefimiz var. Bu nedenle Fortinet bizim için önemli.
Güvenlik başlığında Fortinet’i farklı kılan özellikler nedir?
Derya Aksoy: Geniş bir portföy ile pazardaki her türlü müşteriye, son kullanıcıya hitap eden ürünlerimiz var. Farklı ihtiyaçların hepsini karşılayabiliyor, uçtan uca güvenliği tüm segmentlerde sağlıyoruz. Her başlıkta, yani web uygulamalarından veri tabanına kadar bütünüyle tüm segmentlere yönelik çözümler var. Bu çözümlerle telekom gibi büyük ölçekli kurumlardan aşağı inen bir yapılanmamız var. Yani KOBİ pazarında da güçlüyüz kurumsalda da. Bu işbirliğinin iki tarafa da faydası olacak. Exclusive Networks, kurumsal taraftaki gücüyle Fortinet’i desteklerken, biz de onlara KOBİ tarafında iş yapma uzmanlığı sunacağız. Böylece iki taraf için tamamlayıcı bir ilişki hayat bulacak.
İbrahim Arslan: Fortinet’in en önemli özelliği kapsam gücü. Türkiye’de 30-40 bin civarında satılmış kutu var. Bu bir güvenlik çözümleri üreticisi için ekstra önemli. Çünkü bunların hepsi aynı zamanda size bir geri dönüş demek. Sahada ne kadar çok varsanız, o kadar farklı güvenlik senaryosu ile karşılaşıyorsunuz. Bu da daha fazla sorunu adreslemenizi, kendinizi ve çözümlerinizi sürekli geliştirmenizi sağlıyor.
Bu işbirliğinden Fortinet Türkiye kanadının beklentileri neler?
Derya Aksoy: Daha da büyümek. Büyük ölçekli şirketlere seslenme gücümüzü pekiştireceğiz. Fortinet Türkiye olarak bankalardan operatörlere, kamu sektörü ve holdinglere kadar hepsinde varız. Ciromuzun yarısı bu kanattan, kalanı KOBİ’lerden geliyor. Bizim için bir taraftan yenilemeler önemli bir operasyon, bir taraftan da yeni müşterilere ulaşma hızımızı kesmiyoruz. Bu da dikey uzmanlıklarla sektör bazlı deneyimi, uçtan uca ürün portföyümüzle ihtiyaca uygun konumlandırmaları yapmamızı sağlıyor. Böylece kurumsalda ve KOBİ’lerde tüm altyapıda güvenliğe ait her şeyi adresliyoruz.
Peki ya iki taraf için strateji ve öncelikler neler?
Derya Aksoy: Üç distribütörümüz var ve her birinin bizim için önemi büyük. Çünkü pazarda gidecek hala çok yol var. Fortinet pazarda çok iyi bir konuma geldi, IDC raporlarında da bunu görebiliyoruz. Ama hala büyüyeceğimiz bir alan var. Yaşayan bir döngü olan güvenlik önemini artırdıkça, pazarda yetkin, konusunda uzman distribütörlerle bu büyümeyi daha da güçlü ve sağlıklı hale getirmek önemli.
İbrahim Arslan: İlk etapta yetkinliğimizi pekiştirmeye odaklandık ve kadromuzu oluşturduk. Bu işbirliği ile bayi ağımızı genişletiyor, olanlarla ilişkimizi güçlendiriyor, bayilerin yetkinliklerini artırarak onlar için Fortinet ile daha katma değerli ve stratejik bir distribütör halini alıyoruz. 1 birim iş yapan bayi, Fortinet işbirliği ile ‘güvenlik’ başlığında 2 birim iş yapar hale geliyor. Kadro tarafında önemli yatırımlarımız, önemli transferlerimiz oldu. Sertifikasyonlarımızı tamamladık, bayileri ziyaret ettik, mevcut bayilerle ilişkileri güçlendirirken, bizim taraftan yeni bayilerin Fortinet dünyasına katılımı oldu. Yani mevzu yeni bir ürünün distribütörlüğünü almaktan çok daha fazlası.
Kurumsal hayatta güvenlik yatırımlarına nasıl bir bakış var?
İbrahim Arslan: Güvenlik her yıl çok hızlı büyüyor ve bu da farkındalığın gelişiminin göstergesi. Aslında kimse bu başlıkta çok fazla yatırım yapmak istemiyor. Çünkü bu yatırımın geri dönüşü belirsiz sanılıyor. Ama yapmayınca, bunun sonuçları yıkıcı olabiliyor. Oysa Fortinet gibi kapsamlı ve entegre bir yapı ile ilerlemek önemli. Hem artık bunu yapmak her ölçekte şirket için çok zor veya çok masraflı da değil.
Derya Aksoy: Fortinet merkezin 15 ülkede CIO ve CTO düzeyinde yaptığı bir araştırma var. Bu anket sonunda yüzde 63 ile güvenlik yüzünden iş adımlarını erteledikleri ortaya çıktı. Bazı acı tecrübeler yüzünden bu konuya giderek daha fazla önem veriliyor, ama hala olması gereken düzeyde değil. Güvenlik anlamında teknik bazda uzman kişilerin yetişmesi de önemli. Bu konuda hala açık var. Oysa güvenlik tek bir konu değil ve orada İK açığı fazla. BYOD ile aslında tüm çalışanlarda bu güvenlik farkındalığını geliştirecek eğitimler şart. Hatta bu konuda bizim de çalışmalarımız olacak. Çünkü artık şirketlerden bireysele kadar uzanan bir yapıda tehditler çok sofistike, sosyal mühendislik de bunu destekliyor. Tehditler, cihazlar ve araçlar çok çeşitli. Bu nedenle bilinci artırıp, önlemi de almak gerek. Fortinet olarak kablosuz kanatta güvenliği pekiştirmek için geçtiğimiz aylarda Meru Networks’ü aldık. Kablosuz ortamda ‘Advanced Threat Protection’ (ATP) de gündemde olan bir konu ve burada da şirket olarak çözüm ve hedeflerimiz var.