Haberi hocadan al
Stanford ve Kaliforniya/Berkeley başta olmak üzere Princeton, Yale, Duke, Chicago gibi üst sıralardaki 35 üniversite “Gelecekçilik” (Futurity) adlı bir bilimsel haber sitesi kurdular. Bu siteye daha sonra Kanada ve İngiltere’den de üniversiteler katıldı. Şimdilik sayı 60’ı buldu.
İngilizce’nin, dünya dili olmasının sağladığı kolaylıkla, aynı dili konuşan farklı uluslardan hocalar, dünyaya bilimsel haberi, “gerçekliğinden” kuşku duyulmayacak bir biçimde iletmeye başladılar. Haberlerin kaynağı, üniversite ve hocalar. Bunları, “okunup anlaşılır” hale getirmek, yazı işlerinin görevi. Yani, bilimsel dilden ve üsluptan arındırıp, “haber” yapmak. Bunun, sitede yayınlanması, hocanın onayından sonra. Birinci elden, doğru ve düzgün bilimsel haber. Uydur kaydır sansasyonel bir şey yok. Ama, “haber” gibi haber.
Site kısa sürede Associated Press, New York Times ve Google gibi birbirinden farklı veri-bilgi işleme kaynaklarınca izlenir oldu. Google News, bilim haberlerinde bu siteyi kaynak göstermeye başladı.
**
Benzer bir işi Avustralya’da 8 üniversite bir araya gelerek yapmaya başladı. Sitelerine “Sohbet” (Conversation) dediler. Kendilerini “Üniversite ve araştırma sektöründen; ama bağımsız veri, analiz ve yorum kaynağı” olarak tanımladılar. Hedefleri, bilimsel bilgiyi anlaşılır bir dille doğru iletmek.
Konularını; işdünyası+ekonomi, çevre+enerji, sağlık+tıp, siyaset+toplum, bilim+teknoloji diye böldüler. Sitenin tepesinde, “Gazeteciliğe yeni bir bakış açısı” yazıyor. Gerçekten de, üniversite hocası ile gazeteci arasında kurulması zor görülen ilişkiyi kuran, yürüten yenilikçi bir anlayış.
Neden böyle bir şeye ihtiyaç duydu üniversiteler?
Bilim kişileri baktılar ki bilim haberciliği, istisnaları olsa bile, küresel yayın tekelleri (örneğin Murdoch, Fox, v.b.) tarafından çok da önemsenmiyor. Kendi “vatandaş gazetecilik” kitlelerini oluşturmaya karar verdiler.
ABD’de son krizde medyanın bilim muhabirleri, işlerini ilk kaybeden elemanlar olmuştu. Bazı gazetelerde bilim sayfaları kaldırıldı. CNN bile bütün bilim ve teknoloji ekibini işten çıkarttı (Şimdi durum düzelmiştir her halde?). En köklü eski gazetelerden “Boston Globe” bile bilim bölümünü kapattı. Boston, MIT, Harvard gibi star üniversitelerin okuduğu gazete hem de! Evet, orada bile oldu bunlar…
Bilimsel çalışmalarını saygın akademik dergilerde yayınlamakla yetinmeyen üniversiteler için bu durum, kamuoyu ile ilişkilerinin kopması demekti. Bu da, olacak iş değildi. Türkiye’de, tek bir kitap yazmadan, küresel saygınlığı olan akademik dergide makalesi çıkmadan koca bir ömür geçiren yüzlerce profesör varken, yabancı hocaların bu çabaları bize yabancı geliyor hocam.