Hangi C?
Şenol Balo
Dijitalleşmenin, dijital dönüşümün çok konuşulduğu son yıllarda, hızlı bir değişim ve dönüşüm yaşıyoruz. Ülkemizde geçtiğimiz 5 yıl içerisinde C level tanımlamaları daha çok duyar olduk.
Peki kim bu ‘C’ler?
İngilizcede ‘Chief’, Türkçede ‘Şef’. Yani ilgili operasyonun üs düzey yetkilisi.
En sık karşılaştıklarımız ise;
CEO (Chief Executive Officer), yöneticilerin şefi,
CFO (Chief Financial Officer), finansın başı, mali işlerin şefi, COO (Chief Operating Officer), operasyonel süreçlerin şefi, CMO(Chief Marketing Officer) satış ve pazarlamanın şefi, CIO (Chief Information Officer), bilgi teklonojilerinin şefi ve son olarak belki de en yeni tanım olan CDO (Chief Digital Officer), yani dijitalleşmenin şefi.
Dijital dönüşüm projeleri, şirketlerin tüm iş süreçlerini gözden geçirdikleri, mümkün olan tüm süreçlerin dijitale dönüşmesini, yanında hızlanmasını, kısalmasını ve verimliliğini amaçlayan projeler olması nedeniyle, ciddi maddi ve insan kaynağına ihtiyaç duymaktadır.
Peki bu yüksek maliyetli olan, başarılı olursa da yüksek karlı olacak dijital dönüşümün sahibi hangi C?
Ülkemizde henüz bu tanımlamalar tam olarak oturmasa da, dünya üzerinde özellikleri hem kurumsallaşma hem de dijitalleşme süreçlerinde bizden ilerde olan ülkelerde tanımların altı daha dolu.
Şirketlerin sektörü, iş yapış şekli, üretim, satış veya servis işletmesi olup olmaması da ilgili C’lerin görev, yetki ve güç dengelerini değiştirmekte.
Üretim işletmelerinde COO güçlü iken, pazarlama şirketlerinde CMO’lar, satış, dağıtım şirketlerinde ise CFO’lar daha güçlü oluyorlar.
Ülkemizde Kobi seviyesinde henüz C level tanımlar yeni yeni kullanılmaya başlasa da, CIO ve CDO tanımlarına henüz hem teorikte hem pratikte çok az rastlıyoruz.
Dijital dönüşüm projelerinin sahibi kim sorusunun cevabı o nedenle benim için hep sadece C!
Şirketin tüm iş süreçlerini ve operasyonlarını ilgilendiren bu süreçlerde herhangi bir departmanın sürece dahil olmaması, sahip çıkmaması desteklememesi düşünülemez. Teorik olarak bilgi teknolojisi işi olduğu için projelerin doğal sahipleri CIO ve CDO’lar olmaktadır. Ancak bu projelere CEO’dan başlayarak tüm C level’ın desteği, katkısı olmak zorundadır.
Başarıya ulaşan tüm projelerin yüklenicisi CIO ve CDO’lar olsa da, bu örneklerde CEO’nun bu projeleri yakından desteklediğini ve diğer execute etme durumunda olduğu C’leri oyuna dahil ettiğini ve tam bir sinerji yarattığını, takım halinde dönüşümü tamamladıklarını görüyoruz.
Başarısız projeler ise genellikle CIO’nun vizyonu ve zorlaması ile başlatılan, çoğu zaman atıl kalan yazılım ve donanım ürünlerinden ibaret, birçok departmanın proje içeriğinden amaç ve hedeflerinden haberdar olmadığı ölü yatırımlar olarak şirket tarihinde yerini alıyor.
Rekabetin arttığı, dijitalleşmenin yenilikçi ve yıkıcı etkisinin yüksek düzeyde hissedildiği bu çağda, tüm C’leri bu dünyaya daha yakından bakmaya ve ilgili projelerde daha çok yer almaya davet ediyorum.