Hedef; daha güçlü ticari bağlar

İngiltere Başkonsolos Yardımcısı Rafe Courage’a göre Birleşik Krallık, devletin sağladığı destek ile Avrupa ülkeleri arasında yatırımcılara en cazip iş ortamları sunuyor.

Birleşik Krallık hükümeti tarafından Türkiye ile ticaret ve yatırımı desteklemek amacıyla iki yıldır yürütülen GREAT kampanyası kapsamında İngiltere Başkonsolos Yardımcısı Rafe Courage ile Türkiye ile Birleşik Krallık arasındaki ticari ilişkiler üzerine bir söyleşi gerçekleştirdik.

Birleşik Krallık Teknoloji Zirve’sinin amacı nedir?

Türkiye’de teknoloji alanında uluslararası ölçekte büyümeyi hedefleyen çok sayıda teknoloji şirketi bulunuyor ve bilişim sektöründe dünya lideri olan Birleşik Krallık, bu alanda devletin sağladığı destek ile Avrupa ülkeleri arasında yatırımcılara en cazip iş ortamlarından birini sunuyor.

Birleşik Krallık’ın 58 milyar Sterlin büyüklüğündeki bilişim sektörü, yılda 930 milyon Sterlin tutarında Ar-Ge yatırımı çekiyor ayrıca işletmelerin veri merkezlerini taşıyabileceği en düşük riskli ülkeler sıralamasında Avrupa’da ilk, dünyada ise ikinci sırada yer alıyor. Aralarında Microsoft, IBM, HP, Google, Facebook ve Intel’in de bulunduğu 100 bin bilişim şirketine ev sahipliği yapıyoruz.

İnternet ekonomisinin Birleşik Krallık’ın GSYİH’sine katkısı yılda yüzde 10,9 ile G20 ortalamasının üzerinde, Çin’in ise iki katı büyüme sergiliyor. 21,7 milyon evde geniş bant internet bağlantısı bulunuyor ve yetişkinlerin yüzde 75’i sabit veya mobil geniş bant bağlantısına sahip. Bunların yanı sıra Birleşik Krallık, Avrupa’nın en büyük lüks tüketici elektroniği ürünleri pazarı ve dünyanın önde gelen bilişim teknolojileri geliştiricilerinden biri, örneğin tüm cep telefonlarının yüzde 98’inde Britanya’da tasarlanan ARM yongaları kullanılıyor.

UKTI neden teknolojiye odaklandı? Diğer sektörler için de planlarınız var mı?

Türkiye ve Birleşik Krallık arasında 2010 yılında imzalanan Stratejik Ortaklık Anlaşması, iki ülke arasındaki karşılıklı ticaretin 2015 yılına kadar ikiye katlanacak şekilde geliştirilmesini hedefliyor.  İki yıldır Türkiye’de sürdürmekte olduğumuz GREAT kampanyasına büyük destek oluşturan bu anlaşmanın hedefine ulaşabilmesi için teknolojinin yanı sıra başka sektörlere de odaklanıyoruz. Örneğin GREAT kampanyasının üçüncü yılında yani 2015’de de üç ana sektör çerçevesinde faaliyet ve etkinliklerimizi sürdüreceğiz. Bu sektörleri enerji, sağlık ve yaratıcılık olarak sıralayabilirim. Birleşik Krallık Hükümeti, GREAT kampanyasıyla Türkiye ile daha güçlü ticari bağlar oluşturmayı hedefliyor ve teknoloji sektörü bu kampanyanın odaklandığı kilit alanlardan birisi. Birleşik Krallık, sunduğu büyük devlet desteği, düşük vergi, yetenekli işgücü ve sorunsuz iş yapma ortamı özellikleriyle, Avrupa’nın en çok yabancı yatırım çeken ülkesi. Bu çerçevede sadece Türk teknoloji şirketlerinin değil diğer pek çok sektörde de Türk şirketlerinin dünyaya açılma yolundaki yatırımları için de önde gelen seçeneklerden birini sunuyor.

İki ülke arasındaki yatırım ve ticareti geliştirmek amacıyla geçtiğimiz Mart ayında Birleşik Krallık’ın Türkiye’nin altyapı, teknoloji ve finans gibi sektörlerde tercih edilen ortağı olarak uzmanlığının ve konumlaması vurgulamak amacıyla Birleşik Krallık Ticaret ve Yatırım Zirvesi düzenlenmişti.  Mayıs ayında ise 3 gün süren ‘GREAT Yaratıcılık Festivali’nde yaratıcılığın ön planda olduğu moda, tekstil, tasarım, mimarlık, lüks, teknoloji ve inovasyon, yiyecek ve içecek, eğitim ve sağlık gibi sektörlerde işbirliği fırsatları değerlendirilmişti.

Türkiye ile Birleşik Krallık arasındaki ticareti geliştirmeyi hedeflediğinize göre, ticaretin artış yüzdesini bizimle paylaşabilir misiniz? Hedefiniz nedir?

Az önce de belirttiğim gibi iki ülke arasında 2010 yılında imzalanan Stratejik Ortaklık Anlaşması, iki ülke arasındaki karşılıklı ticaretin 2015 yılına kadar ikiye katlanacak şekilde geliştirilmesini hedefliyor.  Anlaşma imzalandığında ticaret hacmi 6 milyar avro idi. 2013 sonu itibari ile 10 milyar avro civarında bir ticaret hacmine ulaşmış durumdayız, kazanılan ivme ile birlikte hedefi yakalayacağız. Şu andaki verilere göre Birleşik Krallık, Almanya’dan sonra Türkiye’nin 2. en büyük ihracat pazarı. Birleşik Krallık açısından bakıldığında ise Türkiye, Avrupa’daki en büyük 8. ihracat pazarı.

İki ülke arasındaki ticaretin, yatırımların artması için çok büyük bir potansiyel olduğuna inanıyoruz ve teknoloji de bu anlamda en önemli sektörlerden biri durumunda.

Türkiye ve Birleşik Krallık arasında ne tür işbirlikleri gerçekleştirilebilir? Bu tür iş ortaklıkları için vize durumu nedir?

Birleşik Krallık ile Türkiye arasında her iki ülkede veya üçüncü ülkelerde pek çok sektörde ortak yatırım alanında işbirlikleri yapılabilir. 24 saat kadar kısa bir süre içinde şirket tescili yaptırmak mümkün. Birleşik Krallık, Dünya Bankası’nın 2013 İş Yapma Araştırması’nda iş yapma kolaylığı açısından G20 ülkeleri arasında 2. sırada yer alıyor.

Birleşik Krallık’taki kurumlar vergisi oranı Nisan 2015’te yüzde 20’ye indirilerek G7 ülkeleri arasında en düşük oran haline gelirken G20 içinde ise hali hazırda en düşük orana çekilmiş olacak. Ayrıca, şirketler yeni patentlerden elde ettikleri kârlarda yüzde 10’luk düşük kurumlar vergisi oranından yararlanabiliyorlar.

Türkiye'de ticari ziyaret için yapılan vize başvurularının yüzde 94'ü olumlu sonuçlanıyor. Birleşik Krallık'ta 2 milyon Sterlin üzeri yatırım yapmayı düşünenler yatırımcı vizesine başvurarak eş ve çocuklarıyla birlikte Birleşik Krallık'ta ikamet edebilir ve çalışabilirler. Birleşik Krallık Vize ve Göçmenlik Birimi (UKVI) aralarında “Öncelikli Vize” hizmetinin de bulunduğu birçok ek hizmet sunuyor. Öncelikli vize hizmetinden 100 Sterlin ödeyerek yararlanabilir, başvurunuzu vize işlemleri sırasında öne aldırabilirsiniz. UKVI'ın bir diğer hizmeti de Business Bridge (İş Köprüsü) programı. Bu programa kaydolan şirketlere bağlı çalışanlar Birleşik Krallık'a iş amaçlı ziyaretleri öncesi özel danışmanlarından yardım alabilir ve daha az belgeyle vize başvurusunda bulunabilirler.

Türkiye’de yatırım yapmak isteyen Birleşik Krallık şirketleri için ne tür hizmetler sunuyorsunuz?

Birleşik Krallık Ticaret ve Yatırım Ajansı (UKTI) Türkiye’de yatırım yapmak isteyen İngiliz şirketlere talepleri doğrultusunda pazar analizi yapıp iş kurmak için gerekli mevzuatlar hakkında bilgi sağlıyor. Buna ek olarak pazara girerken kurması gereken ilişkiler konusunda yönlendiriyor ve gerekli bağlantıları kuruyor. Ayrıca, iletişim, pazarlama, pazarda büyüme, işgücünü genişletme gibi daha ayrıntılı hususlarda danışmanlık hizmeti sağlıyor ve Türkiye’de oluşan iş fırsatları hakkında İngiliz firmaları bilgilendirip harekete geçmeleri konusunda teşvik ediyor. Bu hizmetlerin aynılarını Birleşik Krallık’ta yatırım yapmayı planlayan Türk girişimciler ve işletmeler için de sunduğumuzun altını çizmek isterim.

Önümüzdeki yıllarda da teknoloji zirvesi düzenlemeyi düşünüyor musunuz, yoksa bu sadece bir defalık bir organizasyon muydu?

 Türkiye’de iki yıldır yürütmekte olduğumuz GREAT kampanyası bünyesinde 2014 yılında ağırlıklı olarak teknoloji ve sağlık sektörlerine odaklandık ve Birleşik Krallık Teknoloji Zirvesi’ni amiral etkinlik olarak düzenledik. Bu zirve son derece verimli işbirliklerinin kapılarını açtı. Umuyorum ki yakın zamanda bu konuda gerek Birleşik Krallık gerekse Türkiye için duyuracağımız olumlu haberlerimiz olacak.

Bunun yanında Teknoloji Zirvesi kapsamında TÜBİTAK ile birlikte yürüteceğimiz Newton-Katip Çelebi Fonu’nun duyurusunu da gerçekleştirdik. 5 yılı kapsayacak olan fon, Türkiye ve Birleşik Krallık’ın eş finansmanlarıyla yıllık 8 milyon Sterlinlik bir fon büyüklüğüne ulaşıyor. Fon kapsamında ortak araştırma projeleri, doktora ve doktora sonrası araştırmacı bursları, araştırmacı değişimleri ve ortak endüstriyel araştırmalar desteklenecek. Yakın gelecekte bu fonun meyvelerini de toplayacağımıza inancımız tam.