Her şey çevre için
Bu haftaki dosyamızda bilişimdeki çevreci yaklaşımları ele alıyoruz. Bilgi teknolojilerinin çevreyle ilişkisini düşündüğümüzde ilk akla gelen eski bilgisayar kasaları ya da odalar dolusu sunucu ve onların tükettiği enerji oluyor. Bu manzara çok boyutlu bir denklemin değişkenlerinden önemli iki tanesi olsa da bilgi teknolojileri ile çevrenin ilişkisi bunların ötesinde karmaşık bir boyut içeriyor.
Teknolojinin, çevrenin korunması, enerji tasarrufu ve benzeri olumlu faaliyetlerdeki rolünü göz ardı edemeyiz. İnternet ve yeni nesil iletişimin çevre ile olan ilişkimizde çok önemli bir rolü daha var: Kamuoyu etkisi… Bugün özgür ülkelerde bir şirketin veya devlet kurumunun kabul edilebilir sınırların ötesinde bir kirlilik yaratması ve kanunları çiğnemesi çok zor.
Bilgi ve iletişim teknolojileri sayesinde insanların çevresel sorunlar konusunda bilinçlendiğini ve kısa zamanda reaksiyon aldığını görüyoruz. 1995’ten bu yana küresel bilinç konusunda kat edilen mesafe ve geliştirilen çözümler içerisinde bilgi teknolojilerinin önemli bir rolü var.
Özetle, bilgi teknolojilerinin çevresel etkisini tam olarak hesaplayabilmek mümkün olsa da buna karşılık dip rakamın pozitif olacağını düşünsek de sektörün çevreye yönelik negatif tarafını göz ardı edemeyiz. Tüketicinin ortalama iki yılda bir cep telefonu, üç yılda bir bilgisayar değiştirdiği günümüzde, atıkların çevreye verdiği zararlara yönelik birçok ülke düzenleyici kanunlar çıkardı. Yakında ülkemizde de bu konuda bir yasa çıkacak. Tüketicinin bilinçlendirilmesi etkili bir yöntem olmakla beraber, yasal düzenleme, denetleme ve yerel yönetimlerin konuya katılımı da bu konuda atılacak önemli adımların başında geliyor.