Her şey teknolojiden ibaret değil!
Teknolojik gelişim hız kesmez, iş hayatında teknolojik yetkinlikler önemini artırırken, pandemi dönemi ile İK gündemi ve yetkinlik ihtiyaçları da gelişiyor.
İK uzmanlarının büyük veri, yapay zeka, robotik, IoT gibi pek çok yeni teknoloji konusunda odaklanması önemini artırıyor. Ama kurumsal yetkinliği geliştirirken, bireysel becerileri geliştirmek için doğru adımları atmak da kritik. Yani kurumsal verimin temelinde doğru teknoloji ile desteklenen insan kaynağı ve bu insan kaynağının da kendini sürekli geliştirmesi gerekliliği var. Bu başlıkları temel alan “İnsan Kaynakları ve Teknoloji” dijital etkinliği düzenlendi. CottGroup tema sponsoru olurken, sponsorlar gelHemen ve VBT Bilgi Teknolojileri, destekleyen DISC Akademi oldu. Me Consultancy Kurucusu Murat Erdör, “Hızlı Değişime Hazır mısınız?” başlıklı sunumuyla açılışı yapan isim oldu. Uzun yıllardır değişimden bahsedilmesine rağmen, özellikle pandemi döneminde herkesin bir şaşkınlık yaşadığı gerçeğine dikkat çeken Murat Erdör, 20 senelik kurumsal hayat sonrası 4 yıldır eğitim ve danışmanlık hizmetleri verdiğini belirtti. Kişisel gelişime odaklanmak gerektiğine dikkat çeken Murat Erdör’e göre, teknoloji ve dijitalleşmeye rağmen değişmeyen bazı unsurlar da var. “Robotlar olacak, işleri hızlandıracaklar; ama liderlik, gelişim tekniği, zaman yönetimi bir robotta yoktur. Bu tip konularda kendimizi geliştirmemiz gerek” örneğini veren Murat Erdör, iletişim yeteneklerini geliştirme konusunda ihtiyaca işaret etti. “İletişimi iyi yapamayan bu dünyada kaybediyor” saptamasını yapan Murat Erdör’e göre, alınan eğitim ve ilişkiler önemli, ama iyi bir iletişim yetkinliğine sahip olmak kat be kat büyümek demek. Dijital çağda dijital teknolojilerin getirdiği yetkinliklerden de faydalanarak her kanalı ve teknolojiyi kullanmak bu yönüyle önemli. Murat Erdör’ün dikkat çektiği ikinci unsur kariyer planlama ve bunun için dünyadaki trendleri takip etmek şart. Pandemi ile birlikte iş hayatında hibrit modellerin ortaya çıktığına vurgu yapan Murat Erdör’e göre, kariyer haricinde hayat tarzı da üçüncü unsur olarak öne çıkıyor. Bir gün sona erecek pandemi ile sınırlı düşünmemek gerektiğine dikkat çeken Murat Erdör’ün belirttiği gibi, sadece iş hayatını değil, sosyal hayatı da çok iyi takip etmek gerek. Erdör’ün dikkat çektiği dördüncü unsur girişimcilik. “Benim gibi 20 senelik kariyerden sonra girişimci olmanıza gerek yok. Şirket içerisinde de girişimci olabilir, projelere liderlik yapabilirsiniz. İlla çıkıp kendi şirketinizi kurmanıza gerek yok. Girişimcilik ruhu ve liderlik bu noktada şart” vurgusunu yapan Murat Erdör, devam etti:
“İnsanoğlu her şeye uyum sağlıyor”
“Beşinci ve son başlık dijital dönüşüm. Bir dijital varlığınızın, dijital kimliğinizin olması lazım. İnsanların farklı disiplinlerden gelen insanlarla konuşmaya, tartışmaya ihtiyacı var. Zira gündem çok hızlı değişiyor. Bu yüzden büyük resme bakmalı; değişen ve gelişenlere odaklanmalıyız. Web sayfanız olmalı ve insanlar web sitenize baktığında sizinle ilgili bir fikir edinmeli. Değişime hazır olmayanların kaybolduğu bir dünyaya doğru gidiyoruz. Bu yüzden mutlaka gündemi yakından takip etmek lazım. Bazen çok fazla teknolojiye dayalı olduğumuzdan şikayet ediyoruz. Bu noktada detoks da önemli. Elimizde her dakika cep telefonu olması iyi değil. Ben de her akşam gerçekleştirdiğim yayınlardan sonra telefonumu kapatıyorum ve 12 saat civarı ekrana bakmıyorum. Hala defter kullanıyorum, not alıyorum. Yazmak, çizmek de hala güvenli. Haberlere baktığımda benim de içim daralıyor. Ama motivasyon çok önemli ve değişime zihnen de hazır olmak gerekiyor. Hedeflerimizi belirlememiz lazım; ama bu dönemde uzun vadeli hedefler koyamıyoruz. Pandemi döneminin yarattığı değişimlere baktığımızda, insanoğlu her şeye uyum sağlıyor. En büyük değişim ise online tarafın yaygınlaşması ve özellikle 65 yaş üstü insanların da e-ticaret’e alışması oldu. Gündemi takip etmek için Google’a “Sadece Beş Dakika” yazdığında çıkacak web sayfasına üye olarak her gün 5 dakikada okuyacağın haberler e-postana gelir. İnsanların öğrenmek ve kendilerini geliştirmek adına motivasyonlarının gelişimi önemli. Her şeyi bilmek, öğrenmek imkansız; ancak en azından bunu denemekte fayda var. Hayat çok acımasız. Belki 80 yaşına dek çalışacağımızı farkında olup daha fazla çalışmak ve kendimizi buna hazırlamanın en büyük motivasyon olduğunu düşünüyorum.”
İK departmanının önemi anlaşıldı
CottGroup İnsan Kaynakları Müdürü Canalp Büyükuysal, “İnsan Kaynakları’nda Dijital Dönüşüm” başlıklı sunumuyla, pandemi döneminde İK’nın öneminin arttığına vurgu yaptı. Genelde işe alım ya da işten çıkış süreçlerinde kapısı çalınan bir birim olarak faaliyet gören İK, pandemi ile şirketlerin geleceği adına ne kadar önemli olduğunu gösterdi. Kurum stratejilerini ve önceliklerini görmek gerekiğini belirten Canalp Büyükuysal, İK çalışanlarının kurumsal gelişim adına neler yapması gerektiğine değindi. Canalp Büyükuysal’a göre, İK dönüşümü kapsamında mevcut çalışanlar ve dışarıda olan dış adayların deneyimini harmanlamanın gerektiği bir zaman dilimindeyiz. Y kuşağı yönetici seviyelerine gelmeye başladı, Z kuşağı da iş hayatında yerini alıyor. “Beklentilerin çok farklılaştığı bir noktada hem mevcut çalışanlarımızın, hem de adaylarımızın deneyimlerini ölçümlemek, buna göre şirketin İK stratejilerine yön vermek önemli” saptamasını yapan Büyükuysal’a göre, kurumsal İK yapısı sadece personel işlemlerinin yapıldığı, maaşın ödendiği boyuttan çıkıyor, yönetimi besleyen kararların çıkış noktalarından biri halini alıyor. “Yakın zamanda yapılan bir araştırma, tüm kuşakların beklentisinin bir iş teklifini kabul ederken yan haklarına odaklandıklarını da gösteriyor. Mevcuttaki maaş kazancından ziyade yan hak olarak neler verildiğini görmek isteyen bir bilince doğru gidiyoruz” bilgisini de paylaşan Canalp Büyükuysal, şöyle devam etti:
Yetkilendirme matrisi kritik
“Informasoft, kendi içimizden çıkan bir İK yazılımı. TÜBİTAK destekli ödüllü bir program ve bir sicil modülü gibi hizmet sunabilen bir yazılım. Seçme-yerleştirme, performans modülü gibi modüller bu sistemin içerisinde tanımlı. İsterseniz komple paket, isterseniz ihtiyacınız kadar olan kısımları alarak ilerlemeniz mümkün. Örneğin; farklı mağazaları olan bir müşterimiz çalışanlarının primlerini bizim sistemimizden takip ediyor. Önemli olan bir nokta da çalışan bağlılığı. Çalışanların işini kaybetme korkusuna sahip olduğunu pek çok yerde okuyoruz. Oysa şirketlerin uygulamalarına devam etmeleri önemli. Informasoft, Türkiye topraklarında doğan, İK yazılımı özelinde şu anda dördüncü büyük yazılım. Hizmet sektöründe yer alıyor, bunu açık kaynak olarak ihraç ediyoruz. Dijitalleşmenin ardından bunun güvenliği de öne çıkıyor. Bir diğer konu; verilerin maskelenmesi ve imhası. KVKK, GDPR olgularının hayata daha fazla girmesiyle birlikte bu durum daha da önem kazanıyor. Veri yedeklemesi de kritik önemde. Yetkilendirme matrisi, önemli bir konu. Sistemleri birbirleri ile konuşur şekilde planlarsanız buradaki sistemi çok daha verimli bir şekilde ilerletebilirsiniz. Kimin nereye erişebileceği noktasını iyi belirlemek gerekiyor. Bir diğer konu; şifre ile koruma tarafı. Özellikle siber saldırıların arttığı bu dönemde korunmanın öncelikli tarafları kendimiz, sonrasında şifrenin ve sistem altyapısının korunması. Verilerin sınıflandırılmasının da dahil olduğu tüm bu unsurları bir şemsiye gibi kapsadığınızda dijitalleşmenin arka tarafında olan şeyleri kavramanız mümkün oluyor. Dijitalleşmenin birçok tarafı kolaylaştıran bir tarafı olsa da, arka taraftaki altyapıyı da düşünmemizin altını çizmemiz gerekiyor.”
Farklı nesiller işbaşında
Dijital etkinlik, iki panele de ev sahipliği yaptı. İlk panel olan “2021’de İK Yöneticilerinin Hazırlıklı Olması Gereken Konular”, DISC Akademik Eğitim ve Yazılım Genel Müdürü Eylem Gülgenç yönetiminde düzenlendi. Panelistler ise Şölen Çikolata İK Direktörü Şenay Gani, Horoz Lojistik İK Direktörü Aytüm Engerek, CottGroup Genel Müdürü ve Yönetici Ortağı Burcu Özel, Mars Sportif İK Direktörü Ece Doğan ve Atölye Eğitim ve Spor Sağlık Danışmanlık Kurucu Ortağı Uzman Fizyoterapist İlkay Koç oldu. Pandemi döneminde şirketlerin İK başlığında yaşadıkları ve belirsizlerle mücadele stratejileri ele alınırken, İK departmanlarının üstünde artan yüke de dikkat çekildi. Uzaktan çalışmanın, kaçınılmaz olarak, herkesin gündeminde olduğu belirtilirken, bu konuda doğru yatırımları yapmanın da önemine vurgu yapıldı. Çalışanların kurumsal bağlılığını pekiştirmenin pandemi döneminde daha da önemli bir hale geldiğine dikkat çeken panelistlere göre, pandeminin olumlu taraflarına odaklanmak, ‘yeni normal’ konseptini oluşturup geliştirmek için de önemli bir gereklilik. Bu dönemde kurumsal departmanlar arasındaki iletişimi geliştirmek de panelistlere göre kurumsal devamlılık adına çok önemli. Çünkü panelistlerin dikkat çekiği gibi İK, şirketlerde her zaman önemli bir departman oldu. Ama bu dönemde gerçek anlamda şirketi ayakta tutan, stratejileri ortaya koyan ve beklenmedik durumlarda en hızlı tepkiyi veren departman olduğu da bir gerçek. BT ekipleri ile İK biriminin arasındaki bağların bu süreçte güç kazandığı üzerinde durulurken, ihtiyaç duyulan uygulamalardan güvenlik çözümlerine, kesintisiz bağlantı ve iş sürekliliği gibi kritik konularda işbirliklerinin de önemli olduğuna dikkat çekildi. Uzaktan çalışma ile birlikte performans yönetiminde değişen yaklaşımlar, eğitimlerin sunulması, Z neslinin de iş hayatında konumlanmaya başlaması ile kurumsal hayatta öne çıkan ‘farklı nesiller’ gerçeği de panelde ele alındı.
İkinci panel “Yetenekler Dünyasının Vazgeçilmez Yapıtaşı Değerlendirme Merkezleri” başlığında DISC Akademi Değerlendirme Merkezi Direktörü Eylem Yalın yönetiminde düzenlendi. Panelistler ise SC Johnson Orta Doğu, Kuzey Afrika, Pakistan ve Türkiye İK Direktörü Demet Özdemir, değerlendirici, profesyonel koç, kurumsal eğitmen ve konsey rehberi Dilek Özaydın, VBT Yazılım İngiltere Ülke Müdürü Mümin Sürer ve People&Core Kurucu Başkanı Pınar Tuba Göçgün oldu. Agile kavramının gelişimi ve İK dünyasında etkilerine odaklanan panelistler, bu kapsamda liderlik konseptinin de değişimine işaret etti. Pandeminin liderliği değiştirdiğinde hemfikir olan panelistlere göre, yönetim kadrosunun zihniyetinin kurumsal çevikliğe etkisine de önem vermek gerek. Tüm bunlar, kurumsal devamlılık kadar çalışan bağlılığını da sağlamanın temeli.