Herkes için teknoloji devri
Dell EMEA Innovation Day 2015; 10-11 Haziran tarihleri arasında Kopenhag’da 100 yılı aşkın maziye sahip The Train Workshop’ta gerçekleştirildi. Dell, etkinlik kapsamında yeniliklerini de tanıttı. Bunların ilki, Avrupa’nın ilk IoT laboratuvarı. İrlanda’da kurulan bu merkez; donanım, yazılım ve hizmetleri içeren uçtan uca IoT çözümlerini geliştirmeye odaklanacak. Yaratıcı ve sektörel ihtiyaçlara yönelik çözümleri buluşturmayı hedefleyen bu laboratuvar ve ortaya çıkacak çözümlerle IoT geliştirmede esnek ve ölçülebilir bir yapı sağlanacak, müşterilere de çözüm geliştirme ve IoT’in değerini hızla elde etme imkanı sunulacak. Dell ve Intel’in geçtiğimiz Kasım ayında Kaliforniya’da açtığı ilk IoT laboratuvarının ardından açılan bu ikinci merkez, İrlanda’nın Limerick kentinde yer alan Dell Solution Center’ı da 40’tan fazla dikey sektöre yönelik çözümlerle tamamlayacak.
Kopenhag’daki etkinlikte Translational Genomics Research Institute (TGen) ile işbirliğini de geliştirdiğini duyuran Dell, EMEA bölgesinde alanında ilk olan klinikle, EMEA bölgesinde kanser tedavisinde ilaç geliştirme başta olmak üzere birçok adımda TGen’e teknolojilerini kullanma imkanını sunacak.
Eskiden lükstü, bugün ise erişilebilir bir demirbaş
Dell EMEA Başkanı Aongus Hegarty, açılış konuşmasında bulut bilişim, mobilite, güvenlik ve büyük veriyi temel öncelikleri olarak gösterdi. Çözümler etrafında önemli tasarım çalışmaları yaptıklarını, yaratıcı müşterilerle işbirliklerinin önemini vurgulayan Hegarty’nin ardından sözü, Dell Software Başkanı John Swainson aldı. Birçok formda hayata geçebilen inovasyonda hedefi ‘geleceğin toplumunu yaratmak’ olarak gösteren Swainson, dönemler içinde teknoloji sahipliğinde değişimi katılımcılarla paylaştı. Buna göre, eskiden teknolojiye sahip olmak lükstü. Sonra PC devrimi ile teknoloji bireye indi. 1990’larda ise internet ve sonra e-ticaret hayatımıza girdi. Böylece insanları ve verileri birbirine bağlama imkanı doğdu, iş hayatının da dokusu değişti.
Teknoloji, demokratik bir yapıya kavuşuyor
Bu yönüyle teknoloji Swainson’a göre, iş stratejisinin artık temelini oluşturuyor ve herkes bunu anlamak zorunda. “Teknolojinin dünyayı nasıl değiştirdiğini görmek için harika bir zaman” vurgusunu yapan Swainson, iş hayatındaki insanların yeniden eğitilmesi gerektiği kanısında. Çünkü bugünün dünyası, eskisi veya okulda öğrenilenler gibi değil. Teknoloji kullanmayı bilmek, teknolojiden en yüksek faydayı sağlamak demek. Teknolojinin sahip olma bedelinin Swainson’ın tabiriyle ‘dramatik bir düşüş’ sergilemesi ve herkesin ulaşabileceği bir noktaya gelmesi, cihazları korumak kadar, içindeki verileri de doğru korumanın önemini artırıyor. Bunun bir sonucu olarak, tahmin odaklı akıllı analizler önem kazanıyor, yeni iş tahminleri üretilebiliyor. Açılış konuşmasında son sözü Dell Research Başkan Yardımcısı Dr. Jai Menon aldı ve gelişen inovasyon kavramını şöyle tanımladı:
“Müşteri odaklılık, onların sorunlarına çözüm bulma isteği artık inovasyonun temeli. Oysa eskiden ‘inovasyon için inovasyon’ önceliği vardı. Gelinen noktada teknoloji, demokratik bir yapıya kavuşuyor, herkes ona ulaşabilir hale geliyor. Dell’in inovasyon ve Ar-Ge politikası insan sermayesine dayanıyor. Bizi girişimci bir şirket kılan da bu bakış açımız. Bu açıdan iş ortakları da bizim için önemli bir değer. Geleceğe hazır kurum; esnek, ölçülebilir, çevik ve güvenli olmak zorunda. İnsanların ve BT’nin potansiyelini ortaya çıkartmak için bu önemli.”
Finansal sıkıntılar, doğru yatırımlar için fırsat
Her şirketin BT dünyasındaki bu değişime uygun yatırımları yapmasının gerektiğinin vurgulandığı açılış konuşmasında, Avrupa’da hakim olan finansal sıkıntılar ve bunların kurumsal BT yatırımlarına etkisini sorduğumuz John Swainson, şu yanıtı verdi:
“Avrupa’da finansal durum iyi değil. İş ihtiyaçlarını uygun finansal çözümlerle sağlamaya bu yüzden önem veriyoruz. Teknoloji sunarken, onu edinebilecekleri en uygun araçları da beraberinde getiriyor, herkesin ulaşabileceği çözümlere önem veriyoruz. Daha çok insana daha erişilebilir sunumlar yapmak önemli. Sonuçta ucuza laptop üretebilirsiniz, ama yetmez. Dayanıklı ve güçlü olması gerek. Geldiğimiz noktada ‘tüm cihazları biz üreteceğiz’ demiyoruz, ama onların hepsini en doğru biçimde birbirine bağlayacağız.”
2015-2020 yıllarına yönelik 4 temel başlıkta 10 tahmin
DÖNÜŞÜM
– 2020 yılında yazılımla edinilen uzmanlık, geleneksel donanımı yerinden edecek.
– 2017 yılında yeni nesil kalıcı bellek gelecek.
BAĞLANTI
– 2016 yılında BYOD kavramında öncelik sadece güvenliği adreslemekten çıkacak ve güvenliği ‘kullanışlılıkla’ buluşturmak esas olacak.
– 2016 yılında internet bağlantılı cihazların sayısında patlama yaşanması, beraberinde yeni sorunlar ve doğal olarak da fırsatlar getirecek.
– 2018 yılında kullanıcı arayüzleri, kullanıcının amacını anlamaya yönelik bir gelişim gösterecek.
BİLGİ
– 2020 yılında analitik kavramı tanımlayıcı olmaktan öteye geçecek, ‘beklenenden de erken biçimde gelen öneri’ halini alacak.
– 2020 yılında gerçek zamanlı veri analitiğinin büyük Bölümü, görünmeyen bir biçimde iş süreçleri ile entegre hale gelecek.
GÜVENLİK
– 2018 yılında güvenlik reaktif konumdan öngörü yapabilen yapıya kavuşacak ve bağlam farkındalığını da içerecek.
– 2019 yılında bulut güvenliği 'benzer yapılı' (homomorphic) şifreleme ile güçlenecek.
– 2017 yılında veri kaybı korumada (Data Loss Prevention-DLP) model değişimi ile ‘kendini koruyan veri’ yapısı öne çıkacak.
