Hibrit bulut geleceğin kurumsal altyapısı olma yolunda ilerliyor
Müşteri hizmetleri sunan teknoloji ekipleri, gereksinimlerini karşılamak için hibrit bulutun esnekliğine ihtiyaç duyuyor.
Hangi dikey pazarda olursa olsun, teknoloji bir müşterinin bir kuruluşla yaşadığı deneyimin temel unsuru haline geldi. Bunun sonucunda, şirketler esneklik ve güvenlik sunan, değişen müşteri davranışlarına uygun maliyetle ayak uydurmayı sağlayan teknolojilere ihtiyaç duyuyor. Nutanix 2019 Kurumsal Bulut Endeksi çalışması, hibrit bulutun bir iş altyapısı haline geldiğini ortaya koydu. Hibrit bulut, 2020’de şirketlerin ihtiyaç duyduğu güvenliği ve esnekliği sağlayabilen bir platform.
Analiz şirketi Gartner’a göre kötü müşteri deneyimleri yüzünden dijital işlerin %30’u zarar görecek. Bu nedenle, teknoloji ekipleri ve altyapı tercihleri tüm şirketler için marka algısı açısından her an büyük önem taşıyor. Gartner Araştırma Direktörü Olive Huang, “İşinizde elde edeceğiniz sonuçlar markanızın elindeki müşterileri koruma ve yeni müşteriler kazanma becerisine dayalı.” diyor.
Müşteri beklentilerini karşılama ve yeni dijital ürünler veya hizmetler sunma baskısı göz önünde bulundurulduğunda, 2019 Kurumsal Bulut Endeksi’nin önümüzdeki üç ila beş yıl içinde EMEA bölgesindeki şirketlerin önemli bir kısmının hibrit buluta geçmeyi planladığını göstermesi şaşırtıcı değil. Gerçekten de araştırmaya katılanların %53’ü 2024’e kadar hibrit buluta geçmeyi planlıyor. EMEA bölgesinden yanıt veren şirketlerin %84’ü de hibrit bulutu “ideal BT çalışma modeli” olarak tanımlıyor.
Şirketler giderek daha fazla esnekliğe ihtiyaç duyarken, hibrit bulutun taşınabilirlik özelliği kurumların altyapılarına bu esnekliği sunabiliyor. Kurumsal Bulut Endeksi müşteri odaklı teknoloji ekiplerinin bu taşınabilirlik özelliğinin değerini bildiğini gösteriyor. Katılımcıların yaklaşık %20’si farklı platformlarda çalışabilme becerisini hibrit bulutun en temel avantajı olarak nitelendiriyor. %16’lık bir kesim de uygulama taşıyabilmenin önemli bir artı olduğunu dile getiriyor. Kurumlar uygulamaları müşteri taleplerine göre ölçeklendirebilmek istiyor. Bunun için de bir uygulamayı özel ve açık bulut arasında kolayca taşıyabilmelerini sağlayan bir altyapıya ihtiyaç duyuyorlar.
Örneğin altyapının ölçeğini; kampanyalar, önemli etkinlikler ve iş birlikleri olduğunda bir pazarlama programı için büyük oranda artırabilmek veya resmi tatiller gibi dönemlerde operasyonel maliyetleri düşürmek için ölçeği küçültebilmek gerekiyor. Araştırmaya katılanların %10’undan fazlası hibrit buluttan bekledikleri en önemli avantajlardan birinin, doğru uygulama ve doğru kullanım alanı için doğru buluttan yararlanabilmek olduğunu söylüyor.
Kurumsal Bulut Endeksi çalışmasına katılanların yanıtlarına bakıldığında, esnek ve müşteri dostu altyapı ihtiyacı için birden fazla bulut kullanmak yerine hibrit bulutun tercih edilmeye başlandığı görülüyor. Araştırmaya katılanların %9’undan fazlası birden fazla bulut ortamı kullananlardan, %22’sinden fazlası önümüzdeki 12 ila 24 ay içinde birden fazla bulut kullanmayı planlayanlardan oluşuyor. Ancak dijital müşteri hizmetlerinin olgunlaşması nedeniyle, katılımcıların yarısından fazlası (%52) üç ila beş yıl içinde hibrit buluta geçmiş olacaklarını belirtirken, yalnızca %19’luk bir bölüm birden fazla bulut ortamı kullanacağını söylüyor.
Kurumsal Bulut Endeksi, 2019 yılında hibrit bulut kullanımının 2018’de yapılan araştırmada söylenene kıyasla ilginç bir şekilde düştüğünü ortaya koydu. 2019’da masaüstü uygulama saklama, CRM ve ERP uygulamaları, veri tabanları, analitik, yedekleme ve kurtarma için geleneksel veri merkezi kullanımında artış görüldü. Bu dönemde özel bulut kullanımında da benzer bir düşüş yaşandı. Bu eğilimin nedeni 2019’da yürürlüğe giren GDPR gibi yönetmelikler ve çalışma modellerinde yaşanan değişimler olabilir.
Yetenekli kişiler ve güvenlik
Kurumsal Bulut Endeksi, hibrit buluta geçiş söz konusu olduğunda ortada güvenlik açısından bazı zorlayıcı yaklaşımlar olduğunu, şirketleri ve dolayısıyla müşterileri etkileyen bazı sorunlar bulunduğunu da ortaya koyuyor.
Güvenlik hibrit bulutun en önemli avantajlarından biri olarak kabul ediliyor. Ancak ilginç bir şekilde, hibrit bulutun bir kurumun güvenlik düzeyini zayıflatacağı da düşünülüyor. Araştırmaya katılanların yaklaşık %20’si hibrit bulutun veri güvenliğini ve uyumluluğu artıracağına inanıyor.
EMEA bölgesinden şirketlerin %26,5’i hibrit bulutun güvenli olduğuna inanıyor. Ancak bu oran Amerika’ya göre iki, Asya Pasifik ve Japonya’ya göre üç puan daha düşük. Katılımcılara göre hibrit bulut, açık buluttan (%8,7) ve birden fazla bulut kullanımından (%7,7) çok daha güvenli fakat şirket içi özel bulutta çok daha güvenli (%20,4) değil.
Kurumsal Bulut Endeksi, şirketlerdeki teknoloji liderlerinin bulut ve siber güvenlik uzmanı bulma konusunda sıkıntı yaşadığını da gözler önüne serdi. Tüm pazarlarda şirketler bu alanlarda uzman kişileri nadiren bulabiliyor.
Esnekliğin maliyeti
Kurumsal Bulut Endeksi, EMEA bölgesinde açık bulut maliyetlerinin sınırları aştığını gösteriyor. Katılımcıların %31,7’si bunu dile getirirken %5’lik bir kesim de bütçelerini büyük ölçüde aştığını belirtiyor. Müşteri odaklı çalışmalar yapmaya uygun bir altyapı arayan kurumların aradıkları esnekliğe kavuşmak için hibrit bulutu değerlendirdikleri açık.
Kurumsal Bulut Endeksi, şirketlerin teknoloji liderlerinin hibrit bulutu günümüzün sürekli değişen pazar dinamiklerine ayak uydurmak için gereken esnekliği kendilerine katacak yöntem olarak gördüğünü ortaya çıkarıyor. Müşteriler daha fazla esneklik talep ettikçe kurumlar da farklı platformlarda hızlı çalışabilmek istiyor. Eski sabit altyapılar müşteri odaklı şirketlerin ihtiyaçlarını karşılayamıyor. Modern kurumsal şirketler için güvenlik halen bir tartışma konusu olsa da Kurumsal Bulut Endeksi’nin de gösterdiği gibi, geleceğin altyapıları hem güvenli hem de uyumlu olacak.
