Hibrit çalışma düzeni, teknoloji ürünlerini yeniliyor
Global teknoloji şirketi Epson’a göre, iş dünyası hibrit çalışma modeli ile bir dönüşüm geçirdi. Gartner araştırmasına göre ise değişim hızlanıyor; tahminlere göre 2022’de % 37 olan küresel bilgi teknolojileri çalışanlarının % 39’u 2023’ün sonuna kadar hibrit bir düzende çalışmaya geçecek. Sürekliliği olan bu değişim, çalışma şeklimizi de yeniden tanımladı. Kuruluşlar karma bir çalışma ortamını desteklemek için hizmet ve stratejiler uygulama yarışına girdi. Bu yarış, video konferans platformları gibi üst düzey iletişim ve iş birliği araçlarına yapılan yatırımlardan bulut tabanlı sistemler ve belge yönetimi çözümleri gibi dijital dönüşüm girişimlerine kadar birçok alanı kapsıyor. Ancak uyum sağlama telaşındaki pek çok kuruluş, her gün kullanılan bazı temel teknolojileri göz ardı etti. Örneğin: tarayıcılar ve yazıcılar gibi hepimizin kanıksadığı BT çevre birimleri. Sonuç olarak, mevcut teknolojinin yeni çalışma modellerine dahil edilmesi söz konusu olduğunda göze çarpan bazı sorunlar var. Uzaktan iş birliği araçlarına ve yazılımlarına yapılan yatırımlar önemli olsa da çalışanların önemli günlük görevleri için güvendikleri fiziksel araçlar ihmal edilmemesi gerekiyor.
Hibrit çalışma, geleneksel ofis alanına büyük değişiklik getirdi. Daha az masa ve daha fazla iş birliği alanları yaratıldı. Çünkü çalışanlar ofise geldiklerinde, odaklanmış bir iş yapmaktan çok başkalarıyla görüşmek için geliyorlar. Kabinler ve sıra masalarla karakterize edilen sabit fiziksel çalışma alanları günleri geride kaldı. Sonuç olarak, alan artık çok önemli hale geldi. İkinci olarak, masaların kendileri de küçülüyor. Çalışanların neredeyse dörtte üçü (%74) daha az masa alanına sahip olduğunu söylüyor. Öte yandan masasız çalışma uygulaması, insanların çalışma alanları üzerinde söz haklarının yanı sıra depolama eksikliği de yaşadıkları anlamına geliyor. Her gün dönüp dolaşılacak bir yer olarak görülen ‘benim masam’ anlayışı artık yok oluyor.
Sonuçta, çalışanların eşyalarını veya teknolojilerini depolayamadıkları daha küçük, daha az masa var. Ancak işletmelerin BT çevre birimlerine, bu değişime uygun olarak yatırım yapmaları gerekmiyor. Çoğu zaman, çalışanların masalarında veya yakınlarındaki sabit konumlarda aynı ekipmana sürekli olarak erişebildiği sabit bir ofis ortamına daha uygun olan teknoloji, hibrit dünyaya bir şekilde sığdırıldı. Değişen iş dinamiklerine sorunsuz bir şekilde uyum sağlayabilen çok yönlü BT çevre birimlerine duyulan ihtiyaç son derece önemli hale geldi. Günümüz çalışanları, ofis düzenlerinden bağımsız olarak baskı ve tarama ihtiyaçlarını verimli bir şekilde karşılayabilecekleri esnek çözümlere ihtiyaç duyuyor. Bu da çözümlerin daha kompakt, esnek ve verimli hale gelmesi gerektiği anlamına geliyor.
İş dünyası geri dönülemez bir şekilde değişti ve kuruluşları stratejilerini yeniden değerlendirmeye ve kapsamlı değişiklikler yapmaya zorladı. Belki de bulmacanın son parçası, BT çevre birimlerinin geleceğe uygun olduğundan emin olmak. Liderlerin, iş gücünün doğru araç ve ekipmanlara sahip olmasını sağlamak için temellere geri dönmesi gerekiyor. Çalışanlar, çok yönlülük ve uygun fiyatın mükemmel bir kombinasyonunu sunan hibrit çevre birimlerini benimseyerek, çalışma ortamlarından bağımsız olarak üretken ve düzenli kalabilirler.