İletişim altyapılarının gücü sınanıyor!
Ericsson, COVID-19 salgını paralelinde mobil ağ kapasitesi, performans ve veri kullanım düzeninin coğrafi anlamdaki değişimi konularında bir web semineri düzenledi. Ericsson Türkiye Genel Müdürü Işıl Yalçın, yaptığı konuşmada “Evden çalışma döneminde yoğun kullanımla birlikte ağ trafiği üzerindeki yük ciddi şekilde arttı. Ericsson olarak altyapı hizmetlerini sağladığımız operatörlerimizle birlikte kriz döneminde kapasite yönetimi ve performans konularında yoğun bir şekilde çalışıyoruz” dedi. Mobil ve sabit genişbant, tüm işletmelerin işlerini uzaktan yürütmelerine yardımcı olmak açısından büyük önem taşıyor. Operatörlerimizin sundukları hizmetlerin her zamankinden daha kritik önem taşıdığı krizin başından bu yana ortaya çıkan ana eğilimler seminerde masaya yatırıldı:
- Ses ve veri trafiğinde bölgesel dağılım: Veri ve ses trafiği şehir içinde başka lokasyonlarda yoğunlaştı ve farklı saatlere kaydı. Veri trafiğinin dağılımı ticari alanlardan konut alanlarına doğru kayarken, kullanımlar ise gün içerisindeki farklı saatlere dağıldı.
- Kullanım artışı: Evlerdeki bağlantılar üzerindeki trafik arttı. Mobil veri kullanımı Türkiye’de yüzde 15-20 civarlarında artarken, dünyada ise yüzde 40 civarlarında artış gösterdi. Ses trafiğinde ise Türkiye’de yüzde 5-10, dünyada ise yüzde 30 artış gözlemlendi.
- Son kullanıcı hareketliliği: Tecrit önlemleri sebebi ile son kullanıcıların veri tüketimi sabit noktalarda yoğunlaşırken, hareketlilik yüzde 50’ye yakın oranda azaldı. Mobil ağlarda belirli hücrelerde yük artarken, hücreler arası geçiş azaldı.
- Yüksek bantgenişliği talebi: Video konferans, oyun ve çevrimiçi yayın hizmetlerinin kullanımında artışlar yaşandı. Bu da uygulama sağlayıcıların sunucularında yoğunluk yaşanmasına sebep oldu ve bantgenişliğinin etkilenmemesi için video kalitesinde kısıtlamalara gidildi.
- Kullanıcıların veri yükleme miktarları: Kriz döneminde son kullanıcıların sosyal mecralarda içerik paylaşımlarının artması sebebiyle, genel olarak veri indirmenin yanı sıra veri yüklemede de ciddi artışlar gözlemlendi.
Önümüzdeki dönemde, 5G ile birlikte teknoloji daha esnek hale gelecek ve birçok fonksiyon buluta taşınırken, böylece şebeke yoğunlukları ve kapasite ihtiyaçları daha verimli şekilde yönetilebilecek. COVID-19 gibi kriz dönemlerinde anlık değişen trafik ihtiyaçları sağlıklı bir şekilde karşılanabilecek. Uzun vadede ise 5G; temel dijital altyapıların korunması ve güçlendirilmesini sağlayacak, yapay zekâ ve yüksek kapasiteyi beraberinde getirecek, koronavirüs gibi kriz dönemlerinde önemli bir rol oynayacak.