İlk dijital etkinlikte bilişim sektörünün sorunları irdelendi
BThaber’in düzenlediği ve BTHABER Şirketler Grubu Başkanı Murat Göçe’nin moderatörlüğünü yaptığı, Koronavirüs salgını sonrası bilişim sektörü sorunlarının ve taleplerinin masaya yatırıldığı, ilk dijital etkinlik 110 katılımcıyla gerçekleştirildi.
Kolektif çalışma bilincinin önemine dikkat çekilen panelde, “Önümüzdeki 3 ay sistemi nasıl ayakta tutacağız; devletten bunu bekliyoruz. Ya kararları bugün alacağız ya da bilişim KOBİ’leri dahil pek çok şirket kaybolacak” kaygısı dile getirildi.
Panele konuşmacı olarak; TÜBİDER Başkanı Rüştü Arseven, YASAD Başkanı Gönül Kamalı, Teknoloji Grup Başkanı Aykut Seyrek, Teknolojide Kadın Derneği (WTECH) Kurucu Başkanı Zehra Öney ve Bilişim Zirvesi Genel Müdürü Neslihan Aksun katıldı. BTHABER Şirketler Grubu olarak ‘Dijital Etkinlikler’ yapmaya başladıklarının altını çizen Murat Göçe, bu etkinliğin; webinar ve çevrimiçi toplantılar ile karıştırılmaması gerektiğini özellikle vurguladı. Göçe, “Bugün bir ilki deniyoruz; bir dijital etkinlik düzenliyoruz. Çok güzel bir panel olacağına inanıyorum. Katılımcılar dinliyorlar ama moderatör olarak ilgili panelistlere soruları ben iletiyorum. Koronavirüs hayatımızı ciddi bir şekilde etkilemekte; işlerimizi, günlük hayatımızı aksatıyor. Bambaşka bir pencere açıldı. Koronavirüs öncesi hayatımıza dönmek istiyoruz ama büyük ekonomik sorunlarla yüz yüze kalacağız. Korona sonrası neler yapacağız, nasıl çözümler üreteceğiz, hükümetten nasıl yardım istemeliyiz; tüm bunları bu panelde konuşacağız. Bilişim sektörünü ayakta tutmazsak diğer sektörler var olamayacak” açıklamasını yaptı.
Kelebek etkisini bilişimden başlatmak gerekiyor
Koronavirüsün, bir sağlık krizinin ötesinde ekonomik bir kriz olarak karşımıza çıkacağına dikkat çeken Rüştü Arseven, “Bu geçişi nasıl daha yumuşak sağlayabiliriz?” sorusunu gündeme taşıdı. Arseven, “Özellikle donanım tarafında teknik olarak tüm işlerin evden yürütülmesi mümkün değil. Bilişim sektörü; servis üretmeye, sevkiyat yapmaya mecbur. ‘Evde kal’ demek yetmiyor, çok radikal önlemlere ihtiyacımız bulunuyor. Çok ciddi kayıplarımız mevcut. Yurt dışı bağlantılarda da sorunlar yaşıyoruz” şeklinde konuştu. Donanım ve yazılımın bir bütün olduğunu dile getiren Arseven, bu dönem yaşadığımız tehditlerin fırsata dönüştürülebileceğini ifade ederek şöyle konuştu: “Bilişim sektöründen destek almadan hiçbir sektör çalışamaz. Türkiye’de dijital dönüşümün çok farklı olması gerekiyor. Altyapımız çok eksik. Hızlı bir şekilde bilişim teknolojilerini kullanabilir hale gelmeliyiz. KOBİ’lerde bunun ciddi sıkıntısını görüyoruz; küçük esnafta, mikro şirketlerde sorun çok büyük. Kelebek etkisini bilişimden başlatmak gerekiyor.” “BT’yi kişisel kullanıyoruz, kurumsallaşamıyoruz” diyen Arseven, sözlerine şu şekilde devam etti: “Birçok uygulama zorunluluktan oluyor. Tüm sektörlerin hızlı bir şekilde dijital dönüşüme ihtiyacı var. Kurumsal yapılarımızı güne hazır etmediğimiz için bu sıkıntıları yaşıyoruz. Önce dijitalleşme olsun ki dijital dönüşüm gerçekleşebilsin. Özellikle ekosistemi yaşatmalıyız. Sevkiyat yapan firmalarımızı bugün yaşatmazsak sonra ne olacak? Biz BT’yi yeterince kullanmıyoruz. Devlet desteklerine ihtiyacımız var. Önümüzdeki 3 ay sistemi nasıl ayakta tutacağız; devletten bunu bekliyoruz. Ya kararları bugün alacağız ya da bilişim KOBİ’leri dahil pek çok şirket kaybolacak ve ‘geçmiş olsun’ diyeceğiz! 40’ın üstündeki STK’nın da bir araya gelmesi gerekiyor. Bu sektör batarsa tüm Türkiye batacak!” Arseven, TÜBİDER olarak TÜBİFED (Türkiye Bilişim Dernekleri Federasyonu) üyesi olduklarını da hatırlatarak sektörün beklentilerini şöyle sıraladı: “Bilişim sektörü öncelikli sektörler arasında olmalı. KDV’ler yüzde 1’e düşürülmeli. KOBİ yatırımlarına KOSGEB daha fazla destek vermeli. İş yeri kiraları 3 ay için durdurulmalı. Belediyeler ve kamu, hiç değilse zamanı gelmiş borçların ödemesini firmalara yapmalı.” Arseven, “Kamudan bir ekonomik düzenleme çıkarsa bu işleri sağlıklı götürebiliriz” dedi.
İnternet altyapısı ve güvenlik öncelikli olmalı – Can suyuna ihtiyacımız var
Gönül Kamalı, yapacağımız işlerin sürekliliğini sağlamak için yazılım sektörünün evden çalışmaya daha müsait olduğunun altını çizerek “Yazılım ve iletişim altyapısı açısından yazılımcılar buna hazır. Bunun yanı sıra yazılım, tüm sektörleri altyapı açısından destekliyor. Bu nedenle müşterilerimizde büyük kayıp oldu; sayıları da hızlıca azalmakta. Büyük oranlarda üretimlerin durduğunu görüyoruz. Diğer yandan yazılım sanayi de en az yüzde 50 etkilendi. Firmalarımız KOBİ düzeyinde olduğundan kaynak açısından büyük sorun yaşadılar” değerlendirmesini yaptı. Donanım tarafında artırılmış gerçeklik gözlükleriyle iyi bir şekilde hizmet verilebileceğini belirten Kamalı, “Donanıma uzaktan müdahale hizmeti mevcut ama sahadan ayrılamayan değerli arkadaşlarımız var ve büyük bir yükün altındalar” şeklinde konuştu. “Tüm dünya böyle bir krize hazır değildi. Sosyolojik, psikolojik ve ekonomik açıdan bir bilimkurgu filminin içinde gibiyiz” ifadesini kullanan Kamalı, YASAD olarak dijital dönüşümün her alanında kümelenme çalışmaları başlattıklarının altını çizdi. Kamalı, şu noktalara dikkat çekti: “Kısa vadeli çözümleri hayata geçirmeliyiz. Önce acil olarak can suyuna ihtiyacımız var. Uzaktan yüklenebilen yazılım yatırımları öncelikli olarak gerekli. Siber güvenlik açısından ciddi ataklar mevcut. Bu noktada; internet altyapısı ve güvenlik öncelikli olmalı. Bütüncül bir yaklaşımla bilişim çözümlerini sisteme bir an önce almalıyız. Servis ve hizmetlerimizi bir an önce sektörlere ulaştırmalıyız”
Birbirimize sahip çıkmalı ve kenetlenmeliyiz
Aynı zamanda öğretmen olduğunu da vurgulayan Aykut Seyrek, konuşmasının her noktasında eğitimin önemine ve önceliğine dikkat çekti. Seyrek, “Sektörümüzün ne kadar önemli olduğunu şu süreçte daha iyi gördük. Teknopark ve ‘startup’lar evden çalışmaya daha hızlı bir şekilde uyum sağladılar” değerlendirmesini yaparak şunları kaydetti: “Öncelikle insanın bakış açısı, mental olarak dijitalleşmesi gerekiyor. Kullanıcı tarafını da eğitmeliyiz. Dönüşümleri tamamlamış olmamız gerekirdi. Her şeyden önce bu zor zamanlarda bize hizmet sağlamaya çalışan kişilere hoşgörülü davranmalıyız. Bir yaşam savaşındayız; hoşgörümüzü yitirmeyelim. ‘Katkılarımızı nasıl sunabiliriz?’ diye planlayalım. Çok hızlı bir değişimin içindeyiz. Aksaklıklar elbette olacak. Birbirimize sahip çıkmalı ve kenetlenmeliyiz. STK’lar olarak da sorumluluklarımızı taşımalıyız. Ne kadar hızlı şekilde hareket eder ve doğru çözümleri ortaya koyarsak o kadar başarılı oluruz.”
KOBİ’lere servis verecek ‘BT Kriz Masası’ oluşturulması gerekiyor
“Önemli bir değişim dönemindeyiz” ifadesini kullanan Zehra Öney, “İş yapış şekillerimizi dijitale çevirmeye mecbur olduk. Otomotiv, eğlence, etkinlik, organizasyon, turizm, ulaşım gibi sektörler olumsuz etkilendi. Bir taraftan hepimizin ilişkilerimizi güçlendirmeye, sektörel olarak bilgilenmeye ihtiyacımız var” dedi. Öney, WTECH olarak evde çalışma konusunda videolar hazırladıklarını dile getirerek “İnsanların bilişim teknolojilerine uyum hızını artırmak istiyoruz. Dünyanın bundan sonraki gidişatı böyle olabilir. Bizim de eski alışkanlıklarımızı toparlamamız gerekiyor” şeklinde konuşarak şunları aktardı: “Kamuda, e-devlet konusunda hızlı gelişmeler yaşandı. Kamu şu andaki hizmetlerinde bu dijital altyapısını kullanıyor. Bugün sanal mahkemelerin kurulmasını konuşuyoruz. Dernekler de bu noktada birleşmeli. Önerilerimizi çözüm organlarına ulaştırmalıyız.” Öney Türkiye’nin bir KOBİ ülkesi olduğuna dikkat çekerek “Çoğu firmanın altyapısı dönüşmemiş durumda. KOBİ’lere servis verecek ‘BT Kriz Masası’ oluşturulması gerekiyor. Mükerrelikten kurtulmalıyız; kolektif çalışma bilinci çok önemli. Yerli-milli güçlenme uzundur Türkiye’nin gündeminde. Savunma sanayi büyük ataklar yaptı. Bilişim sektörü için devletin aksiyonlar alması gerekiyor. Herkes kendi bulunduğu ekosisteme bakıyor; bütünü görmüyoruz. Bilişim sektöründe ‘odaklanma’, uygulama ve ürünü oluşturma anlamında eksiklerimiz mevcut. Aksiyon planına, aksiyonların hızlandırılmasına ve motivasyona ihtiyacımız var. Bilişim sektörünün görünür olma zamanı. Pazarlama konusunda da bilinir olmalıyız. Zor günler geçiriyoruz; bireysel mutluluklarımızı koruyalım” şeklinde konuştu.
Bilişim Zirvesi bu yeni ortama hazır – Artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak
Neslihan Aksun, etkinliklerin de dijitalleşmesi gerektiğine vurgu yaparak son 5 yıldır etkinliklerin dijitalleşmesi gerektiğini anlattıklarını kaydetti. Aksun, “Kurumsallaşmadan önce birey olarak dijitalleşmemiz gerekiyor. Şu anda ilk dijital etkinliği gerçekleştiriyoruz. Bilişim Zirvesi bu yeni ortama hazır” açıklamasını yaptı. “Artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak” ifadesini kullanan Aksun, “Hayat normale dönünce de yeni iş modelleriyle devam edeceğiz. Anadolu’daki etkinliklerimizi canlı olarak izlettirmek istiyoruz. Bu noktada iletişim teknolojileri ve altyapı büyük önem kazanıyor” açıklamasını yaptı ve “Etkinliklerimizi yerli yazılımlarla yapmak isteriz” diyerek çağrıda bulundu. Katılımcı olarak söz alan Başarsoft CEO’su Alim Küçükpehlivan, “Ülkeler savunma sanayisine yaptıkları yatırımı artık bilişim sektörüne yapacak. Bilişim sektörü pozitif ayrımcılığı hak ediyor” değerlendirmesinde bulundu.
Paneli izlemek isteyenler ise aşağıdaki linke girebilirler:
https://attendee.gotowebinar.com/recording/4671666982515115272