İNSANLIĞA KARŞI TEKNOLOJİ
Dijital çağı en iyi anlatan kitap olarak daha önce dikkate getirdiğim (http://bit.ly/2eAIHmi) “The Second Machine Age” yaşamakta olduğumuz dijital teknoloji patlamasını anlatıyor. “Neden şimdi” sorusunun yanıtını iki gerçeğe bağlıyor: bilgisayarlarda üssel güç artışı (Moore Kuramı) ve var olan çok sayıda yapıtaşlarının yaratıcı birleştirilmesiyle ortaya çıkan yenilikler (rekombinan inovasyon) nihayet bir teknolojik patlama ortaya çıkardı.
Yapay zeka uygulamalarından, genetiği değiştirmeye (genome editing) kadar, insanı bilişsel ve biyolojik olarak doğrudan hedef alan teknolojilerdeki üssel gelişmenin yarınını görebilmek zor. Fakat, bu teknolojilerin sadece kendi içsel dinamikleriyle deterministik olarak gelişmediğini de bilmemiz gerekir. Trilyonlarca dolar harcanıyor “akıllı” aygıtlar ve genetiği “daha iyi” biyolojik şeyler yaratmak için. İşte, teknolojideki bu devrimsel gelişmeler olurken, artık insan sadece izleyici ve kullanıcı olarak kalamaz. Teknolojinin esiri veya parçası durumuna düşmeden, teknolojiyle beraber daha mutlu ve güzel yaşamak için, geleceğin şekillenmesine müdahale etmeliyiz.
Fütürist Gerd Leonhard’ın Eylül’de yayımlanan “Technology vs Human” başlıklı kitabında, önümüzdeki seçenekleri ve ihtimalleri sıralıyor ve artık bir seçim yapmak zorunda olduğumuzu belirtiyor. “Öyle bir noktaya geldik ki, üssel gelişen teknolojileri insancıllaştırmak (humanizing) için gerekli insan-merkezli politikalar ve standartlar, dijital etik, toplumsal sözleşmeler ve küresel anlaşmalar yapmak, nükleer silahların yaygınlaşmasını önleyen antlaşmalar kadar önemli” diyor (elimdeki e-kitap olduğu için sayfa numarası veremiyorum ama Chapter 12’nin başlarında). Bu amaca yönelik olarak “Global Digital Ethics Council” (Küresel Dijital Etik Konseyi) kurulmasını öneriyor.
İnsanlığın radikal bir eşik noktasında olduğunu gösteren, daha güzel ve insanca bir gelecek için yapılması gerekenleri sıralayan, önemli bir kitap.