INSPIRE Konferansı, İstanbul’da gerçekleşti
2001 yılından bu yana düzenlenen INSPIRE Konferansı, bu yıl ilk defa Avrupa Birliği üyesi olmayan bir ülkede İstanbul ev sahipliğinde gerçekleşti. INSPIRE (Infrastructer for Spatial Information in the European Community – Avrupa Komisyonu Mekansal Bilgi Altyapısı direktifi ile Avrupa Parlementosu mekansal veri altyapısını oluşturmayı amaçlıyor.) INSPIRE Konferansı’da 2001 yılında Brüksel’de gerçekleşen ilk toplantıyla başlayan uluslararası bir etkinlik olarak bugüne değin farklı AB ülkelerinde gerçekleştirilmişti.
Bu yıl, çevresel bilginin paylaşımı, yeniliğin paylaşımı ana temasıyla gerçekleşen ve Çevre ve Şehircilik Bakalığı himayesinde gerçekleşen konferans, 23 Haziran’da başlayan çalıştayların ardından 25 Haziran’da yapılan açılış töreniyle başladı. 27 Haziran’da sona erecek ve bölge ülkelerinden pek çok yabancu uzmanı ağırlayan konferansın bu sene üzerine yoğunlaştığı tema ise; Avrupa Birliği’ne üye olmayan komşu ülkelerin mekansal veri altyapısının geliştirilmesi sırasında edinilen deneyimlerin ele alınıp, değerlendirilmesi, küresel boyuttaki genel oturumlarla Avrupa ve dünyada ilgili kurum ve kuruluşlar arasında birliktelik ve işbirliğinin yaratılması. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Coğrafi Bilgi Sistemleri Genel Müdürlüğü Genel Müdürü Okan Erhan Oflaz’ın açılış konuşmasıyla başlayan konferansta, Oflaz, son yıllarda doğal kaynakların yanlış kullanımı ve hızlı kentleşmenin dünyanın önemli sorunları arasında olduğunu ve bu sorunları analiz etmek ve doğru çözüm kararları oluşturabilmek için günümüzde en etkin biçimde kullanılan karar destek aracının da coğrafi bilgi sistemi teknolojisi olduğuna vurgu yaptı. Konuşmasında CBS teknolojisinin yalnız bir yazılım olarak düşünülmemesi gereğine işaret eden Oflaz, “Sorun çözebilecek bir yöntem olarak algılanmalı. Günümüzde CBS kent yönetiminden afet yönetimine, şehir planlama, çevresel kaynaklar oramancılıktan kırsal gelişime arkoloji ve turizme ve sağlık ve sosyal yardıma kadar çok geniş bir yelpazede kullanılmakta ve diğer bilgi sistemlerinin önüne geçmekte. Türkiye’de hem merkezi yönetim hem de – yerel yönetim birimleri görev alanlarındaki faaliyetleri daha nitelikli olarak icra edebilmek amacıyla CBS’den faydalanmaktadır. Ancak üretilen bilginin paylaşılabilirliği temel problemdir. Kurum ve kuruluşlarca üretilen coğrafi verilerin birlikte çalışabilirlik esasları dahilinde paylaşılabilmesi için jenerik kavramsal model tanımlanmış buna bağlı olarak uygulama şemaları ve veri temaları hazırlanmaktadır” diye konuştu. Oflaz sözlerini “ortak veri, ortak bilgi, ortak dünya” diyerek bitirdi. Daha sonra söz alan Avrupa Komisyonu Çevre ve Sürdürülebilirlik Ortak Araştırma Enstitüsü Başkanı Guido Schmuck de, 2020’ye kadar Inspire Konferansı’nın çerçevesini çizerek, Avrupa’da doğla kaynakların sürdürülebillirlik açısından efektif biçimde kullanımının AB’nin önemli gündemlerinden birisi olduğunu dile getirdi ve bölge ülkelerinde çevre bilgi sistemlerinin birbirine daha da yakınlaştırabilmenin önem taşıdığına dikkat çekti.
Avrupa Birliği Çevre Komisyonu Üyesi Janez Potoğnık de, video mesajla katıldığı açılışta çevre konusunda güvenilir bilgiyi paylaşmanın bu konuda bilgiye dayalı politikalar oluşturmanın temeli olduğunu vurguladı. Inspire insiyatifinin bu anlamda çok önemli rol üstlendiğini belirten Potoğnık, “Mart ayında AB’nin çevreye ilişkin bilginin daha fazla paylaşılması için yeni bir mevzuat çıkardı. Yapılandırılmış uygulama ve altyapı çerçeveleri Inspire’da bunun bir parçası olacak. Çevreye ilişkin düzenlemeler, AB sayısal ajandasının da bir parçası haline geldi” şeklinde konuştu. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş ve İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu’nun da açılış konuşması yaptığı etkinlikte son olarak söz alan Türkiye Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar da önemli mesajlar verdi. Konuşmasında Türkiye olarak bilgi teknolojisinin kullanımı konusunda hızlı bir gelişim sergilendiğine dikkat çeken Bayraktar, şöyle konuştu: “Şehirlerin hızlı büyümesinin neden olduğu travmaların çözülmesi için coğrafi bilgi sistemleri çok önemli birer araç. Bakanlığımız 6306 sayılı afet riskli alanların dönüşümü konusundaki yasa ile belediyelere yazı yazarak riskli alanların belirlenmesi konusunda çalışmalarını başlattı. Ulusal coğrafi bilgi sistemi altyapısının kurulması ile e-devlet uygulamalarının da yaygınlaşması sağlanacak. Diğer taraftan bakanlığımız kent bilgi sistemi standartlarının belirlenmesi konusundaki çalışmaları da belli bir noktaya getirdi. Proje kentsel verilerin standart bir şekilde oluşturulmasını sağlayacak. Geçtiğimiz yeni denetim sistemi uygulamasında da coğrafi bilgi sistemleri etkin olarak kullanılacak.”